Değerli Bir Tesbih
DEĞERLİ BİR TESBİH
(حديث مرفوع) حَدِيثٌ " عَبَدَ اللَّهَ مُوسَى بْنُ عِمْرَانَ لَيْلَةً حَتَّى أَصْبَحَ لَمْ يَقَرَّ فِيهَا وَلَمْ يَسْتَرِحْ , فَلَمَّا أَصْبَحَ دَاخَلَهُ مِنْ ذَلِكَ عَجَبٌ فَأَحَبَّ اللَّهُ أَنْ يُرِيَهُ ذَلِكَ , فَمَرَّ مُوسَى عَلَى شَاطِئِ الْبَحْرِ ، فَإِذَا بِضُفْدُعٍ يُكَلِّمُهُ مِنَ الْبَحْرِ : يَا مُوسَى بْنَ عِمْرَانَ , أَعْجَبَتْكَ عِبَادَةُ لَيْلَةٍ وَأَنَا عَلَى شَاطِئِ الْبَحْرِ مُنْذُ أَرْبَعِ مِائَةِ عَامٍ أُسَبِّحُ اللَّهَ وَأُقَدِّسُهُ وَأُمَجِّدُهُ لَمْ آمَنْ أَنْ يَهُبَّ رِيحٌ أَوْ يَضْرِبَ مَوْجٌ فَأَقَعُ مِنْ هَذَا الْبَرْدِ عَلَى مِنْخَرِي فِي جَهَنَّمَ فَحَقَّرَ مُوسَى نَفْسَهُ وَعَمَلَهُ , فَقَالَ لَهُ : بِالَّذِي أَنْطَقَكَ
Hadisi şerifte nakolunduğuna göre: "Abdullah Musa bin İmran bir gece sabaha kadar Allah'a ibadet etti, bundan dolayı kendisini beğenince Allahu teala ona bir şey göstermek istedi. Bir kere denizin kenarında sahilde yürürken bir kurbağa ona: Yâ Musâ! Dün geceki ibadetini çok beğendim herhalde, oysa ben dörtyüz senedir Allâh'ı tesbih ve takdis ediyorum". dedi Bunun üzerine Musâ (Aleyhisselam): Seni konuşturan Allâh aşkına tesbihinin ne olduğunu bana söyler misin deyince o: Şöyle zikrediyorum:
سُبْحَانَ مَنْ يُسَبَّحُ لَهُ فِي لُجَجِ الْبِحَارِ ، سُبْحَانَ مَنْ يُسَبَّحُ لَهُ فِي الأَرْضِ الْقِفَارِ ، سُبْحَانَ مَنْ يُسَبَّحُ لَهُ فِي رُءُوسِ الْجِبَالِ ، سُبْحَانَ مَنْ يُسَبَّحُ لَهُ بِكُلِّ شَفَةٍ وَلِسَانٍ
Sübhâne men yüsebbihu lehû fî lucacil bihâr, Sübhâne men yüsebbihu lehû fîl ardıl kıfâr, Sübhâne men yüsebbihu lehû fî ruûsil cibâl, Sübhâne men yüsebbihu lehû bi külli şefetin ve lisân
Denizlerin dalgalarında tesbih edilen Allahı tesbih ederim, boş arazilerde (çöllerde) bulunan her şeyin kendisini tesbih ettiği Allahı tesbih ederim, dağların tepelerinde kendisi tesbih edilen Allahı tesbih ederim, her dudak ve dil ile tesbih edilen Allaha tesbih olsun. dedi
Sonra Nebi şöyle buyurdu "Her kim bu tesbih ile günde bir kere yahut ayda bir kere veya senede bir defalığına da olsa Allah'ı tesbih ederse Allahu teala ona İsmail'in neslinden bir köle âzat etmiş, ya da bin makbul hac yapmış kadar sevap yazar İNŞAALLAH
|