Kurani Kerimin anayasaya girmesi
Bazı kardeşlerimiz Kur'an'ın anayasaya girmesini bekliyor. Kur’an, anayasa olunca tüm sorunların çözüleceğini zannediyor.
Halbuki anayasaya konu olan ayetleri toplasanız 20-30 tane eder etmez. Bu rakam bile çok yüksek.
Kalan altı binden fazla ayetin uygulaması bireyin kendisine kalmış. Borcun ödenmesi, zamanında ödenmesi, iyi komşuluk, dürüst tüccarlık, yalan söylememe, aile hukuku, temiz işçilik, sözünde durma, gıybet etmeme, düzgün konuşma, namazı vaktinde kılma, abdesti güzel alma, kurban kesme, çekiştirmeme.... Liste böyle uzayıp gidiyor.
Yani devletin el kesmesini, idam etmesini dört gözle bekleyip devlete gerek kalmadan yapılacak şeyleri ihmal etmenin bir anlamı yok!
Bu, özellikle de darul harptir, küfür devletidir deyip Kur'ansız yaşayanların dikkat etmediği bir husustur. Devletin topu topuna uygulayacağı el kesmedir, idamdır, sopadır, recm olur mu bilmem, mirastır, boşamadır... Başka?
Yani devlet bu beş on hukuku yerine getirmeyince darul harp oluyor da yalan söyleyen adam "bedenul harp" olmuyor mu?
Zekatını vermeyen adamdan daha büyük darul harp mi var?
Borcuna sadık olmayandan daha büyük darul harp mi var?
__________________
Nesimi'ye sormuşlar;
O YAR ile hoş musun?
Hoş olayım olmayayım o YAR benim
Kime Ne!
|