Bilinçaltı ile İletişim
Öncelikle şunu belirtmeden geçemeyeceğim, bilinçaltı oldukça hassas bir bölgedir ve vereceğiniz yanlış bir komut hayatınızda olumsuz gelişimlere sebep olabilir. O yüzden bilinçaltı ile iletişime geçmeden önce ne istediğimizi tam olarak bilmek durumundayız. Şuan bunu yakın gelecekte görüş için kullanacağız o yüzden gerekli bilgileri sıralayalım.
1. Rahatlık (duş vb. sonrası)
2. Herhangi bir rahatsızlık verecek faktörün bulunmaması
3. Konsantrasyon
Bu 3 unsuru sağladıktan sonra rahatsız edilmeyeceğimiz bir ortama geçip rahat bir durumda oturuyoruz, dileyenler uzanarakda yapabilir. Gözlerinizi kapatın ve zihninizi boşaltmaya çalışın. İlk başlarda tam olarak mümkün olmayacaktır. Beyninizden bir sürü düşünce geçecek ve istemediğiniz görüntüler göreceksiniz. Kendinizi sıkmayın, bırakın o düşünceler akıp gitsin onların geçip gitmesine izin verin. Bir müddet sonra bir boşluk hissi içinizi kaplayacak. Bu andan itibaren son derece samimi olmalısınız. Samimiyetiniz en yüksek konumunda olmalı. Yunus Emre’nin dediği gibi “Birde BEN vardır bende BEN’den içeri“. Siz artık özünüz ile iletişim kuracaksınız. Ona asla olmayan birşeyi söylemeye kalkmayın. O bunun zaten farkındadır ve bu sizin aleyhinize olur. Kendinize şunları telkin edin
“Şuan özüm ile başbaşayım ve beynimde harici hiçbir düşünceye yer yok. Tamamen saf ve duru haldeyim.”
Bu andan itibaren yapmak istediğiniz şeyi dile getirin
“Bildiklerim, bilmediklerimin yanında bir okyanus içerisindeki su zerrecikleri kadar azdır. Farkındayım, o kadar birimsel ve o kadar şartlıyım ki, özümden son derece uzak ve kendi gerçeklerimden son derece habersizim. Artık bunu geride bırakmak istiyorum. Bana yardımcı olan güç, özümden bana gelen ilahi kuvvelerdir. İnsan dediğimiz senin ilahi isimlerinin terkibinden oluşan bir “HİÇ” tir. Tüm yanlışlarımın ve eksiklerimin bilincinde olarak senden yardım istiyorum. Bana yardım et, iznin ölçüsünde bana yakın geleceği sezdir. Öyle bir sezdirki onun senden geldiğine dair hiçbir şüphem olmasın. Bu et gözlerim kapandığında gerçek gözlerimi sonsuz evrenine aç.”
Söylediklerinizin bu kelimelerin birebir aynısı olmasına gerek yok. Önemli olan aynı anlamı ihva etmenizdir. Bu andan itibaren acele etmeyin ve içinizden özünüzün size yardımı kabul ettiğine dair “evet” yada “hayır” şeklinde bir sinyal göndermesini isteyin. Bu sinyali kulağınızla duymayacaksınız. Kalbinizde hissedeceksiniz. Hissedemediğiniz bir durum olursa beklemeye devam edin. O “SİZ”siniz. Onu sizden gayrı görmeyin. Eğer “hayır” şeklinde bir his alırsanız moralinizi bozmayın. Yavaşça bulunduğunuz konsantre durumundan çıkın ve daha sonra tekrar deneyin. Ta ki olana kadar. Bitirdiğinizi varsayıyorum, yavaşça gözlerinizi açın ama yavaşça. Aldığınız his “evet” ise artık korkmayın. Önünüzdeki tüm engeller sizin için bir lütuftur. O gece sizin için kendi gücünüze şahit olacağınız çok güzel bir gece olacaktır. Göreceğiniz şeyin iyi yada kötü olma durumu var. Bunu önemsemeyin ve ilk başlarda kimseye söylemeyin. Kimseye kendinizi ispatlamaya çalışmayın, önce kendinizi tam olarak geliştirin daha sonra ne yapmanız gerektiğini kendiniz zaten anlayacaksınız. Gördüğünüz kötü birşey ise asla moralinizi bozmayın, sadece izleyin ve değerlendirin. Aynısı iyi şeyler içinde geçerlidir. Hepinize kolay gelsin. Başarılar dilerim...En yakın zamanda cok önemli bir konu daha paylaşıcam.
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
|