Tanrı ve Cin, İnsan Meselesi
İnsanlık bakış açısıyla cinler uzak durulması gereken ve biz insanlara zarar verebilecek varlıklar olarak görüyoruz. Bunda dini kitapların büyük bir rolü var. Böyle düşünmekte insanlık haklı, sonuçta dini kutsal kitaplarda ve hadislerde bu varlıklardan nasıl korunması gerektiği, üzerine basılarak vurgulanmış. Bir zamanlar Hz Süleyman'ın cinlerle nasıl dost olduğu ve insanlık için çalıştıkları aklımıza gelmezde, daha çok olumsuz yönlerden konuyu bakarız.
Onlar bize bulaşır, bizi çarpar, çıkarcıdırlar bir şey verir karşılığında istediğini alır. Cinler böyledir değil mi. Ya insanlar, insanlar bir dilek tutmak için sevgilisini veya eşini kendine bağlamak için, hazine için, insanlara zarar vermek için insanlara en kötü büyüleri yapmak için cinleri kullanmaya çalışırız. Az bir zararını gördüğümüzde onları ilim sahibi biri tarafından yaktırırız.( öldürürüz.)
Cinler insan gözünde hem aşağılık varlık olarak gözükür hem de türlü isteklerimiz için onları kullanmaya çalışırız ve bunu yaparken hem cini varlıklara hem de kendi ırkımızdan olan yani insanlara zarar vermekten kaçınmayız.
Dini kitaplarda keşke cinler için de insan şerrinden korumak için bir iki duada olsaymış. Dini kitaplar insana hitap ediyor. Bu yüzden varlıkların çok ama çok az bir kısmı bir semavi dine mensup ve çok küçük bir kitle Müslüman. Daha İslam'ı duymamış cinler var.
Sanki Tanrı cinleri şeytanın zulmüne ve kendi kaderlerine bırakmış. Başarısız varlıklar olarak görüyor olabilir cinleri. Tanrılarda hata yaparinsanoğlunun başarısızlığı ikinci hatayı kabulletir ve üçüncü bir kul yaratılmasına davet çıkarır Onların kutsal kitabı da der ki. İnsan oğlundan sakının onlara güvenmeyin, size bulaştığında falancı ayeti okuyun.
Alıntı
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
|