Resulullah(s.a.v.), geceleyin (Mi'raca) götürüldüğü zaman, İbrahim, Musa ve İsa'ya rastladı da kıyamet (gününün ne zaman kopacağı) hakkında müzakere ettiler. (Müzakereye) İbrahim ile başlayarak kıyamet(in ne zaman kopacağını) ona sordular. Konu hakkında onun yanında bir bilgi olmadı. Sonra Musa'ya sordular. Onun yanında da konu hakkında bir bilgi olmadı. Bunun üzerine söz İsâ bin Meryem'e verildi. O: 'Kıyametin kopmasına yakın şeyler (olaylar) hakkında bana bilgi verildi. Ama kıyametin kopması (vaktini) Allah'tan başka hiç bir kimse bilemez' dedikten sonra Deccal'ın çıkmasını anlattı ve dedi ki:
"Sonra ben inip onu öldüreceğim ve bundan sonra halk memleketlerine dönecekler. Bu sefer onların karşısına Ye'cuc ve Me'cuc çıkacak ve her bir tepeden hızla gideceklerdir. Artık Ye'cuc ve Me'cuc, uğradıkları her suyu içip tüketecekler ve uğrayacakları her şeyi bozup alt üst edecekler. Bunun üzerine insanlar, feryad ederek; Allah'tan yardım dileyecekler. Ben de Allah'a dua ederek Ye'cuc ve Me'cuc'u öldürmesini dileyeceğim. (Bu dilek kabul olunacak) ve yer, onların (leşlerinin) kokusu ile pis kokacak. Ben yine Allah'a dua edeceğim. Allah da bir yağmur gönderecek ve o yağmur, onları taşıyıp denize atacaktır..."
Suneni İbni-Mace, C.10, Hno: 4081, s.344-345
Hadis de den anlaşıldığı gibi deccal hz isa dan önce , Hz isa da yecuc mecuc den önce.
__________________
Biz bir ülkeyi yok etmek istediğimiz zaman, şımarık varlıklılarına emrederiz, onlar itaat etmeyip orada kötülük işlerler. Böylece, o ülke helaka müstahak olur, biz de onu yerle bir ederiz.
|