Bakara Sûresi'nde kimisi için kıl var, kimisi için akıl var. Kimin neye ihtiyacı varsa onu arar ve onu bulur.
Bundan belki 25-30 yıl önceydi. Yine bir efsane vardı. Kimin Kur'an'ında kıl varsa, (saç, sakal, kirpik kılı) güya o kıl peygamber efendimize aitmiş diye. Bu efsane yıllarca sürdü ama unutuldu.
Yine yıllardır dolaşan bir rüya efsanesi vardı. Güya peygamber efendimizin türbedarı bu rüyayı görmüş. Mektupta yazılana inanan kişiye iyi şeyler oluyor, inanmayan ise felaketlere düçar kalıyormuş... İlginç olan ise şuydu: Peygamber efendimizin türbedarı yoktur... Ama bu efsane de revaç buldu. Şimdi de revaçta...
Bir de yakın zamanda bir fasık tarafından uydurulan ve cahiller tarafından paylaşılan bir mesaj var. Buna göre Bakara Sûresi içerisinde bir kıl bulunursa, bu kıl başta korono virüs hastalığına şifa imiş...
Zavallı insanlar da kendi saçlarından ve sakallarından Kur'an'a düşen kılları suya koyup içmişler.
İşte Allah teâlâ'nın Kur'an'da defalarca aklınızı kullanın demesi boşuna değilmiş. Defalarca bu emirde ve uyarıda bulunmuştur. Zira aklını kullanmayan kişi, kıllardan medet umar. Kılın şifa olduğuna inanır. Hem de Allah'a da iftira ederek.
|