Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - Sihir, Kehanet ve Falcılık
Tekil Mesaj gösterimi
  #1  
Alt 06.04.16, 10:32
Devrimci Devrimci isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 19.11.14
Bulunduğu yer: Edremit/Balıkesir
Mesajlar: 5,293
Etiketlendiği Mesaj: 2757 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Sihir, Kehanet ve Falcılık


Sihir, Kehanet ve Falcılık

Bunlar içerisinden sihir şüphesiz küfürdür. En büyük yedi günahtan biridir. Zarar verir, fayda vermez. Allah-u Teâlâ sihir yapmayı öğretmekle ilgili şöyle buyuruyor:
“Onlar, kendilerine fayda vereni değil de zarar vereni öğrenirler.”
Bakara 102
Yine Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
“Büyücü (sihir yapan), ne yaparsa yapsın iflah olmaz.”
Ta-Ha 69
Sihirle uğraşan kişi kâfirdir. Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
“Süleyman büyü yapıp kâfir olmadı! Lakin şeytanlar kâfir oldular! Çünkü insanlara sihri ve Babil’de Harut ve Marut isimli iki meleğe indirileni öğretiyorlardı. Hâlbuki o iki melek herkese:
–“Biz ancak imtihan için gönderildik, sakın kâfir olmayasınız” demeden hiç kimseye (sihir bilgisini) öğretmezlerdi.”
Bakara 102
Sihirbazın cezası ölümdür. Kazancı pistir, haramdır. Cahiller, zalimler ve imanı zayıf olan kimseler bazı kişilere düşmanlıkları nedeniyle, onlardan intikam almak için büyücülere büyü yaptırmaya giderler. Bazı insanlar da büyüyü bozması için büyücüye başvurarak haram işlerler. Oysa Allah’a sığınıp; İhlâs, Felak, Nas surelerini ve başka ayetleri okuyarak Allah’ın kelamıyla O’ndan şifa dilemek gerekir.
Falcıya ve kâhine gelince, ikisi de yüce Allah’ı inkâr etmiştir kâfirdir. Gaybı/bilinmeyeni bildiklerini iddia ederler. Oysa gaybı/bilinmeyeni ancak Allah bilir. Bu kimselerden birçoğu paralarını almak için saf insanları kandırırlar. Kum üzerinde çizgi çekme, avuç okuma, deniz kabukları, fincan, cam küre aynalar ve daha birçok metodu kullanırlar.
Bir kez doğru söylerlerse doksandokuz kez yalan söylerler. Fakat ahmak insanlar, o yalancı iftiracıların doğruyu söylediğinin dışındaki yalanlarını akıllarına getirmezler. Geleceğini bilmek, evlilikte ya da ticarette mutlu mu, mutsuz mu olacağını öğrenmek, kayıp eşyalarını aramak ve benzeri sebeplerle onlara giderler.
Falcıya ya da kâhine giden kimsenin hükmü, şayet onların dediklerinin doğru olduğuna inanıyorsa, o kimse kâfirdir. İslam milletinden çıkmıştır. Delili Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in şu sözüdür:
“Kim bir kahine ya da falcıya gider de onun söylediğinin doğru olduğunu kabul ederse, Muhammed’e indirileni inkar etmiştir.”

Eğer kâhine ye da falcıya giden kimse onların gaybı/bilinmeyeni bildiğini kabul etmez ama yine de denemek veya benzeri bir sebeple giderse kâfir olmaz fakat kırk gün namazı kabul edilmez. Bunun delili de Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in şu sözüdür:
“Kim bir falcıya gider ve ona bir şey sorarsa kırk gece (gün) namazı kabul olmaz!”
Müslim 4/1751
Muhammed Salih el-Müneccid

Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147