Okyanusta yol alan bir gemi kaza geçirerek battı… Gemiden tek bir kişi sağ kurtuldu… Dalgalar bu adamı küçük, ıssız bir adaya kadar sürükledi... Adam ilk günler kendisini kurtarmasını için Allah'a yakardı ve yardım bulurum umuduyla ufka baktı… Ama ne gelen oldu, ne giden… Daha sonra rüzgârdan, yağmurdan ve zararlı hayvanlardan korunmak için ağaç dallarından ve yapraklardan bir kulübe yaptı… Sahilde bulduğu, gemiden arta kalan konserve, pusula gibi eşyaları bu kulübeye koydu… Günler hep aynı şekilde geçiyordu… Balık avlıyor, pişirip yiyor ve ufku gözlüyor, kendisini kurtarması için Allah'a dua ediyordu…
Bir gün tatlı su getirmek için yürüyüşe çıkmıştı, geri döndüğünde kulübesinin alevler içinde yandığını gördü… Duman göğe yükseliyordu... Başına gelebilecek en kötü şeydi bu, donakaldı… Şimdi bu ıssız adada, başını sokabileceği bir kulübe bile kalmamıştı… ‘Allah’ım, neden?’ diye feryat etti, üzüldü... O geceyi keder ve üzüntü içinde geçirdi… O kadar dua ettiği halde, başına bu olay geldiği için sitemler etti…
Ertesi sabah erken saatlerde, adaya yaklaşmakta olan bir geminin düdük sesiyle uyandı! ‘Benim burada olduğumu nasıl anladınız?’ diye sordu, kendisini kurtaranlara... Gelen cevap onu şaşırttı, mahcup etti: "Dumanla verdiğiniz işareti gördük!"
***
Canımızı sıkan, bazen bize gözyaşı döktüren, bizi yakan olaylar sessiz bir kurtuluş çağrısı, bir mutluluk davetiyesidir belki de… İlk bakışta dayanılmaz gibi gelen acılar, sonrasında kalbimizi kuş gibi hafifleten, ruhumuzu ısıtan tatlı tecrübelere dönüşebiliyor… Aydınlıkta seçemeyeceğimiz bir ışık, karanlık basınca fenerimiz oluveriyor... Keyfimiz yerindeyken burun kıvırdığımız tavsiyeler, yaslı anlarımızda imdadımıza yetişiyor... İyilik hallerinde sırt çevirdiklerimiz, zor anlarda sırtımızı dayadıklarımız oluyor…
Yanan kulübenin dumanıyla kurtuluş umudunun yeşermesi gibi, yaşamımızdaki kırık dökükler, yıkıntı ve ziyanlar, kayıplar ve yenilgiler yenilenmenin, yeniden doğuşun tohumlarını ekiyor aslında… Aslında acı, derinlerinde ve sonralarda gizlenmiş tatlı hediyelerle dolu… Yapmamız gereken, acıyla barışıp onu çözümlemek, gizlediği armağanı kalbimize buyur etmek dileğiyle..
__________________
Yarına kaldı şarkılar aman
Bu yaraya deva değil zaman
Ateş düştüğü yeri yakar
Bu düzeni bozuk dünya yalan..
|