Anne, baba, eşimiz ve mü'min kardeşlerimiz içinde dua ve tevbe edebilir miyiz?
Mü'minin mü'min kardeşinin gıyabında yaptığı dua hızlı kabul edilen dualardan birisidir. Ümmü Derdadan (radıyallahu anha) rivayet edilen bir hadiste Resulullah (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz şöyle buyurmuştur: “Bir müslümanın bir din kardeşine gıyabında yaptığı dua kabul olunur. Başında vazifeli bir melek vardır. Kardeşine hayır duada bulunduğu vakit bu melek: ‘amin' der ve: ‘Senin için de bir misli olsun' der." Allah (celle celalühü) Hz. Musa'ya (aleyhisselâm):
"Yâ Musa! Bana günahsız bir ağızla dua et!" diye emir buyurdu. Hz. Musa (aleyhisselâm): "Yarabbi bende öyle bir ağız yok ki sana nasıl günahsız bir ağızla dua edeyim" dedi. Bunun üzerine Allah (celle celalühü): "Başkalarının ağzıyla dua et çünkü sen başkalarının ağzıyla günah işlemiş olmazsın öyle hareket et ki diğer insanlar gece gündüz sana dua etsinler. Veya kendi ağzını temizle, Allah'ın (celle celalühü) adı temizdir onu zikrederken ağız temizlenir" buyurdu. Namazda iki türlü şükür vardır. Birinci şükür namazla Allah'a (celle celalühü) yapılan şükürdür. İkinci şükür ise her rabbenağfirli duasıyla anne-babaya yapılan şükürdür. Anne-babasına duayı kesenin rızkı kesilir. Anne-babamızın, eşimizin, çocuklarımızın, eşimizin anne-babasının, atalarımızın, sevdiklerimizin ve Ümmet-i Muhammed'in (sallallahu aleyhi vesellem) sirât-1 müstakîmde olmasını istiyorsak ve onların da Allah'ın (celle celalühü) bize gösterdiği manevî güzellikleri görmesini istiyorsak, onlar adına bol bol tevbe-istiğfar yapmalı ve onların gıyabında bol bol hayır duada bulunmalıyız. Yıkmak çok kolay, yapmak ise çok zordur. İnsanları cehenneme göndermek, kuyunun içine atmak çok kolaydır. Yusuf'u (aleyhisselâm) kuyuya atan kardeşleri kaybetti fakat Yusuf (aleyhisselâm) atıldığı kuyudan Mısır'ın vezirliğine ulaştı ve kazandı. İnsanları cehenneme götürmek için şeytan zaten vargücüyle çalışıyor, şeytana yardım etmeyin.
|