Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - 1949 senesinde Şeytan St. Louis Şehrindeydi (The Devıl Came To St. Lou
Tekil Mesaj gösterimi
  #2  
Alt 30.01.17, 23:07
SiLence SiLence isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,471
Etiketlendiği Mesaj: 1587 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Bu arada ne Kilisenin kayıtlarında ne de Georgetown Üniversitesinin Hastanesinin kayıtlarında pederin Robbie’e exorcism uyguladığı ve onun attığı bir cisim yüzünden hastalanıp sakat kaldığına dair hiçbir bilgi yoktur.

Hastane kayıtlarında Robbie exorcism uygulandığı iddia edildiği tarihte kısa bir süre hastaneye psikolojik rahatsızlığından yattığını ve tedavi olup ayrıldığı kayıtlıdır.

Ayrıca Peder Hughes hiçbir zaman Robbie’i evinde ziyaret etmemiştir. Doğrusu Annesi Robbie

Yi konsültasyon için St. James'a götürmüştür.


Buna göre bu Robbie meselesinde varılması gereken netice : burada bir şahıs daha var o zamanlar yaşamış olan rahip Frank Bober. Hughes onunla çok Samimi olmuştur ve beklide ona böyle bir vaka başımdan geçti ve ben onu exorcism yapma istedim demiştir.

Frank Bober konuşmayı bilhassa gazete ve televizyonlara beyanat vermeği çok seven bir insandı.

Kendisinin sözleri veya hatıraları bir çok kitap, gazete röportajlarına ve radyo konuşmalarında geçmektedir . Thomas Allen’e de anlatırken biraz değiştirip anlatmış olabilir. Zaten olayları büyütmeyi ve dramatize etmeği çok severdi.

Kim bilir ?


Ancak olayın bu kısmı olmamış bile olsa bu zaman zarfında olanlarda çok ilginç hadiselerdir.

Rubbie ‘nin hastanede bulunduğu süre 28 Şubat ve 2 Mart 1949 arasındadır. Fakat Jezuit papazın Ajandasına göre acayip olaylar gerçekleşmeye başlamıştı 26 Şubat dan itibaren.

“ Gencin vücudunda kanlı tırmık ve sıyrık izleri görülmeğe başlandı “ Bu 4 gece daha sürdü. 4 geceden sonrada vücudunda kanla yazılmış kelime ve harfler görüldü. Bu harfler düzgün ve okunaklı bir şekilde vücuda sert ve sivri bir şeyle kazılmıştı.

Bu sırada Robbie’nin annesi Maryland’ın haricine bir seyahat Robbie’ye iyi geleceğini beklide biraz değişiklik psikolojik baskıları da azaltacağını düşünüyordu.

Beklide St. Louis bir seyahat onlara iyi gelir ve dertlerini unuturlar. Zira Anne oralıydı ve halen orada bir çok tanıdığı ve akrabası vardı.


O sırada çok ilginç bir olayda oldu. Anne bu St. Louis seyahatsinin iyi geleceği düşünceleri içinde iken bir sabah Robbie’nin göğüs kafesine yine sivri bir aletle Louis diye yazılmıştı. Bunu bilinmeyen varlığında aynı fikirde olduğu neticesine varıldı. En ilginç tarafı da bu yazının Robbie'nin göğsünde sabah vakti üç dört kişi birden kahvaltıdan sonra salonda otururken ve Robbie de bir gazetedeki yazıyı okurken yani iki elide meşgulken aniden her kezin gözü önünde belirmesiydi.

Ajandaya göre yazı aynı şekilde Robbie’nin sırtında da oluştu. Daha sonra St. Louis deyken Robbie’yi bu şehirde okula göndermek konuşulurken bu sefer de aynı harflerle “ NO “ yazısı

Belirdi . Aynı şekilde büyük birer “ NO “ kelimeleri de iki bacakta belirdi.


Bunu normal ötesi güçler tarafından yazıldığına inanan Anne onu St. Louis de okula gönderip bu güçlere karşı gelmek istemediğinden kabul etti. Bir ara bu yazıları bilinçli veya bilinçaltı sayesinde Robbie’nin kendisi yarattığı düşünüldü. Ama bu düşüncede pek tutmadı zira kısa bir müddet evvel Robbie baştan aşağı doktor kontrolünden geçmiş ve her şey normal bulunmuştu

Yine kayıtlara göre bu kere Anne Robbie'yi St. James kilisesindeki peder Hughes'e elinde doktor neticeleriyle beraber götürmüş. Olanları dinledikten sonra onlara şu tavsiyede bulunmuştur. Takdis edilmiş mum yakın odasında, Kutsal su bulundurun ve özel Dualar söylesin. Bunların çocuğun bu halden kurtulmasına yardımcı olacaktır.


