Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - Deruna yolculuk
Tekil Mesaj gösterimi
  #1  
Alt 28.03.20, 01:23
Buba Buba isimli Üye şimdilik offline konumundadır
 
Üyelik tarihi: 23.06.19
Bulunduğu yer: Amasya
Mesajlar: 184
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Deruna yolculuk

DERÛNA YOLCULUK

Corona virüs üzerinden yapılan faydasız aforizmalar ve kurgulanan seviyesiz metaforları bir tarafa bırakıp şu dönemin bize ne katması gerektiğini tefekkür etmemiz gerekmez mi?
Evden çıkmamayı bir vesile görüp mesela uzun zamandır ihmal ettiğimiz manevi kalbimiz üzerinde durabiliriz.

Tasavvuf ilminde kalp letaifi, akletmenin merkezidir. Bununla beraber hayırlı işlerin de telkin santralidir. Nefs letaifi ise daima kötülüğü emreden, gafletin merkezidir. Nefs letaifinin iktidar olduğu vücudumuzda diğer Rabbani leatifler köle olur. Nefsin köleleştirdiği letaifler ancak letaif-i kalbin iktidarı ile son bulur.

Demokratik sistemlerde bir partinin iktidar olabilmesinin yolları bellidir.
Peki kalp letaifinin ikdarı nasıl olur?

Evvela onu zayıf düşüren,tüm manevi kabiliyetlerini minimize eden günahlardan kurtulmak ile... Bunun için de gerekli tek şart, tövbedir. Zira Peygamber-i Ekber (sav) "Günahlarına tövbe eden hiç günah işlememiş gibidir"buyurur.
Günahın zindanında kurtulan kalb-i letaif için artık yapılacak tek şey teşkilatlanmak ve etkisini tüm Rabbani merkezler üzerinde hakim kılmaktır. Yani ruh, sır, hafi, ahfa letaiflerini nefsin tasallutundan kurtarıp kendi yörüngesine çekmektir.

Bunun içinde letaif-i kalp, salih amellere sarılır. Zira manevi kalp ancak salih amel ve takva ile güç kazanıp, etkisini artırabilir.
Günahtan uzak durmak en büyük salih amellerdendir. Burada akla,en başta büyük günahlar gelir. Bununla beraber gıybet, yalan, haset, cimrilik, şehvet, hırs, ucûb gibi günahlarda adeta birer terör örgütü gibidir. Kalbe zarar veren, ikitidarını zayıflatıp, muktedir vasfını yok etmeye çalışan...
Zira tüm günahlar letaif-i nefsin, güç kaynağı ve muhafızlarıdır.

Gerek odur ki nefsi zayıflatıp,kalb-i letaifin emrine sokmaktır.Yani tasavvufi ifadesiyle nefsin terbiye edilmesi,bir taraftan da kalbin tezkiy olmasıdır.

Bunun için bir mürebbiye yada manevi bir doktora ihtiyaç vardır. Zira insan bilmediğin de uzman olamaz. Ya da ilmi olmadan bir hastalığı tedavi edemez...
Çünkü tahrip olmuş Rabbani letaiflerin tamir ve tahkimi bir manevi bir bilgiye muhtaçtır. Ya da yukarıda bahsettiğimiz kötü ahlaklar, birer manevi hastalıktır ve manevi bir tedaviye mecburdur.
Bundan ötürüdür ki manen büyük olanlar, bir büyüğün eğitiminde yada onun manevi teşhis, tedavi ve takibinde büyük olmuşlardır.

Hatt-i zatında manen büyük olmak manen sağlıklı olmak demektir. Zira günahlarının farkında olmayan yada farkında olup bundan kurtulmak istemeyenler her daim manen hasta kalmaya mahkum olmuşlardır.
İş odur ki, insan eksiklerini evvela kabul etsin sonra bu hali için nedamet duyup,tövbe etsin ve istikamet üzere yaşamanın gayreti içerisinde bulunsun...

Tasavvuf, bu sürece seyr-i sulûk der.Bu seyre ise bir kılavuz ile çıkılır.Bu kişiye de mürşid-i kamil denilir. Mürebbi ve manevi doktordan kasıt ise bu mürşid-i kamillerdir.

Evde kalmak,düşünmediklerimizi düşünmeye, bilmediklerimizi öğrenmeye yada bazı bildiklerimizi içselleştirmeye vesile olsun.

Allah(cc)'ın tevfik ve inayetiyle.

Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147