Astral Yolculuk,Astral Dünya Kademeleri
Astral seyahat terimi Okültizm’de ve Teozofi'de kullanılan bir terim olup, kişinin uyku gibi ruh ve beden bağlarının gevşediği hallerde esîrî beden ya da astral beden (Spiritüalizm’de duble) denilen süptil maddelerden oluşan bedeniyle fiziksel bedeni dışında, bilinci yerinde olarak, başka mekanlarda dolaşmak üzere yaptığı yolculuğu ve bu bedeniyle geçirdiği deneyimleri ifade eder.
Parapsikoloji'de bu, "beden-dışı deneyim" anlamındaki "out-of-body experience" (OBE) olarak, Metapsişik'te ise "şuur projeksiyonu" olarak adlandırılır.
İrâdi olarak gerçekleştirilebilmesi ve deneyim sırasında bilinçli olunması sebebiyle diğer beden-dışı deneyimler arasında özel bir yeri vardır. Parapsikolojirüya tarzında anımsanmaktadır. Astral seyahatin, okült ve teozofik kaynaklarda ve birçok araştırmacının çalışmalarında "irâdi olarak fiziksel bedenden ayrılma" şeklinde tanımlanmasına karşın (Dr.Scott ROGO, Leaving The Body, 1983), İngiliz parapsikolog Celia Gren bir ayrım yapmış ve “fiziksel beden-dışı deneyimler”den kendiliğinden (irade-dışı) oluşanları için ekzomatik deneyim (ecsomatic experience) terimini ortaya atmıştır. laboratuarlarında yapılan deneylerde kişinin deneyim sırasında 5 duyu organı ile algılanabilecek bilgilerden daha fazlasına ulaşabildiği gözlemlenmiştir. Astral beden için duvar gibi fiziksel nesneler ve uzaklık bir engel oluşturmayacağı ileri sürülür. Yani, kişi bu bedeniyle bir anda kıtalar arası yolculuk yapabilir ve maddi engellerin içinden geçebilir. Fiziksel bedenden çıkıldığında öte-alem varlıklarının görülebileceği de ileri sürülmektedir. Uyku sırasında yapılan astral seyahat fiziksel bedene dönüldüğünde bir
Konu hakkında en fazla araştırma yapmış kişilerden biri araştırmalarını "Journeys Out of Body" adlı kitabında aktaran Robert Monroe’dur. Halen Amerika Birleşik Devletleri'nde Monroe Enstitüsü adıyla bilinen bir kurum bu konuda çalışmalarını sürdürmektedir. Astral seyahat hakkında ayrıntılı bilgi, Ege Meta Yayınları'ndan çıkan Astral Seyahat Teknikleri isimli kitapta bulunabilir.
Astral Dünya Kademeleri
Dünyamız
içinde bulundugumuz saat ve tarih dilimidir. Düsünce hiziyla hareket edildiginden bir yerden bir yere gitmek saniyeler alir. Bu tip astral ayrilmalarda yasanan olaylar ve görülen sahislar gerçektende o anda yasanmakta olan seylerdir. Örnegin uzaktaki bir yakininizi düsündügünüzde bir anda kendinizi onun yaninda bulabilirsiniz. Eger yanina gittiginiz insanin psisik güçleri ilerlemisse, geldiginizi anlayabilir.
Astral ayrilma ile bulundugumuz zaman diliminde gezebildigimiz ve her sey düsünce hizina bagli oldugundan, daha fazla yükseklere çikip gezegenler arasi astral seyahat yapmak olasidir. Fakat bunu yapabilmek için bedenimizi astral bedene baglayan kordonu gesetebilmek gereklidir. Bunu yapabilmek için ise astral deneyimlerimizin oldukça fazla olmasi gereklidir.
