Ufolar, Uçan Daireler
Önce kendilerini UZAYLI diye tanıtan, daha sonra da, kendi "TANRILARININ çok itaatkâr kulları CİNLER" olduklarını açıklayan CİNLER, adıgeçen kitabın 38. sayfasında da UFO`ları bakın nasıl açıklıyorlar: "Bizler, Tanrının düzen kurucu mekanizma elçileri olarak, sizlere bu yoldan yardımcıyız. Sizlerin UÇAN DAİRE (yani UFO) dediğiniz diskler, bizlerin iletişim aracıdır." Gerçekte CİNLERLE görüştükleri halde, onları UZAYLI sanan son derece iyi niyetli, saf kardeşlerimiz pek çok UÇAN DAİRE veya kısa tanımlaması ile UFO görmektedirler. Hattâ yine, pek çoğu bu UFO`lara bindirilmekte, târif edilemeyecek renkler, ışıklar görmekte, bitmez tükenmez uyanık rüyalar görmektedirler. Ancak ne varki, hiç bir zaman ortada somut bir şey mevcut olmamaktadır!.. Uzaya, bir yığın yıldızlara, galaksilere gidebilmekte; ama buna karşılık bu uçan dairelerden birisiyle bir anda İstanbul`dan Antalya`ya veya Ankara`dan, İzmir`den, Londra`dan İstanbul`a gelememektedirler!!!.. Sözde lâfta hadsiz hesapsız şeyler ortaya atılmakta, ama buna karşılık, fiiliyatta ortada hiç bir somut olay görülememektedir. UÇAN DAİRELERLE kandırdıkları insanlara, kâh RAB, kâh ULU RUH, kâh UZAYLI dostlar, kâh da ALLÂH olarak, medyumluk yoluyla tebliğ veren "iyi saatte olsunlarımız", zaman zaman da kendilerini CEBRAİL isimli MELEK olarak tanıtıp,buna inanılmasını istemektedirler. Buyurun. ALTIN ÇAĞ kitabı, Fasikül: 34/Sayfa, 319:
"Şu an Kitap boyutu bir üst realiteye bağlandığı için, MUSTAFA MOLLA`mız diğer kanallara yardımcı atanmıştır. ALFA boyutunda bulunan tüm kanallara frekans güçlerine
göre, değişik toplumların SEMPATİZE OLDUKLARI İSİMLER VERİLMEKTEDİR!.. İSLÂMÎ BOYUTTA KULLANDIĞI İSİM MUSTAFA MOLLADIR... ASLINDA KENDİSİ CEBRAİLDİR...
Evet, bu UZAYLILARIN işi gücü, insanları, aldatmak, kandırmak, umutlandırmak, korkutmak, seçilmiş kişiler olduklarına inandırarak gururlarını okşayıp hükümleri altına almakdır. Evet, kendilerinin kâh "CİN" ya da "ŞEYTAN" olduklarını açıklayıp, gerçekte, çok iyi varlıklar (!) oldukları masalıyla insanları kandırmaya çalışan; kâh da UZAYLI kurtarıcılar olduğu masalını yutturmaya çabalayan bu varlıklar; çoğunlukla da insanların gururlarını pohpohlayıp, seçilmiş varlıklar olduklarına onları inandırarak hüküm altına almaya gayret göstermektedirler. CİNLER`in tüm yutturmacalarına karşılık bakın Kur`ân-ı Kerîm`de insanları nasıl uyarmakta, CİNLERİN zararlarını nasıl vurgulamaktadır: "İBLİS SECDE ETMEDİ; O TOPRAKTAN BEN ATEŞTEN YARATILDIM, dedi?.. BÜYÜKLENDİ, KAFİR OLDU" (gerçeği örttü)... (38-74) "İBLİS SECDE ETMEDİ; ÇÜNKÜ CİN İDİ..." (18-50)
"CİN" türünden olan varlık, eskiden "Azâzil" ismiyle anılırken, "İNSANA SECDE ETMESİ" emrine muhatap olduğu zaman, iltibasa (yâni ikileme) düşmesi sebebiyle "İBLİS" lakablanmıştı!.. Secde etmeyi kabûllenmeyip, tüm insanları azdırmaya yani "şeytânîyet" vasfını, özelliğini ortaya koymaya karar verince de, bu defa kendisine "ŞEYTAN" diye hitâbedildi. İşte CİNLERE, bu zamandan sonra "ŞEYTAN" lakabıyla hitâb edilmeye başlandı. Çünkü CİNLER, artık bütün ŞEYTÂNÎYETLERİYLE insanlara karşı saldırıya geçiyorlardı...
