Bu sımsıkı çapalanmış enerji diski her zaman bedenimizdedir. Bu enerji merkezi siz doğmadan
önceden beri oradadır. Sürekli ve tükenmez bir kaynak olan bu enerjinin işlevi sizi beslemek ve size
hizmet etmektir.
Kafanızın içinde kalın. Enerjinin bu çakra içinde döndüğünü hayalinizde canlandırın ve bu enerjinin
dümdüz aşağı doğru hareket eden bir borusu ya da bir kordonu olduğunu görün. Bu kordon
çakranızla aynı çapta ya da bir parça daha ince olabilir. Canlı bir renkte enli bir topraklama kordonu
hayal etmek daha kolay olabilir. Çakranızı bedeninize sıkıca çapalanmış olarak imgeleyin ve
kordonun genital bölgeden çıkarak sandalyeyi geçip yere girdiğini düşünün.
Kordonunuzu yaratmak için tükenmez bir enerji kaynağınız olduğunu bilmelisiniz. Birinci çakranızı
tüketmiyorsunuz, sadece içinizdeki hiç bitmeyecek olan enerjiyi gezegenin merkezine
yönlendiriyorsunuz. Nefes almaya devam edin ve eğer başarabiliyorsanız kafanızın içindeki odada
kalarak gevşeyin. Topraklama kordonunuzun daha da aşağılara inerek bulunduğunuz binanın
temelini; binanın altındaki toprak katmanlarını delip geçtiğini ve gezegenin merkezine ulaştığını
görün.
Hala kafanızın içindeki odada mısınız, yoksa kordona yapışıp gezegenin merkezine doğru gittiniz mi?
Kordonu takip etmeniz gerekmiyor. Odanızın içinde kalın ve kordonu gözünüzde canlandırarak
kumanda edin. Kordonunuz size itaat edecektir.
Kordonunuz gezegenin merkezine ulaştığında onu sıkıca bir yere bağlayın. Kordonu ucunda çapa
bulunan bir zincir olarak; kökleri gezegenin merkezine dolanan bir ağaç olarak; kaynağı hiç
tükenmeden merkeze akan bir şelale olarak; fişini gezegenin merkezine taktığınız bir elektrik
kablosu olarak ya da size göre en uygunu neyse o olarak düşünebilirsiniz.
Bedeninizin ağırlık merkezi (leğen kemiğiniz) ile gezegenin ağırlık merkezi arasındaki güçlü bağı ve
diğer uçtaki sağlam bağlantıyı hissedin. İsminizi kordondan aşağıya doğru üç kere söyleyin ya da
etrafında dönen enerjide yazılı olarak görün. İşte ilk topraklama kordonunuz!
Odanızın içinde kalmaya ve kendinizi topraklamaya alıştığınızda kordonunuzu yok edin. Atın, bırakın
ya da yakın; bir şekilde yok olmasını sağlayın. Ne isterseniz onu yapın ve ondan kurtulun. Tamamen
ortadan kaybolmasını sağlayın. Siz yaptınız siz yok edebilirsiniz. Bırakın yok olsun, şimdi.
Neden mi? Çünkü manevi bilgi ve iletişim dünyası uzun zamandır ya fazla büyütülmüş ya da küçük
görülmüştür. Enerji ile ilk kez çalışmaya başlayan kişiler dengelerini kaybedebilirler. Bazıları ölmüş
akrabalarının ortaya çıkacağını ya da Tanrı'nın onlara bağıracağını filan düşünürler. Saçmalık.
Sadece kendi enerjinizle ve kendi bedeninizle çalışacaksınız. Hepsi bu kadar. Size şunu hatırlatayım;
bizim kültürümüzde, yani Batı kültüründe ruhu araştıracak ne dil ne de bağlam var. Çakra bir Doğu
Hint sözcüğüdür Batı'da böyle bir kavram bile yoktur! Yani sonuç olarak Batı düşüncesi ruh ile ilgili
spiritüel bir araştırmaya başlar başlamaz bir yığın zırvalık ve korkuyla dolu Pandora'nın Kutusu
açılıverir.
Kendinizi bu tepkisel, cahilce maneviyat korkusundan soyutlayın. Enerjinizin ve enerji
yaratımlarınızın tek efendisi sizsiniz; bunu sakın unutmayın. Enerji araçlarınız size aittir; mükemmel
değillerse, doğru renkte ya da doğru büyüklükte değillerse o zaman onları yok edip her şeye yeniden
başlayabilirsiniz. Yetki sahibi sizsiniz. Kendi yarattığınız her şeyi yok edebilirsiniz ve yeniden
başlayabilirsiniz. Patron sizsiniz.
|