Hipnoz Teknikleri
Mutlaka ki hipnozda uygulayıcıların sayısı kadar çok teknik vardır ve bütün ana kategorileri tanımlamak açıkçası imkansız olmaktadır. Bu bölümde size henüz işin başındaysanız başlamanızı sağlamak ya da sıkıcı veya bayatlamış olduğunuzu düşündüğünüz dağarcığınızı (hatta kendinizi) yenilemeniz amacıyla üç teknikle ilgili örnekler – Temel Teknik, Görsel Canladırma ve Gözü Sabitleme- ve daha sonra da direnci azaltmakla ilgili bazı tüyolar vereceğim.
Ne söylediğiniz kadar nasıl söylediğiniz de önemlidir. Çoğumuzun indüksiyon yaparken, bir çeşit tembelliğe kapıldığımızı ve kişinin hipnoza geçişinde en doğru yolu kullanamadığımızı düşünüyorum. Muhtemelen, ne kadar yumuşak konuştuğumuz ve kelimelerimizin ritmi konusunda kendimizi rahat hissettiğimizde en iyisini başarıyoruz. Hızlı ve kesik kesik konuşan ve sadece nefes almak için konuşmaya ara veren çok başarılı bir hipnoterapist tanıyorum; bunun hipnoz olacak kişiyi korkutacağı düşünülebilir ancak bu hipnoterapist gayet başarılı olmaktadır çünkü öyle olacağını farz etmektedir. Ve hipnozun babası Milton Erickson, hayatının son aylarında (hatta yıllarında) anlaşılması oldukça güçtü ve hala hastaları üzerindeki etkisi tartışılamaz düzeydeydi, çünkü kendine çok güvenliydi ve ona gelen herkese de bu güveni telkin ediyordu.
Bununla birlikte, yolu yumuşatmak için bazı temel kurallar olduğuna inanıyorum. Bunlardan biri kelimelerinizin ve ses tonunuzun birbiriyle uyumlu olduğundan emin olmaktır.
Birini daha derine gitmesi için davet etmek, sesinizin ‘’daha derin’’ kelimesinin her tekrarında daha da alçalmasından emin olmaktan daha az etkili olacaktır. Bilinçdışı uygulama yani sözsüz mesajlar her zaman kelimelerden daha emir vericidir.
Başka bir önemli nokta, telkinlerinizi olumsuz bir yolla ifade etmekten kaçınmaktır. ‘’Panik olmayacaksın.’’ ifadesi kesinlikle paniğe yol açar. ‘’ Çok rahat hissedebilirsin’’ ya da ‘’…..çok daha kolay olacaktır’’ ifadelerinin başarı şansı daha yüksektir. En deneyimlilerimiz bile bilinçaltının dilinin imgesel olduğunu (kelimler ve mantık bilincin dilidir) ve olumsuz bir hayale sahip olmanın zor olduğunu unutmak eğilimindeyizdir. Lütfen pembe fili düşünmeyin? Tamam mı?
İnsanları hipnoza davet ederken serbest ve rahat kelimeler kullanın. ‘’ Şu anda istediğiniz kadar rahatlamanıza izin verin…’’, ‘’ ……….keşfetmeyi ilginç bulabilirsin’’.
İngiliz dilindeki belki de en sabotajcı kelime olan ‘’DENEME’’ kelimesinden kaçının. ‘’Denemek’’ her zaman zihnin derinlerinde bir başarısızlık ihtimalinin varlığını ifade eder. Kişinin ‘’denemek’’ yerine yapabileceği başka birçok şey vardır. Kişi arayabilir, öğrenebilir, ortaya çıkarabilir, daha fazla bulabilir, keşfedebilir ( benim en hoşuma gideni budur)- bu kelimelerin hepsinin ‘’denemek’’ ten daha iyi çağırışımları vardır, bunlar çoğu zaman insanı düşünmekten bezdirir. (ya da, kişi sadece YAPar, bu hepsinden daha iyidir).
Birkaç dakikalık sessizliğin ya da yumuşak, güven tazeleyici bir mırıldanmanın hiçbir zararı olmadığını unutmayın: ‘’Um- hum, Um- hum’’ ya da ‘’Bu doğrudur.’’ Arkadaşım Dr. Claire Frederick bunlara ‘’rahatlatıcı sesler’’ adını verir. Bu kitabı okurken anlayacağınız gibi, ben bunları her zaman kullanıyorum.
