La Tahzen12 Nickli Üyeden Alıntı

Insan yaradişinda tabiatin gunah isleyen varlikk tovbenin samimi olmasi icinn bana gore gunahi kasti islerken sevinerek degil uzulerek gunah islemek o gunahi bilipte zevk alarak gunaha gitmek samimiyetsz tovbe olur ve samimi bi tovbe icin gunahtan kacinmak ve gunahi bile istiye yapmamak lazim namaz insani kotuluk etmekten korur namazi huşu kuranida muhabbet ile okuyun zaten gunaha yeltenme gibi durum olmaz diye dusunuyorum vesselam

habir Nickli Üyeden Alıntı

"Eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah Teâlâ hazretleri sizi helak eder ve yerinize, günah işleyecek (fakat tövbeleri sebebiyle) mağfiret edeceği kimseler yaratırdı." [Müslim, Tevbe, 9, (2748); Tirmizî, Da'avât 105, (3533).]

Tüm soruların cevabı burada. İnsanoğlu gunahkardir. Fıtratı budur. Değiştirilemez. Tövbenin duanin makbul olanı tabii ki samimi olanıdır. İstiğfar ederken gelen vesvese şeytandandır. Tövbe ettiğinde kabulünden şüphe duymamak gerek. En güzeli hatayı günahı kabullenip istiğfar etmektir.

وَمَنْ تَابَ وَعَمِلَ صَالِحًا فَاِنَّهُ يَتُوبُ اِلَى اللّٰهِ مَتَابًا

Zâten kim tevbe edip sâlih ameller işlerse, şüphesiz o, tevbesi kabul edilmiş makbul bir kimse olarak Allah’a dönmüş olur.(Furkan, 71)

Tövbe de aceleci olunmalıdır. Her an istigfar hatirlanmalidir.

وَلَيْسَتِ التَّوْبَةُ لِلَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ السَّيِّـَٔاتِۚ حَتّٰٓى اِذَا حَضَرَ اَحَدَهُمُ الْمَوْتُ قَالَ اِنّ۪ي تُبْتُ الْـٰٔنَ وَلَا الَّذ۪ينَ يَمُوتُونَ وَهُمْ كُفَّارٌۜ اُو۬لٰٓئِكَ اَعْتَدْنَا لَهُمْ عَذَابًا اَل۪يمًا

Yoksa hayatı boyunca günah işleyip işleyip de, nihâyet kendisine ölüm gelip çattığında: “Ben şimdi tevbe ediyorum” diyenlerin ve kâfir olarak ölenlerin tevbeleri kabul edilmeyecektir. Biz, böyleleri için can yakıcı bir azap hazırladık. (Nisa, 18)

اِنَّمَا التَّوْبَةُ عَلَى اللّٰهِ لِلَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ السُّٓوءَ بِجَهَالَةٍ ثُمَّ يَتُوبُونَ مِنْ قَر۪يبٍ فَاُو۬لٰٓئِكَ يَتُوبُ اللّٰهُ عَلَيْهِمْۜ وَكَانَ اللّٰهُ عَل۪يمًا حَك۪يمًا

Allah’ın kabul edeceği tevbe, ancak câhillikleri sebebiyle günah işleyip de, o günahtan çarçabuk vazgeçenlerin tevbesidir. İşte Allah, böylelerinin tevbesini kabul buyurur. Allah her şeyi hakkiyle bilen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır. (Nisa, 17)

Allah a "kul" olduktan sonra tövbenin kabulüne şüphe yoktur. Çünkü kendi zarını böyle tanıtıyor.

وَهُوَ الَّذ۪ي يَقْبَلُ التَّوْبَةَ عَنْ عِبَادِه۪ وَيَعْفُوا عَنِ السَّيِّـَٔاتِ وَيَعْلَمُ مَا تَفْعَلُونَۙ

Allah, kullarının tevbesini kabul eder, günahları affeder ve yaptıklarınızı bilir. (Şûrâ, 25)

Tövbe etmekte ona ibadet ve zikir gibi Allah ın emridir.

فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَاسْتَغْفِرْهُۜ اِنَّهُ كَانَ تَوَّابًا

Artık Rabbini övgülerle yücelterek tesbih et ve O’ndan bağışlanma dile! Çünkü O, tevbeleri çokça kabul edendir.(Nasr, 3)