Eğer, evimizde çeşitli sıkıntılar hissediyorsak, çocuğumuz geceleyin durup dururken uykusundan uyanıp bağırıp ağlamaya başlıyorsa, eşimiz eve girdiğinde aniden sinirleniyorsa, evde durup dururken kavga veya sebepsiz tartışmalar oluyorsa, gönlümüz daralıyor ise, evimizde kötü varlıkların (cinlerin) veya sihir olduğundan şüpheleniyorsak veya bütün bunlar olmasa bile evimizde, manevi olarak ferahlamak için temizlik yapabiliriz. Ve zaman zaman bu temizliği tekrarlamalıyız. Bu tür temizliklerin çok çeşitleri vardır. Ben, içlerinden iyi bulduğumu tavsiye edeceğim.
Malzemeler: Boş fısfıs (camsil kabı gibi), su, 2 çorba kaşığı sirke.
Boş bir püskürtmeli fısfısımız olmalı. Herhangi bir kullanılmış gülsuyu fısfısı, camsil fısfısı olabilir, içini temizleriz ve kullanabiliriz.
Bu fısfısın alabileceği kadar (mesela 1 lt) suya;
7 Fatiha
7 Ayetel Kürsi
7 Amener Rasulu
7 Huvallahullezi
7 defa Kalem Suresi’nin 51 ve 52. Ayetleri
7 İhlas
7 Felak
7 Nas
Surelerini okuruz.
(Bu kadarı yeterli. Fakat vaktimiz var ise;
7 defa Mu’minun Suresi 97 ve 98 ayetleri ile 115. ayetten sonuna kadar
1 defa Saffat Suresi’nin ilk 10 ayeti
1 defa Bakara Suresi 102 ve 103. ayetleri
Vaktimiz müsait ise 1 adet Yasin Sûresi.
-Eğer biliyorsak “sihir bozma, nazar iptali, cinlerin uzaklaştırılması ve yanması, korunma-muhafaza” için okunan “Rukye Ayetleri” diye isimlendirilen ayetleri de okuyabiliriz. Fakat bu zaman alacağı için okunmasa da olur.-)
Bu ayet-i kerimeleri okuyup suya üfleriz. Daha sonra bu suyu fısfısın içine boşaltırız. Bu suyun içerisine 2 adet çorba kaşığı sirkeyi de (kötü koku olmaması için 1 kaşık ta olabilir) ilave ederiz. Daha sonra bu fısfısı evimizin tüm odalarının duvarlarına, perdelere, dolaplara, kapılara, tavana, koltuklara, havaya doğru da püskürterek sıkarız. Kendimize de sıkabiliriz. Amacımız ıslatmak değil, fazla değil hafif hafif sıkarız. Okunmuş toz zerrelerinin, su parçacıklarının evimizde havada uçuşmasını sağlarız. Ümid ediyorum ki ferahlığı ve rahatlığı hissedeceğiz. Ayriyeten evimizin dış kapısının dışına ve içine püskürtüp bir bez ile silmeliyiz. Çünkü bazı kötü niyetli insanlar bu şekilde kapılara bir şeyler sürebiliyorlar. Direk belki insanı da kötülemek doğru olmayabilir. Bazı kötü niyetli şeytani insanlar, “bunu şu kişinin kapısına sür, iyilik olur” diye tavsiye ediyor, karşısındaki insan saf niyetli ise -sorgulamadan- bunları yapabiliyor ve maalesef olumsuzluklara sebep olduğunun farkına varamıyor, çünkü söyleyeni hoca sandığı için saygı duyuyor. Ayrıca yine bazı “şeytana hizmet ettiği halde çevresi tarafından hoca olarak bilinen kimseler”, kadınlara; “vucudundan saç kıllarını kes, onu şu kağıdın içine koy, bu kağıdı evde tütsü yap, külünü kocana yaptığın yemeklere katarak azar azar yedir” gibi düşünülmesi bile mide bulandırıcı olan fakat gerçek hayatta bir réalité olan hadiselerle karşılaşabiliyoruz. Bu üzücü, nefret ettirici, mide bulandırıcı şeylerden ve böyle kimselerden kesinlikle uzak durmalıyız.
