Biz, o gün, her ümmetin kendi içinden birini, onların üzerine tanık getireceğiz. Seni de onların üzerine tanık getiririz. Biz, sana her şeyin açıklayıcısımolan bu Kitap'ı, teslim olanlara bir kılavuz, bir rahmet ve bir müjde olarak indirdik.16:89
Başı sonu belli, emri yasağı belli, mübin olduğunu kendi beyan eden bir kitap var ortada.. Yaratan ise bu kitaptan sorumlusunuz buyurmuştur. Yanına bir de sünneti koymuş. Emir yasaklar kitaba göre ise sünnet'de bu emir yasakların hayata yansıyan biçimi ise atomu yeniden parçalamaya gerek yok. Olayı mistisize etmenin ne lüzumu var? Mübin kuran da herşey açık ve net olduğunu defarlarca bildirip tevil etmenin ise tehlikesini sünnetten örneklerle görüyorken bu arabi ye kuranda ki Allah yetmemiş de neyi aramış daha? Allah'ın en güzel isimleri Kuran'da dır diye kendi beyan ediyorken literatüre "hu" diye bir sıfat sokmanın anlamı nedir? Bu adamlar "bana ilham oldu" diyerek dinde sapıtmanın temelini atıp nübüvvet makamına kendilerince bir ruhsat hazırlamazlar mı? Hasan mezarcıya niye küfürler edildi?
Kuran da defalarca beyan edilmesine rağmen kurana bir de batıni yorum getirmek neden? Allah batıni yorum yapanların yorumlarını neden nüzul etmedi? Ben bu ayeti böyle yorumladım, bende böyle yorumluyorum. Diyen birine;Hayır ikinizin ki de yanlış bu ayetin yorumu budur desem ben bana senin ki olmsz mı diyecekler? Sizin yorumlar oluyorsa benim ki de olur...
Efendimiz dünyasını değiştikten 300 yıl sonra kitaplaştırılan hadislere ne derece güvenilir? Kur'an Allah zülcelal'in korumasndaydı ve garantisi bizzat yaratıcının kendisi idi. Fakat hadislerin durumu farklıydı. Kur'an ile çelişen hadis varsa sahih değildir diye bir ölçü hadisler için kullanılıyorken bu şeyhler, şeyhül ekberler, Gavslar, gavsul azamlar filan niye kitaba göre ölçülendirilemiyor? "Allahtan bana bildirildi" kelamının kurani izahı nedir? Allah Azze ve celle'nin peygamberlere vermediği şefaat izninin bu şeyhlere verilmesinin bir izahı olmalı. Yeryüzünü rızıklandırdığını kitabında kendi beyan eden bir yaratıcının, sonradan bu işi kutublara bıraktığını nasıl algılamalıyız? Ya kitap yalan söylüyor yada kutub..
Halik ile mahluk arasında ki derin çizgi kuran ile apaçık beyan edilmişken, Allah benim tevhid açısından nasıl izah edilebilir? Bunları dünya aklı ile biz düşünüyoruz da Allah neden kuranda beyan etmedi?
Hak ile batıl arasında ki o kalın çizgi belli olsun diye bu rehber indirilmedi mi? Batıl olan şirk ile tasavvufun arasında ki bu benzerlikler tesadüf mü?
Vahdeti vücut, vahdeti şuhud enel hak vs gibi tasavvufi kavramlar şeytanın vahiyleri dir. Şeytanın vahiylerine karşı da yalnız peygamberlerin koruma altına alındığını yine Allah kitabında beyan ediyor. Bu bağlamda bu adamların her zaman (ki kendi ifadeleri de var) yazdıklarının rahmani olduğunun delili nedir?
İbnül arabi fütuhatı mekkiyesinde Allah'ın onu miraca çıkardığını, çıkarken de tüm gezegenlerin dünyanın etrafında döndüğünü, dünyanın ise sabit durduğunu Allahı referans göstermek suretiyle yazmıştır. Bu sözleri kuran da bilim de reddediyor. Ve bilimsel açıdan gelinen noktada bu adamın yalan söylediği malum iken, bu tarz bir çok yalanları kanıtlanmışken doğruluğunun kabulü hangi ölçülere göre dir?
Ehli sünnet savunucusu olan bu tarikatlar tamamen Şii geleneğin hakim olduğu bu tasavvufu savunuyor olması tezat değilmidir?
Vahdeti vücut ve enel hak meselelerinin çıkış noktası sebeilik dir.
"allah ete kemiğe büründü ali olarak göründü" "Kuranın zahiri hz. Muhammed peygambere, batıni ise hz. Ali'ye nüzul oldu" kelamları bu kavramların atası değilmidir?
Başı sonu belli, emri yasağı belli bir kitabın milyonlarca yorumunun olması ne derece doğru? Sorsan kimse İslamı doğru yaşamıyor. Ama hep doğru yaşamayan ötekiler. En doğrusunu yine biz yaşıyoruz değil mi?
Baştan sona zırva...
Not: yazdıklarımın tamamı ıspatlı delillidir. Kaynak isteyenlerin asrı saadet ve kuranı okumaları kafi.
|