Kocaman bir beklentiyiz albayım…
Öyle büyümüş ki içimizde ki yalnızlık, sevilmeyi beklerken beklemeyi sevmişiz. Sahi beklediğimiz umut ettiğimiz şeyler bir gün gerçekleşecek mi? Gerçekleşmeyecekse bile bu çektiğimiz sıkıntılar dertler boşuna mı albayım. Ne olacak bu içimiz de ki yarım kalmışlıklar? Mutluluk bize uğramıyor albayım, mutsuzluğa nedense yemin etmiş gibiyiz. Olmaması sorun değil ki albayım. Olacakmış gibi olup olmuyor ya o kötü işte. Ne eskisi gibi olabiliyoruz ne de başladığımız yere dönebiliyoruz.
- Nasıl yapalım albayım?
Ben büyüyemedim albayım, aslında büyümek istemedim. Bu aralar ne istediysem olmuyor zaten, neyse… Büyümek insanı olgunlaştırıyor albayım, olgunlaştıkça yalnızlaşıyorsun eksiliyorsun yarım kalıyorsun olmadı albayım ben yapamadım diğer insanlar gibi olmadım diğerleri gibi mutlu olmadım. Bu yüzden galiba eksildim.
Fakat albayım mutlu olmak için sıradanlaşmak mı gerekiyor?
Diğer insanlar gibi olmak mı gerekiyor?
Ben büyümek istemiyorum sayın albayım. Diğerleri gibi olmak istemiyorum. Mutsuz olmakta istemiyorum. Ben hiçbir şey istemiyorum albayım. Hissizleştim resmen. Beni kurtar albayım. Beni bu benlikten kurtar. Gülmeyi unuttum albayım, insanlara gülmeyi, tebessüm etmeyi. Neden böyle oluyor soruyorum sana albayım, neden böyle oluyor?
Bir şey yapmak lazım ama albayım ama ben ne yapabilirim ki?
Ben Ber-kutayım. Buraya yazdıklarımı neyin var diye sormadan anlarlar mı acaba?
Bırak anlamasınlar albayım. Zaten kim anladı ki bizi, kim elimizden tuttu ki, kim seninle mutsuzluğa da varım dedi ki, gelmedikleri için bırak gitsinler sayın albayım. Yürüsün gitsinler…
Geldikleri zaman olmuyor, gittikleri zaman da olmuyor.
Gelecek şeylerden ümidimiz yok albayım ama o gemi bir gün kesin gelecek…
|