Şu anda herkesin bedeninde ölüm hormonu bulunuyor. Kadınlar adet görmeye başladığı ve erkekler tohumlarını serpmeye başladığından beri ölüm hormonu vardır. Bu olur olmaz yaşlanmaya başlarsınız. Hipofizden ölüm hormonu salgılanır ve bu da kalbinizin bulunduğu boşlukta, kalbe yakın olarak bulunan timüs bezinin büzülmesine neden olur. Timüs, bedeninizin ne kadar yaşayacağı üzerinde etkili olan organınızdır.
Aynı zamanda dördüncü kilittir. Çocukken bu bez bir armut büyüklüğündedir. Erişkinliğinizde bir bezelye büyüklüğüne iner.Şu anda timüs sürekli büzülmektedir. O büzüldükçe beden de büzülür. O büzüldükçe beden hastalıklara açık hale gelir. Sonunda gözle görülmeyecek kadar küçüldüğünde, beden fiziksel olarak iflas eder.
Bedeninizde bunların olmasının tek nedeni tutumunuzdur. Kaderinizi de, realitenizi de, çevrenizi de, sizin tutumları sorgusuz sualsiz, isteyerek kabullenmeniz yaratır.Egoya bağlı tutum, (davranış biçimi, eğilim, bakış açısı ) artık yürürlükte değilse, yedinci kilit açılır ve ölüm hormonu bedenden uzaklaştırılır. Timüsü harekete geçiren bir başka hormon salgılanır. Bu büyük kilidin büyümesi yoluyla da, sürekli ve anında yenilenmeyi tekrar sağlamak üzere hücrelerin gerekli düğmelerine basılarak onlara ileri hareket kumandası verilmiş olur..
|