05.11.19, 20:51
|
|
Daimi Üye
|
|
Üyelik tarihi: 14.04.19
Bulunduğu yer: Dünya'da.
Mesajlar: 584
Etiketlendiği Mesaj: 164 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
|
|
Ya Rab, sen yeryüzünde fesât çıkaran kimseyi mi halkedeceksin?
“Ve Rabbin meleklere: “Muhakkak ki Ben yeryüzünde
bir halife kılacağım” demişti.” (Bakara, 2/30) âyet-i kerîmesinde beyan
buyurulduğu üzere, Hakk Teâlâ yeryüzünde halîfe edineceğini meleklere ha-
ber verdi. Melekler de: “Ya Rabbî yeryüzünde fesâd eden ve kan döken kimseyi nasıl halîfe edineceksin? Oysa biz sana tesbîh ve hamd ederiz ve seni
takdîs ederiz” dediler.
Ne
zaman ki Hak Teâlâ’nın: “yâ âdemu enbi’hum bi esmâihim” ya’nî “Ey Âdem!
Bunları onlara, isimleriyle haber ver“(Bakara, 2/33) hitâbı üzerine Âdem on-
ların bilmedikleri isimlerden haber verince, melekler bu delil üzerine
“subhâneke lâ ilme lenâ illâ mâ allemtenâ” ya’nî “Sen sübhansın. Senin bi-
ze öğrettiğinden başka bir ilmimiz yoktur” (Bakara, 2/32) diyerek aczlerini
îtîrâf ettiler ve sorularından vazgeçtiler.
Soru: Âdem henüz hálkedilmemiş olduğu halde, melekler Âdem’in fesât
çıkaracağına ve kan dökeceğine nasıl hükmettiler?
Cevâp: Bu sorunun cevâbını Hz. Mevlânâ Celâleddîn Rûmî (r.a) Fîhi Mâ-
fîh ismindeki mübârek eserlerinde aşağıdaki yön üzere beyân buyururlar:
“Buna iki yön ile cevâp verdiler. Biri nakil, diğeri akıl iledir. Nakil olan odur
ki, melekler bir kavmin geleceğini ve sıfatlarının böyle olacağını levh-i
mahfûzdan okudular. Bundan dolayı ondan haber verdiler. İkinci yön odur ki,
melekler akıl yoluyla o kavmin yeryüzünde zuhûra geleceklerini ve kuşkusuz
hayvan olacaklarını ve hayvandan bu zâhir olacağını ve her ne kadar onlarda
ma’nâ bulunur ve konuşurlar ise de, kendilerinde hayvâniyyet olduğundan
çaresiz günah işleyeceklerini ve kan dökeceklerini ve kan dökücülüğün
Âdem’î gereç olduğunu düşündüler.
Edit: Sarı kısımlar okunmuyor bir zahmet zoomlayıp okuyun
__________________
Aslında sıkılmıştı yaprak ağaçtan,
Bahaneydi sonbahar.
Sen, benden sıkılmıştın,
Mesafeler bahaneydi...
|