Çocukken bir gece aniden uyandım. Mevsimlerden yazdı. Bundan belkide 35 sene önce. Yatakta doğruldum camlarda perde olmadığı için direk dışarısını görebiliyordum. Karayemiş ağaçlarının orada bir ateş vardı yavaş yavaş söndü kayboldu. Çocukken böyle bir anı yaşamıştım. Ergenlik çağına erince uyurken sanki vucudum elektrik akımına uğruyormuş gibi titriyordu. Gülüşler çocuk sesleri duyordum. Gölge silüetler. Ayılmak için ayet okuduğum zaman genelde tabiri caizse sarhoş gibi okuyordum. Uzun uğraşlar sonun da kendime geliyordum. Gözlerimi yavaş yavaş açarken sesler gidiyor, gölgeler kayboluyordu. Yine bu dönemler karabasan çok oluyordu. Gözümü kapatınca beynimin için de şekiller görüyor sesler duyuyordum. Sesler öyle etkili oluyordu ki gözümü açmak zorunda kalıyordum. Bir defasında sesin yüksekliğinden sıçramıştım yatakta. Karabasan geldiği zaman inat etmiştim görmek için. Gözümü açmaya çalışıyordum her defasında. Askerdeyken başardım. Üstüme çökmüş gölge gibiydi. Hiç unutmam o zaman bana gözlerini bir daha açarsan seni çarparım demişti. Ben vucudumun titremesi ve duyduğum sesleri kafaya takmıştım. Sürekli rahatsız ediliyordum. Bir gün cahillik dönemlerin de bir muska yaptırdım. Etkisi sadece bir hafta sürdü. Bedavaya para vermiş oldum. Çok uzadı internette çok araştırma yaptım. Hepsinin bilimsel temeller üzerine uturttum. Çok şükür kurtuldum.
|