Ayrıca gerekli olduğunda kültüre de dikkat etmemiz gerekmektedir. Genel olarak, Kuzey Amerika’daki hipnoz yaklaşımı oldukça serbesttir. Bu diğer kültürler için gerekli değildir: Avrupalılar daha resmi olma eğilimindedir, daha otoriterdir, Afrika ya da diğer kültürlerdeki hipnoz uygulamaları bize çok yabancı gelen birçok ifade ve ritüele sahiptir. Bu farklılıkların mutlaka farkında olmalıyız, eğer bu önemli konuları görmezden gelirsek bir kişiyi hipnoza sokmayı ‘’denememiz’’ boşuna bir çaba olacaktır. Aynı zamanda bu kendi kalıtımsal özellikleriyle gurur duyan Kuzey Amerikan Hint yerlileriyle çalışırken de geçerlidir. ‘’Hipnoza girerken ne tarz bir yöntem kendinizi daha iyi hissettirir?’’ diye sormak hem kolaydır hem de hastayı gücendirecek bir durum değildir.
Bu nedenle, çoğu hipnoz uygulayıcısı artık resmi indüksiyonları kullanmamaktadır. Hatta hastalarından gözlerini kapatmalarını bile istememektedirler. Onun yerine, ‘’Rahat bir şekilde yerleşin- bu doğru’’ gibi ifadeleri kullanarak ya da dinlemek ya da bilincin rahatlamasına izin vermek hakkında bir komut olup olmaksızın zaten indüksiyon kendiliğinden orada olacaktır.
Kişisel olarak, ben hala basit indüksiyonlar kullanmaktayım, özellikle de kişi acemiyse. Bu hem rahatlatıcıdır, hem de hastanın değer gördüğüne, ortamın oluşturulmasına ve hastanın beklentilerinin karşılanacağına inanmasını sağlar.
Hipnotize edilebilirlik hakkında birkaç kelime.
Hipnotize edilebilirlikle ilgili bazı iyi bilinen ölçekler vardır: bunlar Hipnotize edilebilirlik Ölçeği- the Spiegel (Trance ve Treatment de tanımlanmıştır, 1987), Standford (Weitzenhoffer&Hilgard, 1962) ve Harvard (Shor&Orne, 1962). Bu ölçeklerin kullanımının en önemli olduğu alan araştırmadır. Bir araştırmada, kişi değişkenleri olabildiğince sınırlamak ister. En tutarlı sonuçlara ulaşmanın yollarından biri, bu çeşitli ölçme teknikleri kullanılarak hipnoz olabilme düzeyleri belirlenen katılımcıların seçilmesidir.
Klinik olarak, bana göre MOTİVASYON en önemli faktördür, hipnoza daha fazla ya da daha az derin bir şekilde girmek ikincil önemdedir. Literatürde bu konuda çok fazla anektod bulunmaktadır. Özellikle Barber (1977) in ‘’hipnotize olmayan‘’ bireylerde hipnotik acı rahatlatma tekniklerinin kullanımı konusundaki makalesi ilginçtir. Yıllardır hipnoz uygulayan insanlar olarak hepimizin bu yönde deneyimleri bulunmaktadır.
Birçok uygulayıcı hipnotize edilebilirlik kriterlerini kullanınca daha güvenli hissetmektedir, o zaman bu onlar için yapılabilecek en iyi şeydir.
Her şey söylenip yapıldıktan sonra, en baştaki ifademe geri dönüyorum: siz rahat olduğunuz sürece hastanız da rahat olacaktır.
TEMEL İNDÜKSİYON TEKNİĞİ
Kendinizi çok rahat hissedebileceğiniz bir pozisyon
sağlayın. İşte böyle. Kendinizi daha rahat hissetmek için kontrolün kişide olduğundan
her zaman hareket edebileceğinizi ve pozisyonunuzu emin olmak
değiştirebileceğinizi unutmayın. Sırtınızın ve kafanızın
desteklenmiş olduğundan ve her şeyin yolunda olduğunu fiziksel rahatlık önemlidir
hissettiğinizden emin olun.
Şimdi gözlerinizin odaklanmak için ona hoş gelen
ve uygun bir şey bulmasına izin verin ve o şey her
neyse, ona kısa bir süre bakmaya devam edin.