Robbie'nin annesi ilk başta kutsanmış mumlar kullanmaya başlamıştır. Fakat mumların yakılması ile pencereleri kapalı evde kuvvetli bir esinti başlamış sonradan sanki evin içinde fırtına esiyormuş gibi rüzgar mumları kıracak şekilde söndürmüştür.

Mutfakta sakladıkları Kutsal su geldiğinden itibaren de ortadaki masa üzerine ne konursa sanki şaha kalkıyor ve üzerinden yere atmaya başlamıştı. Ayrıca göz ve dolaplarda ne varsa yiyecek veya içecek gibi hepsi yerler dökülmüştü.

Bu arada bazı kişiler Bu karışıklardan sorumlu olarak Robbie'yi görmekte ve onun kendi üzerine dikkatleri çekmek için bu olayları tertiplediğine inanmaya başlamışlardı.

Başka bir grup ise oğlanın Tanrıya ve din'e inanmadığından bütün bu olayların olduğunu düşünüyorlardı.


En son çare olarak Robbie’nin Katolik mezhebinde Vaftiz edilmesi ve bu şekilde artık bu normal ötesi olayların biteceği düşüncesiydi.

Bunu üzerine 1975 dayısıyla beraber Kiliseye vaftiz seremonisine giderken birden Robbie’nin kendini çok büyük bir öfkenin içinde Dayısının boynuna sarılıp onu boğmağa çalıştığı bir taraftan da bağırarak.


Argo kelimeler ederek.. Benim vaftiz olacağıma mı inanıyorsun ? Sen deli olmalısın ! Demekteydi.

Katolik vaftiz normal olarak 15 dakika sürer ama Robbie’nin ki üç saat sürmüştü zira rahip

Robbie’ye “ Şeytanı ve bütün kudretini ret ediyor musun? “ diye sordukça cevap vereceği yerde çok büyük bir öfkeyle her şeyi yıkmağa çalışıyordu. Ancak bir çok kere tekrardan sonra bu söz söyletilebilmişti.


Neticede başka bir yol görmeyen Jezuit papazlar Robbie’nin exorcism tedavisine tutulmasına karar verirler ve bunun için izin almak üzere Bowden ve Bishop Baş Piskopos Joseph E. Rittler ‘e gidip exorcism için izin istemişlerdir. Bu istek Beş piskopos tarafında hemen kabul edilmiş ve istenen izin verilmiştir.

Exorcismin tatbik edildiği Alexian Brother Hospital Psikiyatrik Bölümü binası


Bundan sonraki çok karışıktır. İlk önceye tedaviye Robbie’nin kendi evinde başlanmış, ancak ne kadar evinde kaldığı tam olarak belli olmamıştır. Fakat evde bu işin devamının gerek gürültüler gerekse papazların ve yardımcıların orada kalkmaları zor olduğundan tahminen bir ay sonra Robbie’nin Alexians Brother Hastanesinin Psikiyatri kliniğine yatırılması daha uygun bulunmuş ve hastanenin de rızası alınarak oraya transfer edilmiştir.

Bu arada bir bölümü de St Francis Xavier Kilisesinin rektörlük binasında gerçekleştirilmiştir.


Bu arada bu exorcism operasyonuna kaç kişi karıştığa tam olarak bilinmese de bazılarının buna iştirak ettikleri doğrulanmıştır. Peder Bowden, Peder Bishop, Peder Lavrence Kenny, Peder Charles ve O’hara of Marquette Milwaukee Üniversitesinden. Ayrıca gözlemci olarak ta

Peder Gallagher Georgetown Üniversitesinden

Bunun yanından bir çok hastane teknik personeli, tıbbi personel de yardımda bulunmuştur.

Hatta bazı üniversitenin Tıp talebeleri de gözlem yapmışlardır.


Bu talebelerden bir tanesi Walter Halloran idi bu ilerde Thomas Allen’e 28 sayfalık Ajandayı verecek papazdı. O zamanalar genç bir futbol oyuncusu idi ve kriz anlarında Robbie'e kıpırdamasına mani olmak için tutması istenmişti. Oda hatır kıramayarak evet demişti .

Ancak kendisi exorcism'in sona ermesinden bir hafta evvel onu hastaneden uzaklaştırmışlardı.


