Abdullah el-Hiyem ibni Ehlim Mürre kimdir?

Bilindiği üzere Cinler de insanlar gibi milletler ve kabileler halinde yaşarlar. ve her kabilenin yöneticileri vardır. Fakat bu cin yöneticilerinin üzerinde de bir takım idareci ve güçler vardır. Eski alimlerin kitapları bu üst yöneticileri cin padişahları olarak tanımlamaktadır.

Mürre, bahsi geçen bu cin padişahlarından Müslüman olanıdır. Mürre’nin ilginç hikayesi en eski peygamberlere kadar uzanır. Nusaybin cin padişahı Mürre, iblis Allah’a (CC) isyan ettiğinde peşine takılmış ve kafirliği seçmiştir. Uzun asırlar sonra ise Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) efendimiz ile karşılaşmış ve onunla konuştuktan sonrada Müslüman olmuştur.

Bu olay yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de bizlere şöyle nakledilmektedir: “Hani biz cinlerden bir grubu Kur’an-ı Kerim dinlemeye sana yöneltmiştik. Kur’an dinlemeye geldiklerinde birbirlerine susun, demişlerdi. (Kur’an-ı Kerim okunuşu) tamamlanınca kendi toplumlarına birer uyarıcı olarak döndüler.” (Ahkâf 29)

Ayette geçen olaya şahit olan cinler arasında Nusaybin cin padişahı mürre de bulunmaktaydı. Mürre sonrasında Müslümanlığı seçti.
Bir sahabe cin padişahının Peygamberimiz ile görüşmesini şöyle naklediyor;

“-Bir gece efendimiz mescitte sabah namazını tek başına bekliyordu yanında ise benden başkası yoktu. Çünkü mescidin temizliğini bakımını yapardım. Bir süre sonra saklanmamı ve onun bulunduğu yere dönmememi söyledi. Bir müddet sonra dayanamayıp olduğu yere baktım. La ilahe illallah! İlk defa gördüğüm boyu kısa rengi siyah ve iri yarı elleri olan bir varlık efendimizle birlikte namaza durmuştu. Konuşamaz ve kıpırdayamaz oldum. Bu gördüğüm garip varlık mescidi terk ettikten sonra peygamberimiz yanıma geldi ve bana,”Sana bakmamanı söylememişmiydim” dedi sonra da beni iyileştirdi. Ben de kendisinden özür diledim. O gelenin kim olduğunu sorduğumda ise Mürre isimli kafir bir ecinni olduğunu ve Kur’an-ı Kerim’i duyunca Müslümanlığı seçmek için kendisinin yanına geldiğini söyledi.”

Mürre padişah cinler arasında en güçlü olanlardan biridir. Öyle ki emri altında sayıları tam olarak bilinmeyen bir çok kafir ve Müslüman cin bulunur. Emri altındaki cinlere Nusaybin cinleri de denir. Bugün cin tepesi olarak bilinen bölgede yaşadıklarına inanılır. Psikolojik sorunları olan bazı insanlar deva bulmak için gidip Ülkemizde bulunan Cin tepesinde bir gece kalırlar.

Cin padişahları diğer cinler ve üst rütbeliler gibi sıradan insanlarla ile iletişim kurmazlar. Sadece Hüddamlarla ara sıra da olsa görüştükleri bilinir. Bu konuyu merak ettik ve araştırdık.. Adapazarı’nda yaşayan bir hüddam Nusaybin cin padişahı mürre ile yaşadığı hadiseyi bize şu şekilde nakletti:

“-1999’ta Gölcükte yaşıyordum. O gece herkes için uğursuz bir geceydi çünkü o gece büyük bir zelzele olmuş ve binlerce kişi hayatını kaybetmişti. O sırada oturduğum sokakda yerin altına çökmüştü. Apartman denizin altında kalmıştı ve bilincimi yitirmiştim. Gözümü açtığım da öldüğümü sanmıştım çünkü denizin altındaydım komşularımın ölmüş bedenlerini görebiliyordum. İçimden ‘La ilahe illallah’ tekrar ederken daha önce görmediğim bir takım bazı varlıkların o noktada gezdiklerini fark ettim. Kimdi onlar denizin altında ne işleri vardı anlam veremedim. Fakat anladım ki ölmüştüm o sırada bu ne olduklarına anlam veremediğim varlıklar arasından tanıdığım, bildiğim bir yüzü seçtim. O cin padişahlarından Mürre idi ve yanıma gelip bir şeyler söyledi. Sonrasını pek hatırlamıyorum zira gözlerimi açtığımda hastanedeydim bana anlatılana göre bedenim karaya vurmuş ve acil yardım ekipleri de yaşadığımı fark ederek hastaneye getirmişler. Cinler insanlara yardımı pek sevmezler. Ancan şunu nakledebilirim ki cin padişahı mürre’nin bana neden yardım ettiği sır olarak benimle toprağa girecek.”

Bir başka ilginç hadise de Mardin Nusaybinde yaşanır. Yaşlı bir kadının anlattıkları ise tüylerinizi diken diken edecek;

“-Küçüktüm ve babam Nusaybinde tanınan bir hocaydı. Şifa arayanlar ve hastalar babama gelir hekimlerin iyileştiremediği işleri için dua isterlerdi. Bazen de zincirli deliler ve zor zapt edilen insanlar gelirdi. Babamın terkiplerinden sonra iyileşerek evlerine dönerlerdi. Bir defasında köyden uzaklardaki bir tepenin yakınlarında bulunan bahçemizden bir keçi sürüsü beni korkutacak şekilde geçti. Çünkü bu siyah keçilerin sürüsü geçerken babam herkese içeri girmesini ve çıkmamalarını söyledi. Bizde kendisini dinledik, annem kapıyı sıkıca kilitledi bir süre sonra babamın keçilere hiç anlamadığım bir dille konuştuğunu duydum. Bu siyah keçiler gidip babam eve geldiğinde babamın yüzünde gülümseme vardı. Anneme dönüp Mürre gelmiş dedi. Mürre’nin bir cin olduğunu hatta padişahları olduğunu uzun seneler sonra annem bize söyledi.”

Eski insanların yazdığı eserlerde cinlere dair birçok bilgi paylaşılmıştır. Bunlardan bazıları da cinlerin uzun yıllar yaşayabilmeleri ile alakalıdır. Cin padişahları da kıyamete kadar yaşayanlardan kabul edilirler. Yazılı kaynaklarda anlatılan diğer bilgiler ise Mürre isimli cin padişahının ve diğerlerinin boylarının ve tiplerinin istedikleri şekilde değişebilmesidir. Peygamberler ve hüddam’lar dışında hiç bir insan cin padişahlarının gerçek görünüşlerini göremez.