Nerede öleceğini, ne vakit ruhunu vereceğini
bilemezsin... Onun için Rabbine her hâlinde hüsnü
zan et. Sui zan etme.Tâ ki Rabbine hüsnü zan ile
kavuşasın. .
Hadis-i Kudsi'de buyurur: Ben kulumun zannı
üzereyim. Bana karşı hayır zan'da bulunsun. Bu
haber bir vakit ile takyîd buyrulmamıştır. Hatta
zannın ilim derecesine çıkar. . .
De ki: Rabbim affeder, mağfiret eder.
Günahlarımdan beni temizler.
Günahkârlara rahmetinden ümidinizi kesmeyin;
çünkü Rabbiniz bütün günahları yargılar. Bu
âyet'tir.
Bir kavli şerifte hiçbir günah tahdid edilmeden
mağfiret beyan buyrulmuş, bir de cenıian ile te'kid
edilmiştir.
Allah'ın Rahmeti gazabına galiptir. Günahkârlara
da kulum diye şeref bahşetmesi ne büyük lütf-u
İlâhidir. (Kul) kelimesi Hak namına kelâm eden,
konuşan demektir.
Allah'ımıza hudutsuz şükürler olsun...
Gizli, aşikâr, tenhada, kalabalıkta Allah'ın
zikrine devam et. Allah, "siz beni anın ben de sizi
anayım" der.
Allah'ı çok zikreden erkeklerle, Allah'ı çok
zikreden kadınlara pek büyük mükâfatlar
hazırlanmıştır, buyrulur.
Zikir, dil ile.olduğu gibi kalb ile de olur. Hatta
bütün azalarla olur. Zikir, zikrettiği Zâttan
başkasını tamamen unutmaktadır.
Daha doğrusu zikir, Maliki ceseden ve ruhan talep
etmektir.
Zikir çok büyük bîr ihsandır mü'minlere. . .
"VE LE ZlKRULLAHÜ EKBER"
Allah daima kendi Zat-ı Ecel-li Âlâlarını teşbih ve
zikreder.
En büyük zikir Allah'ın zikridir. Buradaki âyette en
büyük zikir Hak İle zikre iştiraktir. Sana senden yakın olanla. . .
Gafil olma. . Gafillerin sözüne bakma. . . Onlar
bana yetişemezler...
Zikir:
l- Kalben
2- Suren
3- Fiilen.
l- Kalben, esmayı sükûn ve huzur içinde dil ile
zikirle elde
edilir.
2- Sırren, Esmada erimektir.. .
3- Fiilen, ki en kıymetli zikirdir. Bu zikir Allah'ın
emirlerinde gizlidir. Resulün sünnetlerinde yaptığı
hareketlerde görünür. . . Zekât, sadaka el Rezzak
esmasını Hilen zikirdir. Merhamet ve şefkat; El
Rahim, El Rahman esmalarının fiili
zikridir.
Muzır diye telâkki ettiğimiz hayvanlara bile şefkat
ve merhamet şâmildir.
Resulü Ekrem fiili zikrin tam kendisi idi. Ahlâkı ve
bütün sünnetleriyle...
Bu zikre giren büyük bir tahdidat altındadır.
Resul'e abdestli bulunmak, yerde yatmak,
Teheccüd namazı kılmak, misvak kullanmak farzdı.
Fiili zikir olmasa diğerleri bir şey
ifade etmez.
Namaz da bir zikirdir. Miraca gitmektir, ibadet
bundan dolayı farzdır. "Farz" demek mecburi
demek değildir. Hak'ka yanaşmak için muhakkak
şarttır. Hak'ka yanaşmanın edebidir, usulüdür bunsuz olmaz
demektir.
İslâm kelimesi (LA İLAHE İLLALLAH) dır,
ona devam et.
Bu, zikirlerin efdâlidir.
Hadis-i şerifte Ben ve benden evvel geçen bütün
Peygamberlerin söylediği en efdâl zikir {LA İ L Â
H E l L L A L L A H)dır buyrulmuştur.
Bİr Hadis-i Kudsi'de: Benden gayri yedi gökler ve
onlarda bulunanlar ve yine benden gayri yedi kat
yerler ve içinde bulunanlar terazinin bir gözünde
olsa, (LA İ L A H E İLLALLAH) da diğer
kefesinde olsa, Kelime-i islâm ağır gelir.. .
Sözün inceliğini düşün. Düşün de ona göre devam
et. . . Bu zikrin feyzini ancak buna devam eden ve
bunu kalbe muhkem yerleştiren anlar. . . Bu
kelimede hem nefi hem de ispat vardır. (LA İLA -
H E ) İle aynını nefi ederken (I L L A L L A H) ile
de varlığını ispat ediyor.
Sen de ilmen değil hükmen aynını nefi eder
Hak'kın varlığını hem ilmen hem de hükmen ısbat,
edersen, Tevhid'in zevkine erersin. .
(LA İLAHE İLLALLAH) lâfzı, mübarekinin nefi
ve ısbat İle birlikte bulunması ve böyle olmasında
büyük bir hikmet ve büyük bir sırrın Hak
tarafından ilânı vardır. Ona da devam et ve ehlini
bulursan ondan tâlim eyle
Şükür etmeyenlerin Kalbine dalgınlık gelir.
Bunların dilleri zikrullaha, kalpleri de huzura
kavuşamaz.
Muhyiddin İbn Arabi (ks) Hazretleri
Zikir olmasaydı fikir onu dolduracaktı.
Muhyiddin İbni Arabi (ks)
|