https://m.youtube.com/watch?v=4W3Hakp7I5E
Unutmayalım ki, cevher ne kadar kıymetliyse, talipleri de o kadar çok olur. Korumak zorlaşır. Bir gün Peygamber efendimiz, Eshabıyla oturuyordu. Peygamber efendimizi dinlemeye, Arapça bildikleri için Yahudiler de geliyorlardı. Eshab-ı kiramdan biri, (Yâ Resulallah! İçime çok vesvese geliyor. Bunun bir ilacı var mı?) dedi. Yahudi hemen atıldı, (Bizim dinimizde hiç vesvese yok. Sen gel, bizim dinimize gir!) dedi. Peygamber efendimiz, (Yâ Ali, buna sen cevap ver!) buyurdu. Hazret-i Ali, (Yâ Resulallah! Boş eve hırsız girmez) dedi. Ne kadar güzel cevap! Hırsız boş evde ne yapsın? Şeytan, imansız kişiyle niye uğraşsın? O, biraz bozabilir miyim diye kıymetli cevherin olduğu yere, yani imanlıya saldırır. Onun için müminlerin kalbine gelen bu üzüntüler, sıkıntılar, imanın güçlü olduğuna, orada bir cevherin varlığına alamettir. Zaten Ehl-i sünnet itikadı çok kıymetli bir pırlantadır. Allahü teâlâ onu çöplüğe koymaz. Çok değerli olan bu cevher, çok değerli insanlara nasip olur.
.
|