Bakın "ŞEYTAN" diye anılan CİNLER konusunda Kur`ân-ı Kerîm bizleri nasıl uyarıyor: "ONLAR ALLÂH'I BIRAKARAK ŞEYTANI VELİ, DOST EDİNMİŞLERDİ DE, O YOLDA HIDÂYET ÜZERE OLDUKLARINI ZANNEDİYORLARDI..." (7-30) "ŞEYTAN ONLARA YAPTIKLARINI SÜSLÜ GÖSTERDİ VE ALLÂH ÖĞRETİSİNDEN SAPTIRDI..." (29-38) (16-63) "ONLARA VESVESE VERDİ. BEN SİZE DOSTUM, NASİHAT VERİYORUM, DİYE YEMİNLER ETTİ. GURURLARINI OKŞAYARAK ONLARI ALDATTI." (7-21/22) "EY ADEMOĞULLARI ŞEYTANA KULLUK ETMEYİN!.. O, SİZİN APAÇIK DÜŞMANINIZDIR!.. ŞEYTAN, SİZDEN BİRÇOK KİMSEYİ
SAPTIRMIŞTIR!" (36-60/62) "ŞEYTAN ONLARI İDARESİNE ALMIŞ, ALLÂH'I ZİKRETMEYİ UNUTTURMUŞTUR. ONLAR, ŞEYTANIN GRUBUDUR!.. ŞEYTANA TÂBÎ OLANLAR HÜSRANA UĞRAYACAKLARDIR..." "RAHMAN'IN ZİKRİNDEN YÜZ ÇEVİRENE ŞEYTAN MUSALLAT
OLUR VE ARKADAŞI OLUR. SONRA GERÇEKLERİ SAPTIRIR VE ONU HİDÂYETTEN UZAKLAŞTIRIR. ONLARSA, BU DURUMDA HİDÂYETE ERDİKLERİNİ SANIRLAR!.." (43-36/37)
"İBLİS'İN, ONLAR (İnsanlar)HAKKINDA TAHMİNİ DOĞRU ÇIKTI. MÜ`MİNLERDEN OLAN GRUPTAN GAYRISI ONA TÂBÎ OLDULAR. HALBUKİ, İBLİS'İN, ONLAR ÜZERİNDE ZORLAYICI
BİR GÜCÜ YOKTUR. ANCAK, İMAN EDENLE, ŞÜPHEDE OLANLARI AYIRDETMEK İÇİN ONA BU İZİN VERİLMİŞTİR." (34-20/21)
İşte, "şeytânî" özellikleri dolayısıyla böyle tanımlanan CİNLER sürekli olarak İNSANLARI dinlerinden uzaklaştırmak için ellerinden geleni ardlarına koymamaktadırlar. Gerçek yapıları, yüzleri, ortamları görülüp bilinemediği için; her ismi takınıp, her konuda her türlü palavra atarak: hayâli evrenler ötesinde evrenler, ötesinde kâinatlar; RAB`lar kübü RAB`lar TANRILAR karesi TANRILAR icâd ederek, insanları oyalayan bir varlıklar şu anda dünya üzerinde, akla gelmeyecek kadar çok insanı kandırmış ve yönetimleri altına almışlardır...
Okuyanlar gördünüz. Yok beni uzaylılar kaçırdı. Yok uzaylılar konuştu. Yok pandik attı yok öptü felan insanlar nekadarda çok kolay kandırılabiliyor öyle değilmi ? Görmek isteyene Manzara çoktur.
Kaynak: Ahmet Hulisi : Ruh İnsan Cin Kitabından Alınmıştır.
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
|