Mezhepsiz Kime Denir?
Dört Mezhepten Birine Uymayıp, Doğru Yolda Olmayana Mezhepsiz Dendiği Gibi, Dört Mezhebi Karıştırıp, Kolayına Gelen Mezhebe Göre Hareket Edene, Yani Mezhepleri Telfîk Edene ve Dört Mezhebi Hak Bildiği Hâlde, Bir İnanışı, Ehl-i Sünnet İtikadına Uymayan Bid’at Ehline de Mezhepsiz Denir.
Mezhepsiz Tâbiri Dinî Bir Tâbirdir. Hakâretle Filân Alâkası Yoktur. Dini Olmayana Dinsiz, Aklı Olmayana Akılsız, Parası Olmayana Parasız, Mezhebi Olmayana da Mezhepsiz Denir. Bunun Kadar Tâbiî [Doğal] Başka Ne Olabilir ki? Meselâ Efgani, Abduh ve Kardavî, “Bizim Mezhebimiz Yok” Diyorlar. Onlara Kendi Söylediklerini Söylemek, Yani Mezhepsiz Demek Yalan ve İftirâ Olmaz. Gerçeği Açıkça Söylemek Olur.
Mezhepsizce Kitap Yazmak da Dine Hizmet Olmaz, Dini Değiştirmek Olur. Dört Mezhebin Hükümlerini Bildiren Bir Kitap Yazmak Çok İyi Olur. Meselâ Mizan-ül Kübra, Mezahib-i Erbea Uygun Kitaplardır Ama Her Mezhebin İçtihadını Yazıp, “Doğrusu Budur!” Demek Yanlıştır.
Bugün İçin Dört Hak Mezhepten Birisine Uymayan Kimse Ehl-i Sünnet Olamaz. Ehl-i Sünnet Olabilmek İçin Dört Hak Mezhepten Birisine de Uyması Gerekir. Uymazsa Mezhepsiz Olur. Mezhepsiz Olan da Ehl-i Sünnet Olamaz.
|