Riyazat denilen bir olay vardır cin davetlerinde ve onlarla irtibat kurmada kullanılan bir sistemdir. Onun içinde cincilerin basarmak isteyibde basaramadıkları ve adındanda çokca bahsettikleri bir mevzudur. Riyazat bitür perhiz yani enerjiyi belli yönlerde geliştirme veya onların boyutuna girmede gerekli enirjiyi temin etme olarakta anlatılabilir. Maksat cine hakim olma üzerinde söz hakkına sahib olma gib. Hadim sahibi olma Fiilleri gerçeklestirmek için yapılır.



Başarı oranı ise milyonda birdir gerek magazin gerekse basında cincilere hadi bana senin cinin bi şey yapsın denildiginde cinci veya medyum denen kişilerin hiçbir şey yapamadıklarının sebebi de zaten riyazatı yapmadıkları ve cinlere hüküm edemediklerinden hiçbir şey yaptıramıyorlar. Aynı kişiler hükmedemeyincede kısmet açmak ara bulmak gibi işlemleride yapamıyacakları açıktır.



Öyle bir güçleri olsa zaten basında yayında reklam olsun diye defalarca yaparlardı. Yukardada söyledigimiz gibi bu işlemi sayılı kişiler basarabilir. Basarısızlıgın ve çogunun ya kafayı bozdugu yada yaram bıraktıgının sebebi ise vucutlarının o enerjiyi tasıyamaması yada cinleri gördüklerinde onların baskılarına dayanamıyarak bırakmasıdır.



Cinler insanlara yardımcı olmak için geldikleri gibi kötülük yapmak içinde gelirler ve kendi yasalarına göre belli bir yere kadar yardım eder fazlasını yapmak isterse yasaları müsaade etmedigi için aralarında suçlu olarak cezalandırılırlar yani ben cinlerime her şeyi yaptırırım diyende yalan söylemiş olur. Onlarında kendi yasalarına göre yasaklar var. Kötülük yapanlarsa biz insanlardaki gibi yasaları çigneyen ve basına geleceklere razı olan insanlar gibidir.



Enerji ve görme olayı mevzuunda uzun uzun anlatmıştık sıkıntı,heyecan,aşırı sevinç,şok hali,sitres,perhiz ve Allah’ın kutsal kelamını tekrarda vucut asırı elektirik emer cinler bizden gerek enerji gerekse boyut olarak farklıdırlar biz enerjiyi yükselttikçe onların boyutuna yaklaşırız ve tam onların enerjisine ulasıncada boyutlarına girerek onları bizde görmeye başlarız. Riyazatta davette yapılmış olur. İşin aslıda budur.



Cincilerin yaptıkları riyazata gelince Allah’ın kutsal kelimeleri secilir mesela o enerjiye ulaştırılacak kutsal kelimeler secilir. Denilirki su ismi günde besbin kere yatsı ile sabah namazı arası canlı ve canlıdan cıkan gıdalar yemeden ve oruçlu olarak felan gün kadar devam et maksat gece olusu iyice konsantire olub enerjiyi toblamak perhizse enerjiyi artırmak ve nefsi şehevi yola yönlendirmeyi engelleyerek enerjiyi harcamamak içindir. Bu işlem yapıldıgında cinleri görmüş oluruz ama görüncede ama ne olur ne yaparız onu bilemeyiz. Bilinen bir gerçek alışılmadık ani bir ortama giren kişilerin çogunun kafayı bozdugudur.



Yani ruh hastası olduklarını çok iyi biliyoruz. Onun içinde hiç kimseye tavsiye etmedigimiz gibi anlatma geregi duymamızın sebebi de başarılmıyacagını anlatmak içindir. Teşvik için deyildir kendine güvenen varsa hodri meydan kalan ömrünü cinlerin ve insanların maskarası olarak geçirmek istiyorsa denesinler. Basarsalardı bu kadar medyum geçinen sahtekarlar var onlar başarırdı ve bir hareket gösterirlerdi. Allah rızası için bu işlerden uzak duralım tavsiye etmiyoruz . buyurun aşamalarda neler oluyor okuyalım.



