yajenin etkisi altında ne gördüğünüz aslında son derece karmaşık ilişkilerin sonucunda ortaya çıkıyor. en önemlilerini sayarsak ne kadar süredir yaje içtiğiniz, o anda bulunduğunuz atmosfer ve ruh hali, ne kadar saf bir halde olduğunuz bütün bunlar görüntülerin doğasını, şiddetini, renklerini, netliğini, sürekliliğini etkileyen faktörlerden sadece bir kısmı. aralarından tabi ki en önemlisi ne kadar zamandır yaje içtiğiniz. yaje bedeninizi temizledikçe benliğimizin daha derinlerine inip size başka bir dünyayı aralıyor. brahma, ruhlar dünyası aslında ne ad verildiğinin ve ne kadar gerçek olduklarının pek bir önemi yok; sonuçta bu bir aydınlanma yolculuğu ve bu yolculuklar aslında öylesine içsel bir tutarlılığa sahip ki yerliler arasında bu geleneksel mitolojileri ile vücut buluyor ve bu mitolojilerin baş kahramanları da genellikle totemler oluyor. ne yazık ki bu totemler hakkında bir yaje gecesi bir yaje gönüllüsünün defterine çizdikleri üzerinden bilgilendirilmiş olsam da berbat ispanyolcamın kurbanı olarak tam kavrayamadım. kabaca herkes yaje yolunda çeşitli aşamalardan geçiyor diyebiliriz ve her aşamanın kendine özgü ve çeşitli travmaları temsil eden totemleri bulunuyor. kişi zamanla bu travmalarla yüzleştikçe yılanlar, kaplanlar, kaplumbağalar vs. gibi totemlerle karşılaşıyor. özellikle yerli kültüründen uzak şehirli insanlara neler gördüklerini sorduğumda da yılan ve kaplan gibi yanıtlar gelmesi gerçekten şaşırtıcı. yaje'nin çeşitli etkilerini ve neler yaşanıldığını sanırım doğrudan deneyimlerimle anlatmak daha etkili olur diye düşünüyorum.
|