Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - Nakşi Halidi Haki Tarikat Vazifesi ve Ders Adabı
Tekil Mesaj gösterimi
  #38  
Alt 10.03.22, 23:33
RvP RvP isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Manevi
 
Üyelik tarihi: 08.07.15
Mesajlar: 3,099
Etiketlendiği Mesaj: 147 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Seyr Mertebeleri (Seyri ilallah, Seyri Fillah, Seyri Anillah Billah, Seyri Fil E

SEYR MERTEBELERİ
Hakîkat erbabına göre sefer, müridin Allah Teâlâ’ya yönelmesi sırasında kalbin geçirmiş olduğu seyirler*de takip edilen Seyr-u Sülûkün dört makamı vardır.[67]

“Seyr-i İlâ’llah”; “Seyr-i Fi’llâh ,” “ Seyr-i Ani’llâh Billâh” “Seyr-i Fil- Eşya.”

1-SEYR İLÂ’LLAH [68]

Hediyeler, Rabıta ve murakabesi 36. Dersteki gibi yapılır.

Seyrin birincisi mertebesi hakkında kul*lanılan bir tabirdir. Buna “sefer-i evvel” de denir. (Seyr-i ilâ’llah) demek, aşağı bilgilerden, yüksek bilgilere ilerlemek, ilimde durmadan yükselmektir. Bu şekilde mahlûklara ait bilgiler bilindikten sonra, Allah Teâlâ’nın ilmine kadar varılır. Bu bilgiler başlayınca, mahlûklara ait bilgilerin hepsi unutulur. Bu hâle (Fenâ) denir.

Allah Teâlâ’nın, lütfu ve ihsanı ile mâsivânın hepsi, kalb gözünden silinince, isimleri bile unutulunca, (Fenâ) hâsıl oldu denir. (Seyr-i ilâ’llah) tamam olur.

Sâlik, yaradılışında Muhammedî ise, Âlem-i emrin beş latîfesini, sıraları ile geçtikten sonra, bunların Âlem-i kebîrdeki asıllarında seyr eder. Yani ilerler. Allah Teâlâ’nın lütfu ile bu beş aslın her birini inceden inceye geçerek sonuna gelir. Böylece, imkân dairesini (Seyr-i ila’llah) ile bitirmiş olur. (Fenâ) hâsıl oldu denir. (Vilâyet-i suğrâ) makamına başlamış olur.

Hakikî Fenâ ise, sıfât-i ilâhînin ve isimlerinin ve hiçbir bağlılığın, ayrı bir görünüşün de, tamamen görülmediği zaman hâsıl olur. Zât-ı ilâhîden başka hiçbir şey görülmez ve düşünülmez. Seyr-i ila’llah Allah yolculuğu, işte burada sona erer.

2-SEYR Fİ’LLÂH
Hediyeler, Rabıta ve murakabesi 36. Dersteki gibi yapılır.

Seyrin ikinci mertebesi hakkında kul*lanılan bir tabirdir. Buna “sefer-i sani” (cem) de denir.

Allah Teâlâ’nın isimlerinde ve sıfatlarında ilerleme, Allah Teâlâ’nın beğendiği ve râzı olduğu şeylerde fâni olma (yani O’nun sevdiklerini sevmek ve O’nun sevdikleri kendine sevgili olmak) seyr-i fi’llah diye isimlendirilir. Böylece anlatılamayan, işaretle bildirilemeyen ve isim verilemeyen, bir şeye benzetilemeyen, kimsenin bilemediği, anlayamadığı mertebeye varılır. Bu seyre (Bekâ) denir.

Bu makamda, sülûkten sonra, cezbe hâsıl olur. Bu seyre, seyr-i fi’llah da denmesine sebep, ihvan bu seyrde, Allah Teâlâ’nın sıfatları ile sıfatlanır. Bir sıfattan bir sıfata geçer. Çünkü aynadaki suretlerin sıfatlarının bazısından aynanın da nasibi olur. Bundan dolayı, sanki Allah Teâlâ’nın isimlerinde seyr etmiş gibidir.

