Eski Veliler ve hikmet sahipleri de, çalışmak ya da dergahlarına bağış kabul etmek yerine; dua ve Hadimleri ile altın mı istemişler?
Çünkü, o zaman dergahları böyle yol geçen hanı gibi herkesin paldır küldür gireceği bir yer değildi sanırım. El verdikleri insanlar da gerçek birer hazine olmalı?
Günümüzde belki gerçek bir hoca olmasa da, Allah dostuna da rızık için kapılar açılıyordur?
Sizin araştırmalarınızı okumak isterdik.
Belki alakasız olacak ama, bizler ücret almadan dünyaya hizmet olsun diye, Allah rızası için bir şey yapıyor muyuz? ( düzenli bir şekilde, sadaka vermek dışında)
Bunun için gerçek hoca olmak gerekli mi?
|