Dünya üzerinde hiçbir şey gelişi güzel değildir ve bir anda poff diye ortaya çıkmamıştır. Canlıların özelliklerini kazanması çok uzun zamanlar almıştır. Tüm canlılar üremeye hizmet edebilmek için çok farklı savunma mekanizmaları ve teknikler geliştirmiştir. Bunlardan birisi de fotoğrafta gördüğünüz kum havuzu ağacı veya diğer ismiyle dinamit ağacı.



Bu ağacın gövdesinde zehirli dikenleri vardır ve hiçbir canlının üzerine çıkmasına izin vermez. Aslında bu savunma mekanizması sizlere şaşırtıcı gelmesin bunu ısırganın teninizi yakması, kiraz yapraklarında veya elma çekirdeğinde siyanür bulunmasına benzetebilirsiniz. Veya en bilindik örnek, yeşillenmiş patateste bulunan solanin zehridir. Birazcık bilgiyle çevrenize eleştirel baktığınızda çok farklı şeyler görebilirsiniz. Şimdi gelelim dinamit ağacına. Bu ismi almasında ki önemli sebep üremek için sarf ettiği mücadelede gizli çünkü dinamit ağaçları tohumlarını çevreye yayabilmek için meyvelerini bir dinamit gibi patlatabiliyor. Bu patlama o kadar güçlüdür ki çekirdeklerini 40 metre uzağa fırlatabilirler. Tabii bu da çok şaşırtıcı değil, tohumlarını yayabilmek için, gübre böceklerinin dikkatini çekebilecek şekilde gübre benzeri tohum üreten Ceratocaryum argenteum bitkisini gibi . Evet aslında bunlar çok şaşırtıcı, demek istediğimiz savunma mekanizmaları sadece belirli türlere özgü bir şey değildir.