Sultan Abdülhamid Han zamanında Balkan ordularının başına geçirilen Hasan Tahsin Paşa vardı. Macaristan'dan ordunun iaşesini sağlarken yolsuzluk yaptığı tespit edildi ve rütbeleri indirilerek sürgüne gönderildi.
Hasan Tahsin Paşa ittihatçıydı, asla "MİLLİ" değildi. Aradan yıllar geçti, İttihatçılar Abdülhamid Han'ı indirip Selanik'e sürgüne gönderdiler. İşte o dönemde Selanik'teki 15 bin kişilik Osmanlı Ordusu'nun başına sürgündeki Hasan Tahsin Paşa'yı rütbesini yükselterek atadılar. Sultan II. Abdülhamid Han'dan intikam alma operasyonu başlamıştı. Hasan Tahsin Paşa, kendisi gibi general olan oğluyla Abdülhamid Han'ı öldürme girişimleri yaparken I. Balkan harbi patlak verdi ve bu plandan vazgeçilmek mecburiyetinde kalındı.
Nitekim balkan savaşlarının çıkış sebebi kiliseler kanununun yani kiliseler sorununun çözülmesidir.Bulgarlar, daha 1880 Berlin Kongresi’nden beri müstakil kiliselerine sahip olmak davasında idiler. Sultan Abdülhahamid, bu istiklâl verilirse Atina ve Sofya arasında hızlı bir yakınlaşma olacağını bildiğinden, binbir bahane ile iktidar döneminin sonuna kadar buna mâni olmuştu.
1910 tarihinde İttihat ve Terakki Hükûmeti tarafından çıkarılan Kiliseler Kanunu, Balkan topraklarındaki beldelerde, farklı kiliselere bağlı gayrimüslim nüfus arasındaki idari anlaşmazlıkları çözüme kavuşturuyordu. Çözüm çok basitti; ihtilâf çıkan yerde sayım yapılacak, hangi kiliseye bağlı gayrimüslim (Bulgar veya Rum) fazla ise o bölgenin kilise ve okullarında idari imtiyaz kazanacaktı. Dolayısıyla kanunun çıktığını duyan II. Abdülhamid (O günlerde tahttan indirilmişti ve Selanik’te sürgünündeydi) “Balkanlar elden gitti” diye çok üzülmüştü.
Bu durumun Atatürk ile yada Atatürk'ü sevmeyenler ile ne ilgisi var bunu anlayamadım ama...Bunu oraya neden bağladınız ki? Hiç ilgi ve alaka bulamadım paylaşım ile yazılan açıklamanın..!
|