Birbirine düşkün olan karı-kocalardan biri vefat edince diğeri uzun kalamıyor
"Birbirine düşkün olan karı-kocalardan biri vefat edince diğeri uzun süre kalamıyor" diye anlattı, peşpeşe önce babasını sonra annesini kaybetmiş bir arkadaşım. Babasının vefatından sonra yalnız kalınca, alzaymır hastası olan annesinin halinden bahsetti biraz. Vefat edene kadar yatıp kalkıp, "babanız şu filmi, şu türküyü, şu yemeği çok severdi, şu mevsimin gelmesini istemezdi, şu vakitte şunu yapardı" diye sayıklayıp durmuş.
Birbirine düşkün iki insanın ecellerinin de birbirini sürüklüyor olma ihtimalini düşünüyorum şimdi...
Efendimiz'in ﷺ vefatından sonra beş buçuk ay ancak yaşayabilen kızı Hz. Fatıma geliyor aklıma. Birbirini çok seven, birbirine çok düşkün insanların ömürleri de ecelleri de içiçe mi geçiyor acaba? Öylesine garip bir his ki bu!..
Bir yandan da bakımsız olduğu bahanesiyle eşini hastanelik edip ölümüne sebep olan karanlık ruhlu bir adamdan bahsediyor ajanslar. Herşeyden bu kadar çok haberimizin olmadığı zamanlarda insanlara olan güvenimiz daha fazlaydı sanki ve birbirimize olan saygımız da. Şimdi herşey tiksinti veriyor...
Güzel cümleler ve güzel insanlar tutuyor neyse ki ellerimizden. Neyse ki biri göçüp gidince bu âlemden, solunca açan bütün çiçekleri, diğeri dayanamayacak, çok duramayacak, solup gidecek kalpler var aramızda. Sevmek hâlâ var!
Yoksa bu dünya, cazibesine kapılana çok gaddar, çok mekkar!
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
|