Her şey, Allah’ın elinde. Biz, sadece Allah’a muhtacız. Biz, elbette ki günahkârız. Günahları bağışlayan, El-Ğafûr Rabbimiz var. Tevbe etmeliyiz, pişman olmalıyız, günahlarımıza ağlamalıyız. Bizler “Estağfirullâh” dedikçe, Allah’ın rahmeti bize daha çok yaklaşacak, dertlerimiz azalacaktır. Bizler şükredip “Elhamdulillah” dedikçe, Allah’ın nimeti daha çok artacaktır. Bizler Allah’tan korkup, günahlardan uzaklaştıkça, hiç düşünmediğimiz yerlerden nasiplerimiz açılacak, rızıklarımız gelecektir. Kuran’da, Peygamberlerin yapmış olduğu duaları da yapmaya gayret göstermeliyiz.
Bu bahsettiğim yöntem, evde namaz kılınıyorsa, Kuran okunuyorsa çok etkili olur. Eğer bunlar yapılmıyorsa yine de etkili olur fakat etkisi uzun sürmez. Çünkü Namaz, Kuran, zikir; ışık gibidir. Onların olduğu yerler nurlanır. Ezan okununca nasıl ki şeytan kaçıyorsa, Allah’ın mübarek isminin zikredildiği, Allah’tan bahsedilen yerlere rahmet melekleri gelir. Melekler gelince, huzur duyarız ve şeytanlar kaçar. Allah, bize sekîne indirir. O yüzden evimizde ailecek namaz kılmalı, Kurân okumalı, tesbih çekmeli, dualar etmeliyiz. Dini sohbetler yapmalıyız. Bütün bunlar lamba gibidir, kötü varlıklar ise karanlık gibidir. Işık yanınca karanlık kaçtığı gibi, bunlar olmazsa karanlığı engelleyecek bir şey de bulamayız. Evimizde insan veya hayvan heykeli olmamalı. Evimizde insan veya hayvan resimleri de açıkta görünür olmamalı. Evimizde sigara (içkiyi saymıyorum bile) içilmemeli. Evimizde küfürlü konuşulmamalı. Yediklerimize ve içtiklerimize dikkat etmeli. Doğal beslenmeye çalışılmalı. Namaz kılmayan var ise namaza başlamalı. Allah'tan başka yolumuz, çaremiz yok.
Bu şekilde, zaman zaman bu fısfısı kullanırız. Ne zaman içindeki su biterse, yeniden okuyarak aynı çalışmayı tekrar yapabiliriz. Ayda bir defa her seferinde yeniden okuyup üfleyerek bu çalışmayı yapsak iyi olur diye düşünüyorum. Bu çalışma, bazı şeyleri “tak” diye halletmese de, olumsuzlukları zayıflatır. Faydalı olur.
Allah Teâlâ, bizi ve tüm Ümmet-i Muhammed’i her türlü kötülüklerden korusun.. Yuvalarımıza huzur ihsân eylesin.. Dünyada ve ahirette sevdikleri ile beraber, Salihlerle beraber eylesin.. Geçmişlerimize rahmetler eylesin.. Maddi - manevi hastalıklarımıza şifâlar ihsân eylesin.. Bizleri ve tüm geçmişlerimizi, Kabir azabından ve Cehennem ateşinden korusun. Şu imtihan yeri olan fani dünyada, aldananlardan olmaktan bizleri korusun.. Hakkımızda hayırlı olan tüm dualarımız kabul olsun.. Vatanımıza, milletimize ve âlem-i İslâm’a birlik, beraberlik, ittifak ve selamet ihsan eylesin.. Bizleri şeytandan ve şeytani ins ve cinlerden uzak eylesin..