Gavsü'l-azam'ın makamı kendisinden sonra kimseye nasip olmayacak
Gelmiş geçmiş veya kaderde geleceği müjdelenen, bütün velîler hakkında,
Muhyiddîn ibn'ül Arabî Hazretleri bilgi sahibi idiler.
Bu yüce velî Fütûhâtül Mekkiyye adlı eserinin üçüncü babın ellinci sahifesinde
şöyle beyân buyurmuşlardır:
— «Gavsü'l-âzâm'dan sonra, aynı velayet makamını aynı yetki ile işgal
edebilecek bir velî'nin, mevcut olup olmadığını gayb âleminden öğrenmek istedim.
Ve şundan haberdar oldum ki:
Kullarının üstünde kâdîr ve kâhîr olan yüce Mevlâ, böyle bir velîyi sırrı
kaderde tayin etmemiştir.»
İşte yukarda zikr olunan cümleler bize anlatmaktadır ki; Hâtemiyyet (son velayet)
muammasını çözmeğe uğraşırken, Şeyhü'l-Ekber (r.a.) o sır kadar önemli bir ledün
sırrından haberdar olmuştur.
O sır şudur ki:
Gavsü'l-âzâm'ın makamı, hiç bir velîye nasip olmayan, bir makamdır.
Kendilerinden sonra dâhi o mertebede bir Gavs gelmeyecektir.
|