Hadis uleması Hızır’ın yaşamadığı konusunda ‘’Yüzyıl sonra bugün yaşayanlardan kimse hayatta olmayacak hadisi ‘’ (Buhari, ‘’ilim’’ 41: Müslim.’’Fezailüs-sahabe’’219. Ve ‘’Biz senden önce hiçbir insana ölümsüzlük bahşetmedik’’ (Enbiya suresi 34.ayet) ayetini delil olarak getirmişlerdir. Sufilerin inancına göre ise Hızır cismani olarak yaşamakta ve şu an aramızda dolaşmaktadır. Ancak rivayetlerde Hızır’ın denizlerden sorumlu olduğu ifade edilmesine rağmen her nedense o genellikle karada görülmüştür. Bazı sufiler ise Hızır’ın yaşamının ruhani bir nitelik arz ettiğini, bu yüzden onun ancak ruhani alemde görülebileceğini söylemişlerdir. Buna göre veliler Hızır’la ancak mükaşefe ve murakebe yoluyla görüşüp konuşmaya muvaffak olabilirler. Ruhani alemde gerçekleşen bu görüşme rüya halinde de vuku bulabilir. Muhyiddin İbnü’l-Arabi’nin Abduürrezzak el-Kaşani, Davud-i Kayseri ve Sadreddin Konevi gibi bazı takipçileri ise Hızır’ı kıyamete kadar yaşayacak bir insan olarak kabul eden inancın kesin olmadığını, onu gördüğünü söyleyen kişinin aslında kendisine ait bir vasfın yine kendi karşısında canlı olarak temessül edişine tanık olduğunu düşünmüşlerdir. Buna göre o kişinin gördüğü şey aslında kendi ruhunun bir tezahürüdür.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|