Yavaş yavaş gözlerinizin ağırlaştığını hissedeceksiniz
ve onları bir süre için kapatmak size güzel gelecek. özellikle deneyimsiz kişilerde
Gözlerinizi birkaç saniye kapatıp nasıl hissettiğinize bakın gözlerini kapat telkininden
ve daha sonra tekrar açın- bir kere daha açıp kapatın- işte daha az korkutucudur
böyle. Göz kapaklarınızda hafif bir titreme hissedebilirsiniz.
Bu sizin için, zamanın olağan anlamını yitirdiği ve birçok eğer dikkatli izlerseniz,
şeyi farklı bir biçimde algılayabildiğiniz zihninizdeki hoş gözlerin titremeden hemen
bir bölgeye girdiğinizin bir işareti olabilir. önce parladığını
göreceksiniz, bundan
bahsetmek için iyi
bir an!
Kendinizi her şeyin tam da sizin kendiniz için kişisel hale getirir
istediğiniz gibi olduğu çok hoş bir yerde hayal edin.
Orada biraz vakit geçirdikten sonra, gerginlik azalacak çoğunlukla deneyimsiz sujelerin
ve daha da rahatlayacaksın. hissettiği gerginliği kabul eder
Hayalinizin bütün ayrıntılarını tamamlayın: zihninizin
gözlerinden ne gördüğünüz, içinizdeki kulağın ne [B]için dıştan farklılaşması[/B
]duyduğu; hayalinizde yaptınız şeyi yaparken
vücudunuzun ne hissettiği. Eğer tropik bir plajda
yatıyorsanız kumu hissedin, vücudunuzun kumda bütün duyuları çağırın: görsel,
aldığı rahat pozisyonu hissedin. Eğer tropikal bir işitsel, kinestetik, dokunma,
gölde yüzüyorsanız, vücudunuzun suyun içinde süzülüp koklama, tatma, ılıklık/ serinlik
gittiğini hissedin, suyun vücudunuz üzerinde serince
kaydığını hissedin. Vücudunuzun nasıl hissettiğini
bulun.
Hayalinizde ulaşıp dokunmak ya da tatmak
istediğiniz şeyler olabilir. Bununla bağlantılı hepimizin hayal kurduğu ve
kokular olabilir. Onların ne renk olduğu, bunların benzer olduğunu ifade
ılık mı serin mi olduğu, orada başka birinin eder
olup olmadığı gibi- hayalinize zenginlik ve
zevk katan bütün detayları bulmaya çalışın.
Bunu yaparken, iç zihniniz sizi rahat hipnozun
sizin için en iyi düzeyine , sizin için en doğru
olan ve bugün başarmanız gereken yere götürüyor SEN (suje) ne yapıyorsan,
olacak. doğrudur
GÖRSEL CANLANDIRMA
( Birçok insanın hayalinde canlandırma yapamadığını ve bu tekniğin keyifli olmak yerine
korkutucu olabildiğini unutmayın ).
Sandalyenize rahatça yerleşin, gözlerinizin
kapanmasına izin verin ve yanınızda en
sevdiğiniz büyük kabarık bulutun yanınızda
hayal edin- bulut o kadar yakın ki üstüne
tırmanabilir ve harika bir hayal kurmaya davet
başlayabilirsiniz.
Bulutun kabarıklığını ve yumuşak desteğini kinestetik farkındalığın
hissedin, sizi hafifçe sarıyor ve yukarı doğru görsel canlandırmaya eklenmesi
kaldırmaya başlıyor, havada süzülüyorsunuz,
havada tamamen korunaklı, rahat kesinlikle GÜVENDE hissetmenin gerekliliği
güvenilir bir şekilde süzülüyorsunuz.
Bulut gökyüzünde kolayca süzülürken,
meraklı bir kuş yanınıza gelip bulutun (burada herhangi bir kuş fobisi
üzerine konuyor. Size ‘’ gel, hadi benle olmadığından emin olmayı
oyna’’ der gibi bakıyor. isteyebilirsiniz)
Daha sonra kanatlarını açıp kapatıyor,
bulutun içine dalıp çıkarak etrafında
uçuyor, havanın ılıkça yukarı çıkışına
yakalanıyor, hafif yumuşak bir rüzgarda
tamamen özgürce.