(Seyr-i fi’llah) hâsıl olmadıkça, tam ihlâs elde edilemez. (Seyr-i fi’llah) denilen (İsbât) makamına kavuşmak için çalışılır. Bu makamda, kalb yalnız Allah Teâlâ’yı hatırlamaktadır. Bu makama (Bekâ) makâmı ve (Hakîkat) denir. Vilâyetin sonu, bekâ makâmıdır. Birincisinde fenâ makâmına ve hakikâtte bekâ makâmına kavuşan ihvan, vilâyete kavuşmuş, Velî olmuştur. Nefs-i emmâresi, nefs-i mutmainne olmuş, küfürden, inkârdan kurtulup, yaratılışında bulunan kötülük, azgınlık yok olmuş ve Rabbinden razı Rabbi de ondan razıdır.

Abdülhakîm bin Mustafa Arvâsî kuddise sırruhu’l-azîz; “Seyr-i ila’llah ve seyr-i fi’llah yani Allah Teâlâ’nın beğendiği şeylerde fânî olma hâsıl olmadıkça, tam ihlâs (her işini yalnız Allah Teâlâ’nın rızâsı için yapma) elde edilemez. Muhlislerin (ihlâs sahiplerinin) olgunluğuna kavuşulamaz” demiştir.

Fenâ fi’llah makamı zahir olunca, dil ile her gün beşbin kere tehlil de yani ‘Lâİlâhe İlla’llâh’ zikrinde bulunduktan sonra, Allah Teâlâ’yı murakabede olmak gereklidir ki, Allah Teâlâ’ya karşı fena-i küllî (tümüyle kendinden geçme hali) elde edilsin.

3-SEYR ANİLLÂH-BİLLÂH
Hediyeler, Rabıta ve murakabesi 36. Dersteki gibi yapılır.

Üçüncü seyre, (Seyr-i ani’llah-i billâh) denir. Bu da, ilmin hareketidir. Yüksek bilgilerden aşağı bilgilere inilir. Böylece, mahlûkları bilmeğe kadar inilir. Bütün vücûd mertebelerinin bilgisi unutulur.

Üçüncü ve gelecek olan dördüncü seyrler, davet makamını elde etmek içindir. Allah Teâlâ’nın kullarına yardımı gelip fetih müyesser olunca (Nasr,1) vahdet kapısı açılır. Mutlak fenâ ve istiğrakla “‘ayn-ı cem’”de zâtî şühud ve birlik nûru Allah Teâlâ’nın yardımı ile veri*lince irşat seccadesi helâl olur. Bu da şeyh hazretlerinden icazet ve “hazret-i ‘izzet” ten işaret ile olur.

Aynü’l-cem Allah Teâlâ’nın birliğini (Ahadiyyetini) zahirî ve bâtını olan iki zıtta bağlı kılmamaktır. Ahadiyyet makamı, “Kâbe kavseyn”[69] makamıdır. İkilik artık kalmaz. Bu makam geçilince de “Ev Ednâ” makamına ulaşılır ki, bu makam velâyetin son makamıdır.

Seyr-i bi’llah’a kadar her makamda, en kâmil Allah Teâlâ dostları*nın hepsine göre zikirde sayıyla meşgul olunmalıdır. Lakin beşbin sayısıyla kayıtlanmak seyr-i ila’llah’ın tamamlanmasına ve ondan az sonrasına kadar gereklidir ki, maksat ve meram bulunabil*sin.

4-SEYR-İ EŞYÂ
Hediyeler, Rabıta ve murakabesi 36. Dersteki gibi yapılır.

Bunlardan sonra, dördüncü seyr başlar. Buna (Seyr-i eşyâ) denir. Birinci seyrde unutulmuş olan, eşyanın bütün bilgileri, şimdi yavaş yavaş ele geçer. Bu dördüncü seyr, birinci seyrin tersidir. Üçüncü seyr de, ikinci seyrin karşılığıdır.

“Bu makam da Hakk’tan halka dönme makamıdır. Bu ise, cem’ ve fark birliği de*mektir. Hakk’ın halka dâhil olması ve onda yok olmasıdır ki, kesrette vahdet, vahdette de kesret görülebilsin. Bu da Allah Teâlâ’dan Allah Teâlâ’ya dönmedir. Bu makam, fenadan sonra beka, cem’den sonra fark makamıdır.” [70]

Tasavvufta nihâyete kavuşan bir velînin geri döndükten sonra, daha önce unutmuş olduğu eşyânın bütün bilgilerine yeniden sahip olması, Seyr-i fil-eşyâ diye isimlendirilir. Muhammed Bakî-billâh kuddise sırruhu’l-azîz buyurmuştur ki;

“Seyr-i fil-eşyâ, davet makamını elde etmek içindir. Davet makamı, nebilere mahsustur.”

__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.”
Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147