Gökleri ihmal mi ettik acaba?
Bir zamanlar gökyüzünü, yaşadığı şehrin sokaklarından daha iyi bilen alimlerimiz nereye gitti?
Göğün haritasını çıkaran müfessirlerimiz nereye gitti?
Yıldızlara birer birer isim veren kelamcılarımıza ne oldu?
Sahi ne oldu da göğü bırakıp (اثاقلتم) yere çakılıp kaldık? Gökleri niye terk ettik?
Marsı, Venüs'ü, Süreyya'yı niye terk ettik?
Güneşe mi küstük?
Ay'a mı? Yoksa yıldızlara mı?
Halbuki güneşe her namaz vakti muhtacız. Ay'a her ay muhtacız. Yıldızlara her kayboluşumuzda muhtacız...
Rızkımızı acaba bundan mı kaybettik? Göğü terk ettik diye mi?
Göklerin hakimi olan, yerin de hakimi olur.
Evet, gökleri ihmal ettik.
Uçağı ihmal ettik. Roketi ihmal ettik. Uzay gemisini ihmal ettik. Teleskopu ihmal ettik. Uyduları ihmal ettik. (Televizyon için uyduyu ihmal etmedik tabi. Maç için o lazım 😢)
Jetleri, savaş uçaklarını ihmal ettik. Droneleri, şimdi biraz ilerleme kaydetmiş olsak da insansız hava araçlarını, silahlı ve insansız hava araçlarını şimdiye kadar ihmal ettik...
Havamız yok yani, hava atacak durumda değiliz...
Ama Allah diyordu zaten "rızkınız gökyüzündedir, göklerdedir, göktedir'" diye...
Dünya artık yerden değil; gökten idare ediliyor. Yeni rızık kapısı göklerdir. Buna yakın sema da dahildir, uzak sema da dahildir.
İstikbal göklerdedir.
|