20 yaşında ki bir genç açısından güzel ve biraz da boş olmadığına işaret eder bir yazı olmuş.. Amma bir kaç noktada kafa açmak lazım biraz da umuma göndermeler içersin...
İlk olarak şunu net bir şekilde ortaya koyalım ki günümüzün yeni hastalığı, şirki, küfrü vs adına ne dersiniz bilmem ama akıla taşınmak.. Yani özellikle yeni nesil bilim ve akıl düzleminde düşünüp buna göre yaşamak istiyor. Fakat sadece istiyor işte... Mantığa uymayan bir hayatım olsun ama akıla tapınayım biri de Allah deyince bilimsel kanıt isteyeyim edebiyatının insanı taşıyıp getirebildiği en son nokta burası maalesef..
Şimdi bir bakalım akıl-bilim olunca sadece hayat nasıl bir hale geliyor İslam çerçevesinde inceleyelim...
-kuran nüzul edildiğinde toplumun durumunu incelediğimizde görüyoruz ki kadın tüm dünyada miras dahi bırakılır bir eşyayken erkek toplumun her anlamda efendisi... Kız çocuklarının diri diri gömüldüğü fakat tecevüz edilerek yada tecavüzle öldürülmediği bir iklimde bir yetim, ümmi dur dedi...
Avrupaya baktığımız da Kız çocukları zaten hastalık yada türlü rezillikler dahilinde katledilir durumdadır...
Gelelim fahşiyat konusuna.. Mekke yi sadece inceleyecek olursak biraz efendimizin hayatını okumuş biri namus kavramının hiç kalmadığını ve dahi neseblerin birbirine karıştığını müşade eder ki ahlaki çöküntü bile değildir. Kadınlar ise zaten erkeklerin şehvi duygularını bastırır bir eşya olduklarını idrak edebilmiş ve islamın öğretisi olan "iffetten" eser kalmamıştı. Mekkeli bir yetim dur dedi...
Çok eşlilik konusu var ki zaten bu hala bile dünyanın bir çok yerinde ahlaken normal karşılanır durumdayken o gün, adil olabilirseniz eğer evlenin. Olamazsanız bir eş sizin için en hayırlısıdır. Buyrulmuş adil olmanın hükümleri de ulemalarca belirtilmiştir ve uygulanabilirliği zor hale gelmiş ve bazı gerizekalıların anladığı gibi çok eşliliği değil tek eşliliği teşvik etmiştir. Avrupa da ise o gün için kadın bir eşya durumunda olduğundan nikah gereksinimi duyulmaksızın kendi tabirleri ile heryer birilerinin "piç"leri ile dolmuştu. Sonuç olarak İslam kadının bugün ki sosyal noktasının zeminlerini atmış bina etmişti.. Görebilene tabi.. Zira İslam öncesi ve sonrası diye kadının sosyalleşebilmesi incelenirse gerçek apaçık ortaya çıkar...
Gelelim erkek tarafına.. Kısa keseceğim..
Lut ve semud kavimleri eşcinsellik ve sapıklık yüzünden helak edilmiş ve İslam bu işi kesin kes yasaklamıştır.
Aklın mantığın ve beraberinde getirdiği bilimin ve bu kavramları yanlış anlayanların sunduğu dünyaya bakalım bir de...
Kız çocukları gömülürken şimdi Tecavüz edilip katledilir halde..
Eşcinsellik kurumsallaştı.
Pislik kaynaklı bir virüs nedeniyle dünya alarmda.
Yeme içme konusunda sırtı göğe bakan her şey yiyiliyor..
Gelir adaletsizliği, bencillik, güçlünün daima haklı olduğu bir adalet sistemi vs vs...
Kur'an ın sunduğu hayat daha insana layık olduğu şerefi veren, daha adil, daha temiz, daha ahlaklı velhasıl kelam daha normal bir toplum ki çok uzun bir bahis bu tevillendirecek olsak gider...
Akıl mantık bilim tapıcıların dünyayı getirdiği hal ortadadır. Daha fazla detaya lüzum yok...
Kafanı açmak istediğim bir diğer mesele de çok büyük ihtimalle gördüğün rüya rahmani değil, tamamen şeytani.. Seni buraya getiren kalbin.
Ondan da rahatsızlık duyanlar var belli ki üstünde bu halet üste daha fazla kalma için ibadetten soğutmaya çalışıyorlar.
Derhal bir bakım yaptırıp üstündekilerden kurtulmaya bak.. Sonra gel yaz bana gerisini birlikte öğrenelelim birlikte talim edelim bakalım yolun nereye çıkar..
Bak yazma sebebimi yazmadan atlamışım -)
İslam'a kur'ana çok yabancı bir kavram olan tasavvufdan İslamı öğrenmek yapabileceğin en büyük cehalet olur. Gazali zeki bir adam fakat mutasavcuftur. Ömrünün son yılları sürekli Tevbe ile geçtiğini de düşünürsek ve dahi dini de gereğinden fazla tevil ettiği de hesaplanırsa şu aşamada sana hiç bir faydası dokunmaz bilakis soğursun. Başka başlangıçlar bulmak lazım sana...
Örneğin; yerinde olsaydım evvela düzgünce, Kuran'a anlamları en yakın olan meali bulur 3 4 kez okurdum. Tefsir ise bu süreçte elbette ki ister istemez baş vuracağın bir ilim.
Bununla birlikte diyanetin ilmihali ile de arkadaş olur her noktada baş vururdum..
Fakat sakın meali diyanetten okuma gafletinde bulunma.. Yine en yakın mea Elmalılı Hamdi Yazır'a aittir. Önerim o yada Erhan Aktaş olabilir.
Sonrasında ise Gazali den ziyade daha sahih islam alimleri vardır. Onları sırayla okumanı öneririm..
Elbette ki bunlar öneri. Yapıp yapmamak kişinin insiyatifindedir..
|