Düşler Bölgesi
ilkel dinlerden günümüze kadar gelmis tüm dinlerde de varligi kabul edilen, insanin yalnizca rüyalarinda gidip gezebilecegi bir düsler dünyasi vardir. Bazi inanisa göre cinler bu bölgede yasamaktadir. insanin korkulariyla yada düsünceleriyle yüzyüze kalabilecegi tek yerdir. Hersey düsünce hizina dayali oldugundan, korktugunuz herhangi bir sey akliniza geldigi anda onu karsinizda bulabilirsiniz. Ama korkacak bir sey yok çünkü aklimiza gelipte vücut bulan herseyi o anda yok oldugunu düsünerek ondan kurtulabiliriz. Bu dünyanin bir degisik özelligi ise kendinizi oldugunuzdan çok daha farkli olarak görebilmenizdir. Farkli bir insan, hatta farkli bir yaratik...
Günlük hayatta tasarladiginiz ve hayata geçirmeye çalistiginiz her düsünceyi orada kontrol edebilirsiniz. Bir nevi düsüncelerinizin bedenlendigi bir yerdir.
Paralel Evrenler Bölgesi
Zaman içinde yolculuk yapilabilen tek yerdir. Kim bilir belki de yaptigimizi zannettigimiz fakat düsler dünyasindan öteye geçemedigimiz bir yer de olabilir. Paralel evrenler bölgesinde gördügümüz yerler bulundugumuz dünya ile çok benzerlik gösterir hatta rüyalarimizda görüpte (evimizi gördüm ama daha farkliydi) dedigimiz bazi görüntüler, rüya sirasinda paralel evrenler bölgesinde gördügümüz yerlerdir. Bu bölgede kendimizinkine benzettigimiz farkli insanlarin hayatlarini inceleme firsatimiz vardir. Kendi hipnoz deneyimlerime dayanarak söyleyebilirim ki hipnoz ile yapilan astral ayrilmalarda gidilen yer, içinde bulundugumuz dünya degil paralel evrenler bölgesi olma ihtimali yüksektir.
Astral Seyahat Tehlikeli mi?
Astral seyahat psisik olaylar arasinda belkide tehlikesiz olan tek seydir. Astral ayrilma sirasinda geri dönememek, kaybolmak yada zarar görmek imkansizdir. Zaten her gece uyudugunuzda astral bedeniniz vücudumuzu otomatik olarak terk edip istem disi gezmekte ve bunun sonucunda rüya görmekteyiz. Amaç her gece bilinçsiz olarak yasadigimiz bu çok dogal olayi, beynimizi uyutmadan bilinçli olarak yapabilmektir. Tehlikeli yada korkutucu olarak gördügünüz en ufak olay karsisinda yapmaniz gereken tek sey oradan uzaklasmak olmali, emin olun bunu düsündügünüz anda zaten farkli bir yerde olacaksiniz. Unutmayin ki ani korkular hizla bedeninize geri dönmenizi saglayacaktir. Bu ani dönüsler ise size bas agrisi olarak geri gelecektir. Elinizden geldigince korkuyu üzerinizden atarak deneyimlerinizi yasamaya çalisin. Unutmayin ki bedene geri dönmek çok kolay fakat terk etmek en zor istir.
Uyku Sorunu
Astral seyahat denemeleri sirasinda ve Astral çikis gerçeklestirildikten sonra her kiside olmasada bazi insanlarda iki degisik uyku sorunu yasanmistir, birincisi sik sik uyku bölünmesi (sik uyanmalar)uyku uyaniklik arasinda oldugumuzu gösterdigi için sorun teskil etmez, çünkü astral ayrilma zaten uyku uyaniklik arasinda gerçeklesmektedir. Bu gibi zamanlarda uyanmak çok dogaldir. Diger sorun ise bunun tam tersidir, bilinçalti gerçeklestirilen Astral Seyahati daha güzel buldugundan devamli uyumak isteyecektir ve yeni baslayan kisilerde 24 saat uyuma istegi gibi sorunlar gözlemlenmektedir.
Astral Seyahat deneme ve uygulama safhalari sirasinda bilinen gerçek bir tehlike yoktur fakat, deneme asamasinda bedenden rahat çikmayi amaçlayarak kullanilan ALKOL ve UYUSTURUCU maddeler bilinci zayiflattigi ve kontrol mekanizmasini olumsuz etkiledigi için gerçekten sonuçlari psikolojik olarak kötü olacak tehlikelere yol açmaktadir
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
|