Allahtan başka kanun koyucu tanıyan ben müslümanım desede şirk koşmuş olur.
Laiklik istiyorum bu devirde el mi kesilir diyen apaçık bir müşriktir!Şuan bu ağızla konuşan tomarla insan var.
Bu insanları uyarmak bu konuyu sürekli güncel bir mesele olarak dillendirmek lazım yoksa millet aşağıdaki hadisteki durumu yaşıyor ve yaşamayada devam edecek.
Cehaletin mazeretliği yerine zamanına kişiye göre ilim ehlince değerlendirilir ve çok detaylı bir mevzudur.
Zaten bir islam devletimiz olmadığı için hüccet getirip yargılayıp şahsa özel hüküm koyacak durumda değiliz.
Bir devletimiz olsa inanıyorumki çoğu kişide cehaletinden tövbe edip ister imandan ister kılıç korkusundan hakkı tasdik ederdi.

"Kıyametten hemen önce karanlık gecenin parçaları gibi fitneler var. Kişi o fitnelerde mü'min olarak sabaha erer, akşama kâfir olur; mü'min olarak akşama erer, sabaha kâfir çıkar. O fitnede oturan, ayakta durandan hayırlıdır. Yürüyen koşandan hayırlıdır. Öyleyse yaylarınızı kırın, kirişlerinizi parçalayın, kılıçlarınızı da taşa vurun. Sizden birinin evine girerlerse, Hz. Âdem'in iki oğlundan hayırlısı olsun (ölen olsun, öldüren değil)." Ebu Davud, Fiten 2, (4259, 4262); Tirmizî, Fiten 33, (2205).
Ayrıca bir diğer grupta insanları tekfir edip duran harici takımı ve zihniyetidir oda yukarıdaki kesim gibi tehlikededir.
‘Ahir zamanda yaşları küçük, akılları zayıf bir grup insanlar / birtakım gençler ortaya çıkacak. Yaratıkların en hayırlısının (a.s.m) sözünden söylerler ve Kur’an okurlar, ama okun yaydan çıkıp fırladığı gibi dinden çıkarlar. İmanları gırtlaklarından öteye geçmez. Onlara nerede rastlarsanız onları öldürün. Kuşkusuz, onları öldürmek, kıyamet günü, öldürenler için bir ücret / bir mükâfat sağlar." (Buharî, Menakıb, 25; Benzer rivayet Ebu Davud, Sünnet, 31).