Hocalı savaş değildi. Başka birşeydi... Duyar kasıyorsun diyenler olacaktır belki fakat durumun vehametinin, Karabağ deyince neden tüm Azerbaycan Türkleri ağlıyor açıklığa kavuşması açısından bir Ermeni doktorun Hocali da bir bebeğe yaptığı işkenceyi aktarıyorum;
Akıl almaz bir işkence öyküsü.
Tarih 25 Şubat 1992… Yer: Hocalı…
Ermeni doktor Zori Balayan, katliam sırasında pencereye çivilenmiş bir erkek çocuk gördü. Aklına kendince dahiyane bir fikir geldi.
Canlı bir çocuğun, derisi yüzüldükten sonra kaç dakika yaşayacağını hesaplamak için kolları sıvadı.
Küçük çocuğun çığlıklarına aldırmadan kafası dahil bütün derisini yüzdü.
Sonra karşısına geçip saat tutmaya başladı.
Çocuğun kan kaybından ölümü, 7 dakika sonra gerçekleşti.
Meselenin vehameti bu düzeydedir. Bu savaş değil bizce bu bambaşka bir şey..
Şuan Azerbaycan çok güçlü. Ve Karabağ'ı alacaktır geri. Aynı işkenceyi herhangi bir Ermeni çocuğa yaparsa bir Azerbaycan Türk'ü o gün durum eşitlenir ve savaş olur bunun adı. Fakat bunu bir Türk, Müslüman yada bırak bunaları da zerre vicdan sahibi olan insan yapmaz.
Bu konu Türk Dünyasının namusunu temizlemesi için Allah tarafından verilen bir fırsattır. Karabağ'ın işgalinde Azerbaycan dünyanın en fakir ülkelerinden biriydi. Ermenistan ise tüm dünyanın desteği ile bu işgali yapmıştı. Silahında mermisi olmayan bir ordudan gelinen noktaya bak..
Ebrehe'nin fillerini minicik kuşlara telef ettiren azamet, celalet, şan ve şeref sahibi olan Rabbimiz bugün o çocukların intikamını bu muzaffer millete bir kez daha nasip etmiştir. Mutluyum...
El kadir olan Allah, El muntekim olan Allah onlara da Hocalı'da evladını tanıyamayan anaların yaşadıklarını yaşatsın. Diri diri yakılmış cesetler arasında evlatlarını arasınlar inşaallah.
Onların zulmü annesinin karnından bebeği çıkarıp annenin gözünün önünde vahşice katledecek dereceye gelmişti. Buna hangi yürek dayanır?
Allah El muntekim dir, adili mutlaktır.
|