Abdullah b. Cibrin Hoca Efendi’ye şöyle soruldu: Birçok kimse cinlerin kurtların kılığına giremediklerine, onların kokularından korktuklarına, karşılaştıklarında kurtların onlara saldırıp parçaladıklarına inanıyorlar. Onun için birçoğu derisi veya dişi ya da kılı gibi bir parçasını el de etmeye çalışıyor ve cinleri kendilerinden uzaklaştırmak için onu yanında bulunduruyor. Bu inanç doğru mu ve yaptıklarının hükmü nedir?
Cevap: Biz de birçok insandan böyle işittik. Bu mümkündür. Güvendiğim bir insan bana şöyle anlattı: Bir kadına Cin çarpmıştı. Bu cin bazen onun içinden çıkar ve görmediği halde kadınla konuşurdu. Kucağına otururdu ve kadın bunu hissederdi. Kadın bir defasında koyunlarının yanında iken oradan geçmekte olan bir kurt gözüktü. Onu hisseden cin kadının kucağından sıçradı. Kadın kurdun onu kovaladığını ve bir yerde durduğunu gördü. Sonra kurt oradan ayrıldı. Kadın oraya gittiğinde bir kan damlası gördü. O günden sonra cin ortadan kayboldu ve kadın kurdun onu yediğine kesin kanaat getirdi. Anlatılan buna benzer başka olaylar var. İnsanlar cinleri görmeseler de Yüce Allah’ın kurtlara cinleri görme veya kokularını alma gücü vermiş olması mümkün. Sanki onlar da kurttan korktuklarından ona yaklaşamıyor ve onun kılığına giremiyorlar. Bu uzak bir şey değildir.
Kurdun derisini veya dişini veya kılını saklamak ve cinin bundan kaçtığı inancına gelince bunu bilmiyorum ve doğru olduğunu da sanmıyorum. Korkum cahil halkın bazı tılsımlardaki inançları gibi bunu da onu taşıyan kimselerin kendilerinden bilmesi.
(elFetava ezZehebiyye firrukye eşşer’iyye)
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|