Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - Uzayda hayat var mı?
Tekil Mesaj gösterimi
  #1  
Alt 05.01.20, 17:57
RvP RvP isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Manevi
 
Üyelik tarihi: 08.07.15
Mesajlar: 3,099
Etiketlendiği Mesaj: 147 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Uzayda hayat var mı?

On sekiz bin âlemi biraz daha açabilmek için önce Kur’ân-ı Kerîm’de çok zikredilen“seb’a semâvât=yedi gökler” nedir, buna bakmalıyız.
Semâyı tek uzaydan ibaret gören ve yedi ayrı sema olduğunu inkâr eden anlayışlara karşı “Yedi Sema”nın varlığını doğrulayan pek çok tevcihat yapılabilir. Çünkü Kur’ân’ın, her bir âyetiyle açtığı sofradan, muhataplarının her birinin, seviyesi nispetinde hisse alması murat edilmiştir. O yüzden “Âyât-ı Kur’âniye, her tabakanın fehmini tatmin edecek surette, ayrı ayrı ve müteaddit manaları zımnen ve işareten bulunduracaktır.” Hatta bazen de mümaşat edecektir. 1 Ancak Üstad-ı ilm-i Kur’ân Hz. Peygamberdir. (asm) Kur’ân’ın manalarına hissedarlıkta kimsenin onu geçmesi mümkün değildir. Sünnete müstağnî, mealci müctehidlerin (!) kulakları çınlasın! Bilsinler ki “Rasûlü Ekrem’in (asm) bir âyette mazhar olduğu feyz-i İlâhî, belki bir peygamberin umum feyzi kadar olabilir.” 2

İlmin edebi olan “haddini bilmeye” bu şekilde işaret ettikten sonra şimdi yedi göklerden neler anlaşılabilir, görelim:

Birincisi: Göklere ve ecram-ı ulviyeye çıplak gözle bakıldığında, yıldız tabakaları arasında açıkça görülen farklılık, semanın taaddüdünü göstermeye kâfidir. Bu mana, bilhassa görmediğine inanmayanlara göstermek içindir.

İkincisi: Kısa nazarlı ve dar fikirli olanlar atmosferin yedi katmanını anlamışlardır.

Üçüncüsü: Kur’ân’dan ziyade kozmoğrafyaya güvenenler, o dönem için halk dilinde gezegen sayısı yedi olarak bilindiğinden yediyi tutuyor diye, yedi gezegenin yörüngelerini yedi sema kabul etmişlerdir. Sonrakiler ise dünyadan itibaren dış uzaya doğru her bir gezegenin yörüngesini bir sema sayarak Plüton’dan ötesine yedinci sema demişlerdir.

Dördüncüsü: Bir kısım âlimler, küremize benzeyen, dâbbe türünden “zîhayata makar ve mesken” olmuş 3 yedi gezegenin daha var olduğuna, bunların hepsinde de sema mahiyetinde birer atmosfer bulunduğuna kanaat getirmişlerdir. Yani “Arzımızla arkadaşları olan hayattar (canlılığın var olduğu) küreleri ihata eden nesîmî (atmosferli) küreleri fehmetmişlerdir.” 4 (Her bir kürede bulunan bir atmosfer seması, yedi kürede yedi sema ediyor.)

Delilleri, Allah’ın gökleri yedi yaratması gibi yeri de öyle yarattığına dair âyet 5 ile yeryüzünde olduğu gibi göklerde de dâbbeyi yaymış olmasından bahseden âyettir. 6

Buradaki “dâbbe” nedir? Bu da bir başka âyette, karnı üzere sürünen veya iki ya da dört ayakla yürüyen canlılar şeklinde örneklendirilmiş ve Allah’ın dilediğini yaratabileceği bildirilmiştir. 7 Göklerde yayılmış olan dabbelerle yeryüzündeki insanların buluşması mümkün olacak mıdır? Âyetin devamındaki cevap şudur: “O (Allah) dilediğinde onları bir araya getirmeye muktedirdir.” O yüzden eskiden beri müfessirler bu üçüncü yorumu benimsemişlerdir. Meselâ İmam Nesefî (ö. 1310): “Göklerde de insanın yerde yürüdüğü gibi yürüyen hayvanların yaratılmış olması ihtimalden uzak değildir” demiştir. 8 Üstad ise daha açık ifadeler kullanarak atmosferli, hayattar ve canlılarla iskân edilmiş yedi kürenin daha var olduğunu fehmetmiş ve bu mananın “başka nokta-ı nazarda ehemmiyetli” olduğundan söz etmiştir. Ama bu tevcihte, sema tabakalarından ziyade yedi arzın atmosferleri bahis konusu olduğu için zikredip geçmiştir.

Beşincisi: Güneş sistemi gibi yedi güneş sisteminin daha var olduğunu anlamak da yukarıdaki gibi mümkündür.

Buraya kadarki izahlarda görüldüğü üzere semâvâtın taaddüdüyle ilgili birçok çıkarım mümkün ve doğrudur.

Peki, bu tevcihatlardan bazısında şâyet sema adedi yediden fazla bir sayı olarak karşımıza çıkarsa bu durumda çıkardığımız mananın yanlışlığına ve âyette böyle bir mananın murat edilmediğine mi hükmederiz? Hayır. Zira “Yedi, yetmiş, yedi yüz gibi tabirat, üslûb-u Arabîde kesreti ifade eder” biliriz. Ancak yediden fazla çıkan sonuçlarda, özellikle kastedilen manayı değil, yan bir manayı bulduğumuzu fark etmeliyiz. Çünkü semâvât ile kastedilen asıl sema sayısı yedidir. “Muhbir-i Sâdık, Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyan lisanıyla yedidir, der. Elbette yedidir.” 9



Dipnotlar:

1- 12. Lem’a, 2. Mesele.

2- 24. Söz, 3. Dal, 10. Asıl.

3- 12. Lem’a, 1. Mesele.

4- İ. İ’caz, Bakara, 29, 3. Mesele.

5- Talak 65/12.

6- Şûrâ 42/29.

7- Nûr 24/45.

8- Nesefî, Medarikü’t-Tenzîl, Şûrâ 42/29 Tefsiri.

9- 12. Lem’a, 2. Mesele.

Alıntı

__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.”
Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147