40 yaş duasıda varmış
Bir Arap muallim anlatıyor:
Hafızlık yapan kızım bir gün sordu:
— Babacığım kırk yaşını geçtiniz değil mi?
— Evet, kırk dördü devirdik!
— Peki kırk yaş duasını okuyor musun?
— Kırk yaş duâsı da mı varmış?
Yüzüne bir tebessüm yayıldı ve ekledi:
— Bugün Hoca Hanım bize Ahkâf Sûresini açıkladı:
باسم الله الرحمن الرحيم
وَوَصَّيْنَا الْإِنسَانَ بِوَالِدَيْهِ إِحْسَانًا ۖ
Biz, insana anne babasına iyi davranmayı tavsiye ettik.
حَمَلَتْهُ أُمُّهُ كُرْهًا وَوَضَعَتْهُ كُرْهًا ۖ
Annesi onu ne zahmetle karnında taşıdı ve ne zahmetle doğurdu!
وَحَمْلُهُ وَفِصَالُهُ ثَلَاثُونَ شَهْرًا ۚ
Onun (anne karnında) taşınması ve sütten kesilme süresi (toplam olarak) otuz aydır.
حَتَّىٰ إِذَا بَلَغَ أَشُدَّهُ وَبَلَغَ أَرْبَعِينَ سَنَةً قَالَ
Nihayet olgunluk çağına gelip, kırk yaşına varınca şöyle der:
رَبِّ أَوْزِعْنِي أَنْ أَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّتِي أَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلَىٰ وَالِدَيَّ وَأَنْ أَعْمَلَ صَالِحًا تَرْضَاهُ
Rabbim, bana ve anne babama verdiğin nimetlere şükretmemi, senin râzı olacağın salih amel(ler) işlememi bana ilham et.
وَأَصْلِحْ لِي فِي ذُرِّيَّتِي ۖ
Neslimi de salih (doğru-samimi) kimseler yap.
إِنِّي تُبْتُ إِلَيْكَ وَإِنِّي مِنَ الْمُسْلِمِينَ
Doğrusu ben tevbe edip sana yöneldim. Ve ben gerçekten müslümanlardanım.
Ahkaf/15
أُولَٰئِكَ الَّذِينَ نَتَقَبَّلُ عَنْهُمْ أَحْسَنَ مَا عَمِلُوا وَنَتَجَاوَزُ عَن سَيِّئَاتِهِمْ فِي أَصْحَابِ الْجَنَّةِ ۖ
İşte yaptıklarının en güzelini kendilerinden kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler, cennetlikler arasındadırlar.
وَعْدَ الصِّدْقِ الَّذِي كَانُوا يُوعَدُونَ
Bu onlara vaad edilmiş olan, dosdoğru bir sözdür.
Ahkaf/16
Hoca Hanım anlattı babacığım:
(Hocahanımın) Babası seksen yaşındaymış. Kırk yıldır bu duaya devam edermiş, sağlığı da gayet iyiymiş.
Harika sözleri ve değerli tavsiyesi için, kızıma çok teşekkür ettim, alnından öptüm ve Allah'a, onun vasıtasıyla bana öğrenmeyi nasip ettiği için, hamd ettim, böyle bir evlat verdiği için şükrettim.
Kızım dedi ki:
— Bu duâyı vird olarak, her zaman yap babacığım:
*رَبِّ أَوْزِعْنِي أَنْ أَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّتِي أَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلَىٰ وَالِدَيَّ وَأَنْ أَعْمَلَ صَالِحًا تَرْضَاهُ وَأَصْلِحْ لِي فِي ذُرِّيَّتِي ۖ إِنِّي تُبْتُ إِلَيْكَ وَإِنِّي مِنَ الْمُسْلِمِينَ .*
*_Rabbim,
bana ve anne babama verdiğin nimetlere şükretmemi,
senin razı olacağın salih amel(ler) işlememi
bana ilham et.
Neslimi de salih (doğru-samimi) kimseler yap.
Doğrusu ben tevbe edip sana yöneldim. Ve ben gerçekten müslümanlardanım._* (İktibas)
MEVLAM,
Bizleri ve neslimizi ayeti kerimede belirtildiği gibi anne ve babaya hizmet ve hürmet eden, nimetlere şükredip ALLAHÜ TEALA'NIN emir ve yasaklarına riayet ederek yaşayıp (farkında olmadan veya yanılarak) yaptığı günahlara da nasuh TEVBE edip CENNETİ ÂLÂ'YI kazanan kullardan eylemesi duasıyla.
|