İlk Exorcism Robbie’nin evinde başladı. Papazlar öğleden sonra geç saatte geldiler ve Robbie yattıktan sonra rituel başladı. Çocuk transa girdi ve yatağı gene sallanmaya bir oraya bir buraya gitmeğe başladı. Vücudunda tekrar çizikler belirmeğe başladı . Bu arada Walter’da çocuğun kıpırdamasına mani olmağa çalışıyordu.

Aslında exorcism din adamları ile şeytanın vücudunu sahiplendiği kişi arasında ve o vücuttan şeytanın çıkmasını sağlamak için yapılan bir mücadeledir.

Peder Bowden‘in 1928 deki exocism olayındaki katkısından bunda tecrübeliydi. Onun için onun idaresinde yapılmaktaydı.

İki aydan fazla süren bu mücadele neticesinde Peder Bowden 15 kg zayıflamıştı.

Robbie’nin vücudunun muhtelif yerlerindeki çizikler gittikçe artmaktaydı. Bu arada göğsünde

“ well“ sırtıdada “spite“ yazısı belirmişti.


Bu uğraş günlerce haftalarca bazen iyiye giderek sonradan tekrar kötüleşerek üç aya yakın bir zaman sürdü . Artık tam bütün ümitler sönecek iken mucize gibi bir şey oldu.

Genelde Robbie normal hareket ediyor ya kitap okuyor veya asistanlarla oyun oynuyordu. Ama akşamları sanki o gidiyor ve yerine bambaşka birisi geliyordu.

Exorcism’in bir netice vermediği görünüyordu. Ümitler gittikçe azalmaktaydı.

Bowden tekrar bu işi kurtarmak için çareler ararken aklına 1870 senesindeki bir Exorcism vakası geldi . kiliseye gidip onunla ilgili bilgileri okudu ve o zamanki olaylarla Robbie’nin olayların arasında büyük bir benzerlik olduğunu gördü ve son bir çıkış yolu olarak o zaman yapılmış olanları yapmağa karar verdi.


Bowen Robbieye üzerinde muhtelif dini heykeller bulunan bir zinciri boynuna takmasını ve sağ elinde de Haç tutarak elini havaya kaldırmasını söyledi. Birden Robbie durakaldı ve muhtelif Latince duaların manalarını sordu. Bowden onunla dini bir münakaşaya girmek istemediğinden cevap vermedi . Bu kere de Robbie Bowen’na şeytanın ismini ve ne zaman gideceğini sordu.

Robbie birden haykırmaya başladı , beş kişi onu zorla tutup yatıştırmağa çalışmaktaydılar. Bir ara durdu ve kendisinin bir “ Düşmüş Melek “ olduğunu iddia etti. Bowden ise exorcism ritueline devam etmekteydi.

Robbie saatlerce aynı şeyi tekrarladı Bowen ise dualara ara vermeden devam etti.

Birden Robbie kalın bir erkek sesiyle yüksekçe kendisinin “ St Michael the Archangel “

Olduğunu belirtti . o Kalın ses Şeytana “ defolup gitmesini emretti†Robbienin vücudu büyük sarsıntılara ve spazmlarla sallandı ,kıvrıldı. Ve sonra “sustu “

Biraz sonra yattığı yerden kalktı ve gülümseyerek “o gitti“ dedi normal bir sesle.

Sonra Robbie bir dua okudu ve St. Michael'ı elinde ucunda alevler olan silahıyla gelip ona yardım ettiğini gördüğünü söyledi“ Ve en sonunda Exorcism bitmişti.


Bu gün Robbie Amerika da eşi ve üç çocuğuyla sakin bir hayat yaşamakta. Değişik bir isim altında.

Kilisede doktorlarda onun ismini söylememe andını etmişlerdir.


Ancak hala bu üç ihtimalden hangisinin doğru olduğuna tam olarak karar verilmiş değil.


1- Robbe bütün bunları bir şaka olarak başladı sonra iş büyüdü


2- Robbie hakikaten bir ruhsal varlığının tacizine uğramıştı ve Exorcism ile iyileşti


3- Yahut bütün bu olaylara farkında olmadan bilinç altından kendisi mi sebep olmuştu.


Bu 60 Senedir anlatılan olayın hikayesidir. Bu olay üç nesildir St. Louis Şehrinde konuşulmakta bir çok bilimsel araştırmaya ve kitaba mevzu olmuş dur. Filmi ve belgeseli çekilmiş . Bu şimdiye kadar tam bir netice alınamamış en büyük paranormal olaylardan biridir.

__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147