Bulutunuz kuşu izlemek ister gibi görünüyor,
siz de, kuşun sizi nereye götüreceğini merak meraklı olun
ediyorsunuz. Bulutun üstündeki yerinizden,
ağaçların tepelerini, hatta şaşırtıcı bir şekilde
her dalı ve yaprağın üzerindeki damarları bile
görebiliyorsunuz; aşağıda rüzgarın üzerinde
dalgalar yarattığı yeşil ve sarı tarlalar ve vadiye
doğru akan küçük ırmağın gümüş şeritlerini
görebiliyorsunuz.
Ve daha sonra, yüksek kemerli bir gökkuşağı
gözünüze ilişiyor. Kuş da bunu hissediyor ve oraya
doğru uçuyor. ( renk körleri için uygun değildir)
Daha da yaklaştıkça, gökkuşağının inanılmaz
renkleri karşısında hayrete düşüyorsunuz. Her
rengin gümüş gölgeleri parlıyor ve o kadar
saf ve şeffaf ki ve neredeyse parlıyor- bunlar herkes bu renklerin neye benzediği
daha önce gördüğünüz hiçbir renge benzemiyor. ile ilgili kendi fikrine sahip olacak
Kuş sizi inci pembesinin içine götürüyor, erken
şafağın kızıllığında hassas bir kabuk gibi. Bu size
yeni bir uyanışın önerilmesi gibi geliyor. Renk ‘’yeni bir uyanış’’ değişiklik için
sizi sarıyor ve bulutunuz pastel tonları yansıtıyor. çok telkin edicidir
İncimsi renk gökyüzünün güneş doğmadan önceki güzel şeylerin geleceği vaadi
kızıllığı gibi, yumuşak altın bir portakala dönüşüyor.
Bu güneşin ılık iyileştirici gücünü getirircesine geliyor
ve bu muhteşem renkte güneşleniyorsunuz, güneşin güneş sıklıkla iyileştirmenin
sizi de iyileştirdiğini hissederek. sembolüdür- ‘’iyileşmenin
başlaması’’ yeni uyanışın bir
parçası olan sözün bir parçasıdır
Şimdi kuşun sizi yumuşak yeşil gölgelere
götürmesini takip ediyorsunuz, büyüme ve
yenilenmenin yeşil sembolü. Bu öyle harika mecazın ötesinde büyüme
bir renk ki, olasılıklarla dolu- baharın rengi, ve iyileşme
yeni bitkiler, kışın gri dallarından yeni
yaprakların fışkırması ve yeni bir yaşamın
başlaması. Bu hepimizin kışın kasvetli karanlık
günleri boyunca beklediğimiz yeni vaatler ‘’yeni vaatler’’ daha önceki
sunan ve aydınlatan renk. ifadelerde defalarca tekrarlanmıştı
Ve oradan sonra, gökyüzünün mavisine doğru
giderken , bu sizin hayaliniz mi yoksa ya da
kuş özellikle bu renkten mi hoşlanıyor? Mavi
ile birlikte sakinlik ve dinginlik, serinlik ve rahatlık kabulün sembolü
da geliyor.
Kademeli olarak, mavi akşam gökyüzünün aldığı
yumuşak mor renge dönüşüyor- bu bir yeniden yeniden gözleme: yeni bir bakış
gözleyebilme, kişinin evrende yeni açısıyla tekrar görme
bir kendilik duygusu kazanması bir derin
düşünme anıdır.
Kuşu tüyleri gökkuşağının renkleri arasında
oynarken yanardöner bir hal alıyor, kuş size
‘’Gel, sen de bütün bu evrenin bir parçası
olabilirsin’’ diyor.
yalnız değilsin
(Kısa bir süre için sessizlik).
Şimdi, bir şekilde, tekrar eve gitme zamanı
olduğunu- bulutla birlikte sürüklenerek bu
yolculuğa başladığınız yere döneceğinizi
biliyorsunuz. Kuş yine sizi izleyecek, yine
etrafınızda dalıp çıkacak, sizi oynamak için
çağıracak, ancak şimdi bunun bir süre için bekleyen başka olasılıklar var
bittiğini biliyorsunuz ve bulut sizi güvenli
bir şekilde tekrar eve götürecek, sandalyenize
yerleşip, kendinize döneceksiniz ve başka bir
gün kuşa tekrar eşlik edebilirsiniz.