İlk sart canlı ve canlıdan çıkan tüm gıdalar yenmiyecek sofradan tok kalkılmıyacak gündüzleri oruç tutulacak yani önce gücümüzü kuvvetimizi yok ederek vucut dıştan elektirik emecek sitres üzüntü hakimiyeti üstümüzde olacak yemeyecek oldugumuz gıdaları sayacak olursak et,süt,yogurt,yumurta, peynır vs. yani proteyini yüksek ve şehveti artıran tüm yiyecekler. Hint fakirlerinin yaptıgı gibi. Zeytin,arpa ekmegi ,hurma gibi yiyeceklerle kendimize bi tür ceza vererek zorla sitres ve sıkıntıya girecegiz. Yukardada bahsettigimiz gibi sıkıntı sitres heyecan aşırı elektirik toplar demiştik. Zorla o hale gelerek elektirik deposuna dönüsecegiz, ve onların boyutuna girerek onları görecegiz.



Örnekliyecek olursak öyle birsıkıntıya girecegiz ki belli bir zaman içinde yani yatsı ile sabah namazı arasında cinsuresini üç günde bin kez birinci gün üçyüz otuz üç ikinci gün üçyüz otuz üç üçüncü gün üç yüzotuz dört okuyarak bin olacak zaman dar nefes alacak zaman olmuyacak tamamlıyamama endişesi zaten bunalıma sokacak uyku yok akşama kadarda oruç tutulacak o kadar yorgun ve bitkin hale geleceksinki bunalıma gireceksin birde tek başına bir odada olacaksın ışıksa sadece mum.



Yani öyle sersemliyeceksinki daha cinleri görmeden halis,lasyonlar görmeye başlıyacaksın. Cinler aylarca ugrasarak bir hastaya zorla görünüb hastalandırdıklarını sen kendine iki gün gibi bir zamanda o duruma sokacaksın ve onları göreceksin. Onlar görmeye başladıgında ise senin sersemledigini gören cinler patron edasıyla seni imtihan etmeye baslıyacaklar. Oysa hani sen emir altına alacaktın onlar seni imtihan ediyorlar.



1-Önce korku ve cesaretini ölçerler. Dar zamanda sayıyı tamamlamaya calışırken bir bakıyorsun odanın içinde aslanlar dolaşıyor üzerine geliyorlar tam sana dokunacakken kayboluyor bir bakıyorsun kos koca bir ejderha gibi yılan geliyor yani nekadar kemirici ve yırtıcı mahluk var yalnız oldugun odada hepsi üzerine geliyor. Ve sen okumaya devam ediyorsun birde bakıyorsun annen baban veya en çok sevdigin çoculların odada ve gözünün önünde onlara işkenceler yapıyorlar ve sen umursamadan devam ediyorsun ve konuşmuyorsun zaten konuştugun an riyazat bitiyor. Ve sabaha kadar devam ediyor.

Tabiî ki birinci günü basarıyla atlatabilirsen ikinci gün yine yılanlar,vahşi hayvanlar ve yakınlarının işkencesi devam ediyor dayanıyor konuşmuyor ve okumaya devam ediyorsun. Korku ve cesaret sınavını vermiş oluyorsun.



2-hırsını veazmini ölçerler: seni imtihan eden cin seninle pazarlık yapmak istiyor teneke teneke altın zümrüt getiriyor benimle konuş anlaşalım bunlar senin diyor konuşunca riyazatın bozulacagını bildigin için kabul etmiyor ve okumaya devam ediyorsun yine aynı işkenceler başlıyor. Yine bu ortamda sabahlıyorsun üçüncü günde ise,



3- şehevi duygularını ölçüyorlar : güzel güzel ve açık saçık kadınlar gelerek beraber olmak istediklerini ve emir altına girmek istediklerini söyleyiyorlar kabul ettigin zaman zaten bitiyor devam ediyorsun. Artık nefis imtihanınıda vermiş oluyorsun . inatla devam edebilirsen. Seninle muhatab olan cin Kendisi sınavı kaybetmiş oluyor. Ve onu gözlerinin önünde cezalandırıyorlar. Ona okadar vahşice bir ceza veriyorlarki onu seyrederken bile acı çekiyorsun. Artık son gün cesaretini,hırsını ve şehvetini ölçüyorlar tüm işkenceleri ,mücevherleri ve kadınları teklif ediyorlar ve caydırmaya çalışıyorlar tabiî ki üçüncü geceye basarıyla gelebilirsen. Vede okumayı tamamlıyabilirsen.

