Bazı kişilerin İslam'a sahip çıktıklarını görünce seviniyorum. Sonra aynı kişilerin İslam ile yer ve gök kadar birbirine zıt bir konuda İslam'ı değil de öbür konuyu savunduğunu görünce şaşırıyorum.

Dün bayram namazı kılan kişinin bugün lezbiyenliği savunduğunu görünce şaşırıyorum doğrusu. İnsanların ilgi ve alakasını (oy) almak için Kur'an okuyan bazı kimselerin başka bir gün, zinayı savunduğunu görünce işin doğrusu şaşırmaya devam ediyorum...

Camide erkeklerin önünde namaz kılıp onları tahrik etmek istediğini ifade edenlerin bu halini ne yapacağımı bilmiyorum...

Kutlu Doğum haftasında öve öve bitiremediği Peygamber'e, başka günlerde hakaret edenleri de anlamış değilim...

Ama anladığım bir şey var: Müslümanların isimlerini kullanıp İslam'dan nefret ediyorlar ve tüm pisliklerini o güzelim isimleri ile kapatıyorlar.

Kur'an'a en ağır hakaretlerde bulunan ama bir kaç Müslümanın oyunu kapmak için Kur'an okuyanların da okudukları Kur'an tuzak okumadır. Bunu biliyorum.

İsimleri Müslüman ama müsemmaları Müslüman değiller.

Bizim rengimizdeler. Bizim gibi şaşırınca Subhanallah diyorlar. Biz de onların Subhanallah demelerini, onların tüm pisliklerinin önüne koyuyoruz.

Onlar bizim gibi ezanı dinliyorlar. Ama sonrasında ezanı okuyana sövüyorlar.

İstedikleri hoca sadece kefen, defin işlerine bakmalı. Bu hoca en iyi hocadır onların gözünde.

Onlara göre kadın hakları sadece başı açık kadınlar için geçerlidir.

Onlar aslında sanata dokunmayan bir din istiyorlar. Siyasete karışmayan bir din istiyorlar. Ekonomiye karışmayan bir din istiyorlar. Eğitimde yeri olmayan bir din istiyorlar. Plaja uğramayan ama mezarlıklarda okunan bir Kur'an istiyorlar. Ailede sözü olmayan ve taziye evinde olan bir din istiyorlar. Yemek yerken bismillah demek onlar için din demek. Ama aynı din onların zinasına, faizine, rüşvetine karışmamalı.

Onlar, hayatın kıyısında dolaşan sembolik ve hobi bir din istiyorlar. Onlar, boğaza takılan tılsımlı bir din istiyorlar. Duvara asılan bir din istiyorlar. Onlar, güzel nağmelerle okunan ama hayata yansıması olmayan bir Kur'an istiyorlar. Onlar sokak hayvanlarını besleyen ama cihat meydanında adı olmayan bir peygamber istiyorlar. Onlar emreden bir Allah değil, kullarının istediği hayalleri sürekli gerçekleştiren bir Allah istiyorlar. Düğüne gelmeyen ama cenazeye ama afete ama sele gelen bir Allah istiyorlar. Onlar, emrine ve buyruğuna uydukları bir Allah değil, kulların bir dediğini iki etmeyen bir Allah istiyorlar. Onlar, emrine uyacakları bir Allah değil, tartışmaya girecekleri bir Allah istiyorlar...

Aldanmayalım dostlar...