Hipnoz Hakkındaki MİT(Batıl Düşünceler)'ler
1. Kendimi ve kontrolümü kaybedersem.
İki yüz yıllık bilimsel hipnoz çalışmalarında hipnotik tedavinin başarıları ile ilgili olarak kolayca vazgeçilemeyecek deliller mevcuttur. Hipnotik trans altında insanların benliklerinin kaybolacağı korkusunu doğrulayacak veri yoktur. Hipnozu kullanan bütün insanlar kendi zihinleri içerisinde yaşayan ben ile dikkat eden EG0 arasında zihinsel yarıklıkla ilgili bazı şeyleri tecrübe ettiklerini kabul ederler. Dr. Hilgard , normal insanların çeşitli derecedeki zihinsel yarıklıklarından haberdar olduklarını belirtmiştir. Bu nedenle önemli bir konuşmayla meşgul iken, önünüzdeki gün yapmak zorunda olduğunuz bir şeyi hatırlayabilirsiniz ve bunun zihinsel bir notunu alırsınız. Zihninizin ve konsantrasyon gücünüzün aracılığı ile kendinizi bilinçaltı dürtülerin gerçekliğine verirsiniz.
Hipnotik trans altında,insanların işledikleri karışık şeylerin yapılması için zorlandıklarını ve istemeyerek hipnoz altında başkaları tarafından suça itildiğini işitmiş olmalısınız.Unutmayınız ki;kendinize hipnoza girmek için bizzat kendiniz izin veriyorsunuz ve bu nedenle alıştırmanızı (hipnozu) istediğiniz zaman durdurabilirsiniz.Hatta başka biri sizi hipnoz ettiği zaman daima önerilenleri reddedebilir ve ihtiyacınıza uymak için onları (Önerileri) değiştirme özgürlüğüne sahipsiniz. O halde hipnoz etkisi ile suç işleme iddiası yersiz bir suçlamadır.
2.Hipnoza Girdikten Sonra Hipnozdan Çıkamayacağım.
200 yıldan bu yana hipnoz ilmi meydana getirildi ve milyonlarca insan hipnoz edildi.Milyonlarca insan da self hipnozu kullanmaktadır. Hipnozda en kolay şey,hipnozdan çıkmaktır.
3.Hipnozitörün Elinde Oyuncak Oluyor muyum?
Bu tip bir kuşkuyu taşımakta elbette haklısınız. Hele hele ülkemizde şarlatanca hipnoz uygulamalarını gördükten sonra... Bilindiği gibi bir bilim olan hipnoz, ülkemizde üniversitelerin dışına atılmıştır. Üniversite dışındaki bir kısım insanlar, hipnozun bazı fenomenlerini kullanarak insanları etkilemek istemişlerdir.
Hipnotik indüksiyon tekniklerini çok iyi kullanan, bu özel yetenekli şahıslar sık sık şovlara çıkmaktadır. Bu şovlar esnasında seyirciler arasında fiziksel ve mental olarak uygun gördükleri kişileri seçerek, onları hipnotik transa sokmuşlardır. Bu sujeler üzerinde akla gelmeyecek şaklabanlıklar yaparak, seyircileri gülmekten kırıp geçirmektedirler. Erkekleri kadın cinsiyetine sokmak, kadınlara erkekçe Davrandırmak,sujelerin vücut organlarını kaybettirerek onların şaşkınlığını seyretmek,isimlerini unutturmak ve bebeklik dönemlerine göndermek izleyiciler için oldukça ilginç olsa gerek.İşte bu olumsuz gözlemleri taşıyan sujeler, hasta olarak gittiklerinde kendilerine bu şekilde davranacağını düşünerek ileri derecede rahatsız olmaktadırlar.
4. O Kadar Güçlüyüm ki; Beni Kimse Hipnotize Edemez.
Eğer hayal edebiliyorsanız, hipnozdan faydalanabilirsiniz. Normal zekalı ve sağlıklı bir zihinsel sağlığa sahip herhangi bir kişiye hipnoz yapılabilir.
Bazı insanlar hipnoz edilmekte direnirler. Çünkü onlar tasavvur etme(=hayal=imajinasyon) kabiliyetinden mahrumdurlar. Bu iddiayı yapan insanlar, genellikle tasavvur etmeyi kişinin kafasında açık açık bir şeyler görmek anlamına geldiğine inanırlar ki; bir kuruntu gibi onun gerçekten oluştuğuna yemin edecekler. Bu da bizim tasavvurla anlatmak istediğimiz şey değildir. Oturma odasında değilken orayı ayrıntılarıyla tarif edebilir misiniz? Mobilyaların nereye yerleştirildiğini izah edebilir misiniz? Duvarın, döşemenin, tavanın rengini söyleyebilir misiniz?