Zaten bu kadar cesaretli bir insan insanlar arasındada basarılı olur neye gerekki cinler içinde basarılı olma istegi. Zaten bu kadar olaydan sonra kafayı bozmama ihtimali yok denecek kadar azdır. Bozmasa bile ne kendini nede cinleri kontural altına alacak hali kalmamıştır.



Sözde cinler padişahı gelecek onunla anlaşacak ve onun emraltına girecek.



Daha evvelde söyledigimiz gibi bu kadar sersemledikten sonra nasıl olacakta onları yönetecek milyonda bir kişinin basarabilecegi bu şek,lde basarı çok nadir gerçekleşir. Hangi medyum hangi cinci bu işlemi yapmışta onlara hükmediyor ve istediklerini cinlere yaptırttırıyor varmı bi tane türkiyede ispatlasın yalanlarla basın önünde insanların gözünün içine bakarak yalan söylemesinler.



Oysa dini bütün kişi ise böyle bir eyleme gerek görmez. Çünkü Çinler ondan zaten korkar ve zarar veremezler yani dini bütün kişide böyle bir işe kalkışmaz kalkışan kişilerse dini bütün olmayan kulaktan dolma kültürle Müslüman olan kişiler olacaktırki onlarında yarıdan fazlası deyil tamamı başaramadıgı gibi zararlı çıkan onların emir altına girende kendileri olacaktır. Yada kafayı bozacaktır. Bırakın onları emir altına almayıda kendi kendisini onların istedikleri kıvama getirerek yenmeye hazır bir lokma gibi onlara sunacaklardır ve bugun medyumum veya cinciyim diyenlerin çogu denemiş olanlar böyledir. Dolayısıyla o cinleri deyil cinler onu yöneterek iştahlı ve meraklı bir av yakalamış olacaklardır.



Ona tavizler vererek isteklerini yerine getiriyormuş gibi görünerek onu bir taraftan insanların gözünde yücelterek şifa dagıtan biriymiş gibide göstererek daha nice Müslüman kardeşlerimizin hastalanmasına ve cinlerin oyuncaklarının çogalmasına adeta katkıda bulunarak din kardeşlerimizi şirkten şirke sürükleyerek dinden imandan çikararak onların maskaralık yapmaları için oyuncaklarını çogaltmış olacaktır.



Cinler bir kişiyi hastalandırmak için aylarca ugraşırken kendini çok bilmiş zanneden kişi iki gün içinde kendini zorla hastalandırarak yakalanmış bir av gibi kendini onlara teslim etmiş olur.



Hiçbir aklı başında bilinçli Müslüman hiçbir sart altında bu lyolu denemez.



Girersede iyi bir Müslüman olamamanın cezasını çekmiş olur.



Bu şekilde başarı olamazmı sorusu çıkarsa karşımıza tabiî ki olur onlar gerçekten emir altına alınabilir ve hayırlı işlerde kullanılabilir. Güçlerinden ve haber almada kullanılabilir. Tabiî ki ya Hz. Sülayman olmak gerek yada ehillerden ders almak ve onların konturollerinde çalışmak gerekir. Yani evliyalardan iyi alimlerden ders almalı. Ama o alimlerde basıt yaratık olan cinlerle ugraşma yerine kendilerini Allah’a adamış onun ilmini yaymaya çalısan kişilerdir. Ne yapsın onlar cinleri



İllaki ben cinleri davet edecegim ve emir altına alacagım deniyorsa önce en iyi Müslüman olmalıyız ki bırakın cinleri bırakın insanları vahşi hayvanlar bile bizim emir altımıza girerler. En dogrusu en iyi Müslüman olmaktır. Allah yardımcımız olsun...