İnsanın duygusal, düşünsel, ruhsal dünyasında tamamlanmamış, bitirilmemiş, çözümlenmemiş işler bilinçaltında bir etki olarak varlığını korur ve günlük yaşamdaki duyguların, düşüncelerin, davranışların içinde kendini belli eder. Bu etkiler tam bir farkındalık içinde yaşanmaz fakat arka planda sürekli olarak gezinip dururlar.
Öylece arkada bir yerlerde dolanıp durmaları, ilk bakışta bir sorun gibi görünmeyebilir.
Ancak bu etkiler, bireyin 'etkin' biçimde kendiyle ve diğeriyle ilişki kurmasını engeller.
Bu da geçmiş etkilerin 'şimdi'ye taşınmasına neden olur. İçinde bulunulan ana ilişkin farkındalığı kesintiye uğratır ve bireyin o an yaşanmakta olan gerçekliği yeterli şekilde algılamasını engeller.
Yaşamın bizim için anlam ve amacını keşfedebilmek için, geçmişten özgürleşmek gerekir. Yani geçmiş yaşantı ve deneyimlerimizin bugüne taşınan izlerinden...
Çünkü geçmiş deneyimlerimize dair oluşturulmuş olumsuz düşüncelerimiz, kanaatlerimiz, inançlarımız bugünkü kararlarımızı yönlendirir. Davranışlarımızı biçimlendirir.
Geçmişin etkisinden özgürleşebilmek, bugünü yaşayabilmektir.
'Şimdi'yi deneyimleyebilmektir. Hem de tüm olanaklarıyla...
|