Alıntı:
Erzurum Nickli Üyeden Alıntı
Cerrah yazdığın uzunca, serveti finun şairlerinin dili ile yazdığın kerameti kendinden menkul yazını bold yazdığın kısma kadar anca okuyabildm. Şimdi Gazzali benm de okuduğum değerli bir alimdir. Sözü yazısı külliyyen muteberdir. Ve dahi bir çok kaynaklarından müşade edebildiğim kadarıyla bugün ki tasavvuf, onun tarif ettiği tasavvuf değildir. Kaldi söyledm yine söylüyorum. Tasavvuf koca bir kültürdür tamamen reddedemeyiz.Lakin sorular gayet açık. Ve cevapları mümkün olsaydı bu kadar uzun uzun yazmaya lüzum yoktu.
Cerrah, İslam dininde herşeyin bir kontrolü vardır. Hükümler sürekli delil ve kontrol üzeredir. Delili olmayan, kontrolü sağlanamayan ve ümmete mal olan herhangi bir işi neye göre değerlendirip kabul edeceğiz? Yapılan işler vahiy ile çelişiyorsa ve dahi mantık, akıl gibi süzgeçlerde de takılıyorsa nasıl çıkılacak işin içinden?
Gazzali Allah ile konuştuğunu beyan etmiş mi?
Gazzali'nin tevhid ile ilgili yazdıklarını (kitap ismi, sayfa no filan hatırıma gelmedi. Ben İnternetten araştırıp kopy+paste de yapamıyorum.) okudun mu?
Bak cerrah. Kur'an ın zahiri batını yok efendim avamı seçkini yada sizin aklınız ermez o ayet bunu işaret eder kelamları nı Bi geçelim. Kuran ile çelişen, sünnette yeri olmayan her iş küfürdür. Savunan da küfürde dir.
Yahu sadece biraz aklet. Kuran neden sürekli mekkeli müşrikleri anlatıyor? Ebu cehil diye bir herif de yaşadı falan diyelim diye mi? Hayır. Konu şirktir. Kuran indiğinde Allah inancı vardı. Fakat şirk üzre idi. Kuran defaatle bunu belirtir.
Melekleri, ruhanileri aracı koştukları için helak ettiği kavimde Kur'an ile sabit. (sure ve ayet hatırıma gelmedi. Araşrırısanız ulaşırsınız.)
Kuran şirki açık açık tarif ederken değil geylaninin kitabını, mezardan çıkarıp getirsen doğru bildiğimi inkar etmem..
Sana tebliğ ettim.
Emr-i bil maruf ve nehy-i anil münker yaptık. Hesap günü bu bakalım hangimizin boynuna yük olur bu iş. Anca hassas kantar tartıp söyler.
Rabbin sana merhamet etsin cerrah..
|
bakış açın tamamen kısır olduğu gibi gerçekleri anlamaktanda anlatmanktanda uzaktır. tebliğ ve irşada gelince himmete muhtaç dede sana kim himmet ede.sen kendin irşad olmaya muhtaçsın. zira hz peygamber s.a.v.Ümmetimden bir taife kıyamet saatine kadar hak üzere zahir olmaya devam edecektir.”
Hâkim 8389, Tayalisi 38, Darimi 2/213, Heysemi El-Mecma 7/259, Albânî Silsiletu’l-Ehâdîsi’s-Sahîha 1956 demektedir. işte buda senin o günk tasavvuf bu günki tasavvuf demenin asılsız olduğunu göstermektedir.nefsi emmarenla kur ana mana vermekten vazgeç. tevbe et kurtul.
tevbe süresi 119 fahrettin razi şöyle açıklar.
Allah Teâlâ- mü'minferle, sâdıklarla beraber olmayı .emretmiştir. Sâdıklarla birlikte olmak vâcib (şart) olduğuna göre,
her zaman ve devirde, sadıkların var olması gerekir.
Bu da herkesin, bâtıl üzerinde ittifak etmesine mânidir. Herkesin bâtıl üzerinde ittifak sağlaması imkansız olduğuna göre, yine herkes birşey üzerinde ittifak ettiklerinde, hakkı bulmuş olmaları gerekir
işte senin bu günki tasavvuf o günki tasavvuf değildir demenin asılsız olduğunu her devirde mürşidi kamillerin bulunacağını ümmeti muhammedin batıl üzere ittifak etmeyeceğini açıkca göstermektedir.
bu günde gerçek tasavvuf vardır. gerçek ve hakiki mürşidi kamiller vardır.
daha bir ayet ve bir hadiste tüm iddiaların çöpe gitti. nesli kesilmiş kelaynak kuşları gibisiniz. ümmeti muhammedi hz peygamberin ibadet hayatını ümmetin önüne getirmesinden bir lider etrafında ümmetin toplanmasından rahatsızsınız? sizin sorununuz bu.onun için tevbe etmelisiniz. bütün ömrünü ümmetin sünnete bağlanmasına adamış mahmut ustaosmanoğunun hakkına tecavüz ettiğiniz için tevbe etmelisin. mehmet zahit kotku ,ramazanoğlu mahmut sami, ahmet ziyaüddin gümüşhanevi hazeratının haklarını yok farzettiğiniz için helallik almalı ve ümmeti myhammet ten bu site adminlerindenden özür dilemelsin. çünki sna burada katlanmak zorunda kalıyorlar.
yukarıda isimlerini verdiğim mürşidi kamillerin bir tane islama uymayan bir fiilini gösterde görelim iddianda ne kadar samimisin.
ba husus neresinden tutulsa elde kalacak pörsümüş batıl fikrlerinizden ancak tevbe kurtarır sizi oda ümmetten helallik dilemek kaydıyal zira bunca alimin abidin günahını yüklendiniz.
tekfir meselesine gelince om konudada maalesef fikrin tamamen batıla hizmet eder nitelikte.
asıl olan ehli kıblenin tekfir edilemeyeceği gerçeğidir.bir kez bile olsa camiide görülmüş namaz kılan bir kimse tekfir edilemez.ehli sünnetçe bu asıldır.
camiul mütunda şöyle denilmektedir.bir kimsenin 99 hali küfrünebir halide imanına delalat etse o kimsenin küfrüne hükmedilmez.
kaldıki bu günki tasavvuf ve tarikatlerde kur an a sünnet bağlılıkta oldukça hassastırlar.
Kullarımdan hakkıyla şükreden azdır"
Tam şükür, ancak, Allah'ın kendisinden razı olduğu ve kendisine, "Ey kulum, yaptığın bu kadarcık şükrü kabul ettim, seni nimetlerimin tamamına şükredenlerden addettim. Benim bu kabulüm de, ayrıca büyük bir nimettir. Ama ben seni, buna da şükretmekle mükellef tutmuyorum" dediği kimsedir.
Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları:18/329-330
yüreğin yetiyorsa sende bu delilleri çürütecek deliller getirirsin.yoksa müfteri konumuna düşeceksin.