GÖZÜ SABİTLEME TEKNİĞİ
Sandalyeye rahatça oturun, ayaklarınızı taburenin
üzerine uzatın- aynen böyle. Başlamadan önce sormak
istediğiniz bir şey var mı? Hayır mı? Güzel. katılım fırsatı
Şimdi sadece yavaş yavaş alnınıza yaklaştıracağım
başparmağıma bakın. Ve tabi ki, bir şeye gözlerinizi elinizi alnınızın 30 cm. üzerinde
ters çevirerek uzun bir süre bakarsanız, gözleriniz tutun, parmaklarınız hafifçe
biraz yorulacaktır ve onları kapatmayı isteyeceksiniz. bükülmüş olsun; bir yumruk
Bunda sihirli bir şey yok. Bu andaki tek fark, gözlerinizi ya da açık bir el tehdit edici
kapattığınızda, bu sizin ve benim için, artık bir çeşit olarak görünebilir. Parmağı
hipnoza – şu an sizin için doğru ve rahat olan - yavaşça kaşların arasına
hazır olduğunuzun bir işareti olacaktır . getirin.
anlaşmayı oluşturmak
Şimdi başparmağıma bakmaya devam edin- işte gözler bu safhada her zaman
böyle- gözlerinizin bir miktar nemlendiğini nemlenir- ve gözkapakları
hissedeceksiniz…biraz sonra göz kapaklarınız titrer
titremeye başlayacak…işte böyle- evet, şimdi
onların hafifçe kapanmasına izin verin, ve gözler kapanır- anlaşma kabul
kendinizi her şeyi kendiniz için özel olarak edildi
seçtiğiniz çok güzel bir yerde hayal edin. kişisel yer
Gözlerinizde hissettiğiniz o hafif titreme,
İnsanların hipnoza girmeye başlarken yaşadığı trans deneyimini geçerli kılmak
ortak bir durumdur, bu gözlerin hipnoza girerken
dinlendiği bir pozisyon nedeniyle
gerçekleşmektedir.
Daha sonraları, kendi hipnozunuzu yapmayı
öğrendiğinizde, bunu çok keyifli bir duruma
girmek için hazır olduğunuza dair bir işaret bu sizin aracınızdır
olarak kullanabilirsiniz. Bazı insanlarda bu durum
muhtemelen hipnozun değişen seviyelerine
bağlı olarak sürerken, bazılarında hemen kaybolur,
birçoğunda ise gelir ve gider; ancak başlarken her ne olursa olsun, doğru şey
zaman oradadır. Bunu çok keyifli bir duruma olmaktadır
geçtiğinize ilişkin hoş bir ipucu olarak düşünebilirsiniz.
(Şimdi günün terapötik programına başlayın).
Bu tekniğin varyasyonları:
1.Kişi (suje) kol hizasında bir kalem tutar ve onu odaklanma noktası olarak kullanır.
2.Ya da kişi karşı duvardaki bir noktaya ya da odadaki bir objeye odaklanması için teşvik edin.
3.Bazı insanlar mum ya da hafifçe yanan bir lamba kullanır.
DİRENCİ AZALTMAK İÇİN İPUÇLARI
Direnç aslında bütün acemi kişilerde görülen, ayrıca hipnozlarında bilinmeyen ya da çamurlu suları keşfederken çok deneyimlilerde de görülebilen kesinlikle normal- hatta istenilen- bir durumdur. Bu, bilinçaltının koruma görevinin basitçe yansımasıdır.
Bununla ilgili başlıca örnekler istismardan korunmak için kişilik çözünmesi mekanizmasını kullanmış olan çocuk istismarı mağdurlarında bulunabilir. Bunlar hipnozda uzmandırlar, ancak bu zamanlarda hipnoz olmaya kesinlikle gönülsüz olurlar, çünkü –bilinçli ya da bilinçsiz olarak- zihnin derinlerindeki ve çamurlu sularda yatan ejderhaları bilmektedirler. Bu bilinçdışı korumaya saygı duymalıyız. Onlar hipnozu, resmi olarak ya da olmayarak, hazır olduklarında kullanacaklardır.
Direnci yatıştırmanın ilk fırsatı deneyimsiz kişilere hipnozu genel olarak açıklarken, direncin normal ve hatta istendik bir durum olduğunu belirtmektir. Bu onların bilge, derin, iç zihinlerinin onları koruduğunun işaretidir. Bundan dolayı bazı insanlar başlangıçta daha hafif hipnoz olabilen sujelerdir, ve sonraları hipnozda daha ileri gittiklerinde aslında daha önce defalarca hipnoza girdiklerini ancak bunu ‘’hayal’’ ya da ‘’düşüncelerde kaybolmak olarak’’ adlandırdıklarını fark ederler.
