Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Her kim Allah'ın kitabından bir harf okursa onun için bir hasene (sevap) vardır. Her hasene de on katı ile karşılık bulur. Eliflammim bir harf demiyorum. Elif bir harf, Lam bir harf ve Mim de başka bir harftir."

Tirmizi ve başka kaynaklarda sahih hasen olarak rivayet edilmiştir.

Hadisi şerifte dikkat çeken husus ise şudur: Hazreti Peygamber Efendimiz sahabeye "hurufu mukattaa" üzerinden örnek veriyor. Halbuki hurufu mukattaanın manası sahabe efendimiz tarafından dahi bilinmiyordu. Onlar tarafından manası bilinmeyen bir kelimede sevabın olduğunu söyleyen Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem aslında günümüz mealcilerine de cevap veriyor. Kur'an'ın manasını bilerek okumanın çok sevabı vardır. Manasını bilmeden okumanın da sevabı vardır.

Manası Arap olan sahabe tarafından bile bilinmeyen yerlerde okuma sevabı varsa, Arap olmayan bizler için manasını bilmediğimiz normal kelimeler için bile okuma sevabı vardır.

Kur'an sadece sevap kazanmak için gelmiş bir kelam değildir. Ancak Allah'ın kelamı olması nedeniyle onu okumak da dinlemek de yaşamak da yazmak da sevaptır.