Hastanın Uyması gereken şartlar
Hastanın Uyması Gereken Şartlar:
1. Varsa yanında bulunan koruyucu muska vb. şeyleri
çıkarıp yakması.
2. Şifa verenin sadece Allah olduğuna, insanların yaptıklarının
ise sebeplere sarılmaktan ibaret olduğuna inanması.
3. Eğer hasta kadınsa elbiselerini sıkıca giyer ki tedavi
sırasında herhangi bir yeri açılmasın.
4. Varsa üzerinde bulunan zinet eşyalarını çıkarır ve
güzel koku/parfüm sürünmez.
Bu konuyla ilgili olarak İbnu’l-Kayyim şöyle der:
“Bu tür sara hastalığının tedavisi iki yönden olur: Birincisi
sara hastası yönünden, ikincisi tedaviyi yapan kişi
yönünden. Sara hastası yönünden olan, onun ruhsal yönden
güçlü olması, ruhların eşsiz yaratıcısına samimiyetle
yönelmesi ve hem kalbi hem de diliyle beraber gerçek anlamda
Allah’a sığınmasıdır.
Çünkü bu bir tür savaştır. Savaşan kişinin düşmanına
karşı silahla zafer kazanması ise iki şeye bağlıdır: Silahın
sağlam ve işe yarar, kolunun da güçlü olmasına. Bu ikisinden
birisi eksik olursa, o silah çok fayda sağlamaz. Ya bu
ikisi birden olmazsa ne olur? Kalp tevhidden, tevekkülden,
takvadan ve Allah’a yönelmekten yoksun olması dolayısıyla
harap olur ve silahsız kalır.
Tedavinin ikinci yönü, tedaviyi yapan kişi cihetindendir.
Şöyle ki, onda da bu iki özelliğin olması gerekir. Nitekim tedavi edenler içerisinde öyleleri var ki, tedavi için
onların sadece: “Hastanın içinden çık” ya da “Bismillâh
(Allah’ın adıyla)” veyahut da “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ
billâh (Güç ve kuvvet yalnız Allah’ındır.)” demeleri yeter.
Nitekim Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem de böyle durumlarda
şöyle derdi: “Çık ey Allah’ın düşmanı! Ben Allah’ın
Rasûlü’yüm”(202)
Yine İbnu’l-Kayyim, bazı ruhî ilaçlardan söz ederek
şöyle der:
“Hatta hastalıkları iyileştiren bazı ilaçlar vardır ki onları
en uzman doktorların akılları kavrayamamış, ilim, tecrübe
ve deneyleri onlara ulaşamamıştır. Bunlar, kalp ve
ruhla ilgili şu ilaçlardır: Metin olmak, kalbin Allah’a itimat
ve tevekkül etmesi, O’na sığınması, O’nun huzurunda eğilip
boyun bükmesi, sadaka, dua, tevbe, istiğfar, mahlûkata
iyilikte bulunmak, çaresize yardım etmek, darda kalanın
sıkıntısını gidermek vb.
Bütün bu ilaçları, farklı din ve inançlardan olan toplumlar
tecrübe etmiş ve onların şifa konusunda en bilgili
doktorun ne ilminin, ne tecrübesinin ve ne de deneylerinin
ulaşamadığı bir etkiye sahip olduğunu görmüşlerdir.
(Alıntıdır)
(Kaynak:Sırlarhinesi)
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
|