Hafıza diye adlandırdığımızın şeyin çoğu sizin hayal etmeyi kullandığınıza bağlıdır. Arabayı park ettikten sonra onu nereye park ettiğinizi gösteren zihinsel bir fotoğrafa güvenmeden onu bulamazsınız. İnanıyoruz ki öğrenmeye istekli herhangi bir kişi hipnozu kullanabilir. Hipnoz deneyiminde ve onu harekete getiren motive olmada, güveniniz olduğu sürece. Marquis de Puysegur'unda dediği gibi "hipnozu öğrenebilir ve ondan faydalanabilirsiniz".
5. Korkarım Hipnoz İrade Gücümü Zayıflatacak
Bu mit kontrol kaybetme korkusuyla ilgilidir. Aslında bunun tam tersi doğrudur. Hipnoz vasıtasıyla daha çok kontrol kazanmanıza yardımcı olan yeni bir akıl kullanma yöntemini öğreneceksiniz. Bu daha önce yapamadığınız bir şeyin, nasıl yapmanız gerektiğini öğreneceğiniz büyük irade gücü ve kontrolün bir işareti değil midir? Dişçiden korkan kişi diş etini ve dudağını bu uygulamayla uyuşturduğu için sakindir veya senelerdir kendi erken boşalmasından korkan kişi şimdi aşkın her çeşidinden zevk alabiliyor. Ne kadar sık hipnotizmayı kullanırsanız o kadar kolay bir şekilde hayatınızın diğer bir çok alanlarını kontrol edebilirsiniz. Nasıl dinleneceğinizi, sizin aklınızı, her yerde nasıl rahat olabileceğinizi öncekinden daha çok hayatınızdan nasıl zevk almanız gerektiğini öğreneceksiniz. Hayattan zevk alma kabiliyetinizi maksimuma çıkararak ve herhangi bir endişe olmaksızın hayattan zevk almanızı sağlayacak olan enerjiyi vererek hipnoz sizi güvenle dolduracaktır.
6. Hipnoz Dinime Aykırıdır
Bütün dinler, özellikle de İslamiyet mensuplarının akıllarının karıştırılmasını istemez. Tanrı ile kulun arasına girilmesi ve her ne adla olursa olsun bundan çıkar elde edilmesinin karşısında tamamen seküler bir anlayışla tababet sanatlarının icra edilmesi taraftarıyız.Hastanın spesifik problemlerini tedavi etmekten öte, onların bireysel dini inanç ve kabullerini değiştirme konusunda telkin yapabilecek kişilerin de olduğunu hatırlatmakta yarar görüyoruz. Çünkü bireysel inançların zıddına, beyin yıkama niteliğinde verilecek telkinler kişide büyük çatışmalar doğurarak, bireye büyük zararlar verebilir. Bıçak cerrahın elinde hayat bahşeden bir alet iken, bir katilin elinde kötü emeline ulaşması için bir vasıta olacaktır. Ülkemizde de, hipnoz bazı mahfillerde dinsel bir inancı (REENKARNASYON) yaymak için KÖTÜYE KULLANILMAKTADIR. Kamuoyu bazı yayın organlarında ve TV kanallarında da teşhir edilen bu kişileri çok iyi tanımaktadır. Tıbbi Hipnoz Derneği hipnozun sadece tedavi amacıyla kullanılmasını onaylar ve şov amaçlı ve dinsel bir inancı (REENKARNASYON) yaymak maksatlı hipnozun kötüye kullanılmalarına karşıdır. Ancak Tıbbi Hipnoz Derneğinin bu çabalar yetmemekte ve dinsel bir inancı (REENKARNASYON) yaymak amaçlı kişiler ve kuruluşlar çalışmalarını pervasızca sürdürmektedirler.
Hipnotizörü seçerken, etik kurallara ve Hipokrat andına sıkı sıkıya bağlı ve kendisinden yardım isteyen hasta ve danışanlarının bu iyi niyetli yaklaşımını istismar etmeyecek, kişilikli, birikimli ve deneyimli bir terapisti seçip ondan sonra tedavi olmalıdır. Burada da sorumluluk, hipnozitörünü seçen bireydedir.
Prof Dr Mesut Çetin
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
|