Biz hala kafirlerin mağlup edemediği milletiz
Biz ise hâlâ dünyada kâfirlerin mağlup edemediği milletiz. Biz hâlâ dinimizle yaşayan bir milletiz. Bunu inkâr ile bir politika yürütmek sadece ahmaklık değildir, aynı zamanda küfürdür. Biz dinimizle varız. Türk, Müslüman olmadığı zaman Türk değildir. Aslında her Müslüman’ın önünde de Türk olup olmamak tercihi vardır; her Müslüman “Müslümanım ama aynı zamanda da Türk müyüm?” diye düşünmek mecburiyetindedir. Müslüman olmak onun kimliğini netleştirmez. Çünkü bu, Endülüs’te dejenere olmuş bir şeydir. Endülüs’te kâfirlerin ele geçirdiği topraklarda tıpkı bizim zimmilerimiz gibi yaşayan Müslümanlar vardı. Yani, kâfirler kuzeyden Müslümanlar aleyhine gittikçe ilerliyorlardı ve kâfirlerin ele geçirdiği topraklarda bazı Müslümanlar kâfirlere vergi vererek dinlerini koruyorlardı. Bu pislik bugüne kadar gelmiştir. Bugün hâlâ insanlar kâfirlerin hâkim oldukları bir dünyada Müslüman kalınabileceğini sanacak kadar yozlaşmış durumdadırlar. Kâfirler eğer söz sahibi ise orada Müslümanlık bahis konusu değildir. Bunu dünyaya tescil ettiren Türkler olmuştur ve bu yüzden Osmanlılar diğer gazâ beyliklerini tasfiye ederek bir devlet bütünlüğü elde edebilmişlerdir. Osmanlılar siyasî manevra kabiliyeti olan bir kadroydu. Onlar en iyi gazâ şartlarını yerine getiren unsur olarak kendilerini kabul ettirdiler ve tabi bundan da bir pay aldılar.
|