Ayrıca başlangıç ‘’senin iyi motive olduğunu görüyorum ve bu başarılı bir hipnoz deneyimi için en önemli şeydir’’ gibi olumlu telkinlerde bulunmak için de iyi bir zamandır.
Birçok insan kavgacı bir şekilde ‘’HİÇBİR ZAMAN rahatlayamayacağım’’ der. Buna verilecek cevap hızla şudur: ‘’ Lütfen RAHATLAMAYIN! Sadece benim sesimi dinlemekten keyif alın. Siz dikkatlice dinleyince ve söylediklerime odaklanınca başarılı olacak o insalardan birisniz.’’ Bilinçaltı zihnin olumsuz ifadeleri önemsememe eğiliminde olduğunu biliyoruz ve ‘’lütfen YAPMA …’’ ‘’lütfen YAP’’ olarak yorumlanacaktır.
Uygun ses tonu değişiklikleriyle, ‘’daha yakın dinleme’’ ve ‘’odaklanma’’ ile ilgili daha başka tekinler vardır- bunlar beğenilen hipnotik direktiflerdir.
Gözlerini açık tutan sujeler için, en mutlu açıklama olan, ‘’Siz hipnoza gözleri açık olarak girmekten hoşlanan o insanlardan birisiniz…’’ gözlerde acil bir kapanmaya yol açmaktadır.
Kişinin tercih ettiği canlandırmayı bulmak ve hatta korkuları ya da fobileri keşfetmek için biraz zaman harcamayı zahmete değer bulacaksınız. Sudan korkan biri, hayalinde kanoya bindiğini canlandırması telkininde bulunulduğunda kesinlikle direnç olacaktır.
Kişinin önceki hipnoz deneyimleriyle, özellikle hipnoz düzeyiyle ilgili bilgi edinin. Olumsuz izlenimlerin tartışılması gereklidir ve klinik hipnozun eğlendirici hipnozdan farklı olduğu ve sizin işinizi iyi bildiğiniz konusunda garanti verilmelidir.
Herhangi bir hipnotik deneyimde ne olursa onun olması gereken doğru şey olduğunu tekrar tekrar belirtin. Herkese çoğu kişinin başlangıçta hafif sujeler olduklarını ve tekniklere aşina hale geldikçe daha derine gitmeyi öğreneceklerini söyleyin.
Eğer sujeniz çok dirençliyse, samimi bir şekilde, ‘’Lütfen hipnoza sadece bilinçdışı zihninizle girin, ve bilinçli zihninizi dışarıda bırakın.’’ isteğinde bulunabilirsiniz. Bu kişilik çözünmesinin kullanılmasına vurulan çifte bir darbedir.
Daha önce ne söylendiğini hatırlayın- insanları hipnoza davet ediyoruz, istekleri dışında itmiyoruz. İnsanoğlunun bir şeyi yapmasının SÖYLENMESİNE doğal bir isyanı vardır; bunu ( sıklıkla bilinçdışı olarak) ‘’ bunu yapmak istemiyorum- ve sen bana bunu yaptıramazsın!’’ diye yanıtlama eğilimindeyizdir. İçimizdeki çocuk hakkını olabildiğince engelleyici olarak kullanır. Davet ederken yumuşak bir ses tonu kullanın, hatta emri davet şekline sokun. ‘’ İzin vermek’’ ve ‘’olabilir’’ gibi kelimeler ( ‘’Bilinçdışı zihninin …..izin ver’’ya da ‘’……ilginç bulabilirsin’’ ) kişinin hipnozda keşfetme ya da daha derine gitme kararının kendisine ait olduğuna emin olmasını sağlayacaktır. Bizim görevimiz yol göstermektir, itmek ya da sürüklemek değildir. Ve asla ama ASLA kelimeler ya da hareketlerle (ya da vücut diliyle) kişi ‘’yeterince iyi’’ bir hipnoz deneyimi yaşayamadığı için ‘’suçlanmamalıdır’’. ‘’Bu noktada, ne olursa, o sizin için olması gereken en doğru şeydir.’’
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
|