Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - Peygamberi rüyada görmek için ne yapmalıyım?
Tekil Mesaj gösterimi
  #8  
Alt 11.05.18, 21:46
Zerkovi Zerkovi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Acemi
 
Üyelik tarihi: 22.04.18
Bulunduğu yer: Tahran
Mesajlar: 22
Etiketlendiği Mesaj: 6 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Resûlullah efendimiz rüyâmda bana; “Uyuyacağın zaman beş defâ E’ûzü Besmele oku ve sonra şöyle duâ et: “Ey Allahım! Muhammed’in hakkı için, Muhammed’in yüzünü şu anda ve gelecekte bana göster.” Bunu dediğin zaman, ben sana görünürüm ve aslâ gecikmem.” buyurdular.

Resûl-i ekremi yine rüyâda gördüm ve; “Ey Allah'ın Resûlü, beni bırakma” dedim. Resûlullah buyurdu ki; “Biz, Kevser havuzuna gelip, orada kana kana su içinceye kadar seni bırakmayız. Çünkü sen, Kevser sûresini okuyup, bana salât ve selâm getiriyorsun. Salât ve selâmın sevâbını sana hîbe ettim. Kevser sûresinin sevâbını ise, senin için bekletmekteyim. “Estagfirullahel’azîm ellezî lâ ilâhe illâ hüvel hayyelkayyûme ve etûbü ileyhi ve es’elüh-üt-tevbete vel-magfirete innehü hüvet-tevvâbürrahîm” sözünü, amelinde riyâkarlık olduğu veya sözün herhangi bir bencilliğe kaçtığı zaman tekrarla.”

Resûl-i ekrem rüyâmda bana; “Sen yüz bin kişiye şefâat edeceksin” buyurdu. Ben de; “Ey Allah'ın Resûlü! Hangi amelimle bu mertebeyi elde ettim?” diye sorunca; “Benim üzerime okuyup, sevâbını bana hediye ettiğin salât ve selâm ile bu mertebeye eriştin.” buyurdular.

Bir kere, zikrimi tamamlamak için Resûlullah’a okuduğum salât ve selâmlarda acele ettim. Okuduğum salât ve selâm bin adet idi. Resûl-i ekrem rüyâmda; “Acelenin şeytan işi olduğunu bilmez misin?” diye beni azarladı ve buyurdu ki: “Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammed derken, yavaş yavaş, harflerin üzerine basa basa söyle. Ancak vakit daralmış ise, o zaman biraz acele edebilirsin. Sana öğrettiğim bu şekil, fazîletli şeklidir. Başka şekillerde getirilen salât ve selâm yine kabûl olunur. En iyisi, salâtın başlangıcında bir kere de olsa, tam mânâsı ile, yavaş yavaş salât ve selâmın tamâmını getirmelisin, noksan bırakmamalısın.” Sonra Resûl-i ekrem, bana tam salât ve selâmın şeklini şöyle tâlim buyurdular: “Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin kemâ salleyte alâ seyyidinâ İbrâhîme ve alâ âli seyyidinâ İbrâhîme ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin kemâ bârekte alâ seyyidinâ İbrâhîme ve alâ âli seyyidinâ İbrâhîme fil âlemîn, inneke hamîdün mecîd. Esselâmü aleyke eyyühennebiyyü ve rahmetullâhi ve berekâtühü.”

Bir gece yine rüyâmda, Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “Bir ihtiyâcın var ise ve onun yapılmasını diliyorsan, Seyyidet Nefîse’ye (Resûlullah'ın pak neslinden gelen bir veli hanıma) bir kuruş bile olsa adakda bulun. O zaman senin ihtiyâcın giderilmiş olur.”

İbn-i Zuğdân buyurdu ki: “Kötü arkadaşları terketmek istersen, ilk önce kendindeki kötü ahlâkı bırak. Nefsin, sana herkesten daha yakındır. En yakına emri mârûf yapmak daha önce gelir.”

“Dünyâlık peşinde koşanlar, dünyâya sımsıkı sarılıyorlar. Hâlbuki her nefes alışta ondan uzaklaşmaktadırlar. İleriyi göremediklerinden kördürler.”

“Zenginlikle fakirlik, birbirlerine karşı övündüler. Zenginlik, fakirliğe dedi ki: “Sen kim oluyorsun? Ben, Allahü teâlânın vasfıyım.” Fakirlik, zenginliğe şu cevâbı verdi: “Ben olmasaydım, senin vasfın bilinmiyecekti. Benim tevâzum olmasaydı, senin kıymetin artmayacaktı ve yükselmeyecekti. Ben ubûdiyyetin nişânesiyim.”

“Resûlullah efendimizi rüyâsında görmek istiyen bir kimse, gece ve gündüz, aşk ile tutuşup, O’na salevât-ı şerîfe getirmeli ve O’nunla birlikte velîleri de sevmelidir. Eğer Resûlullah ile birlikte evliyâyı sevmezse, Resûlullahın kapısı kendisi için kapalı olur. Çünkü evliyâ, insanların efendileridir. Onlar kızarlarsa, Allahü teâlâ da onlar kızdığı için gazaba gelir. Resûl-i ekrem de böyledir. Evliyânın sevmediğini, Resûlullah da sevmez, onlar kızdığı için, Resûlullah da kızar.”

“Haber aldığımıza göre, kıyâmet gününde, ismi Muhammed olan kimseleri Allahü teâlânın huzûruna getirirler. Hak teâlâ, Muhammed isimli kimseye; “Bana isyân ederken, hiç isminden de mi utanmadın. Hâlbuki senin ismin, Habîbimin ismi idi. Fakat ben, sana azâb etmem. Zîrâ sen, Habîbimin ismi ile isimlendirilmişsin. Git ve Cennete gir.” buyuruyor.”

“Zâlim ile arkadaşlık eden zâlimdir. Zîrâ zâlimle berâber bulunmak, Allahü teâlâdan gâfil olmak ve nefsinden râzı olmak hastalığını ortaya çıkarır. Hemen bunun arkasından da şeytan ile oturmak husûsu ortaya çıkar.”

“Talebe çok zaman, hocasına “Neden?” dediği için nîmetlerinin arttırılmasından mahrum kalmıştır.”

“Gösteriş bulunan her amel, makbûl değildir. Zîrâ Hak teâlâ; “Sâlih ameli kabûl ederim.” buyuruyor. Her kim yaptığı ameli gösteriş niyetiyle yaparsa, onun ameli Allahü teâlânın huzûruna ulaşmaz. Yapanın yanında kalır.”

“Ey kişi, evliyânın sohbetinde bulun. Eğer onların sana hiç faydası yok ise de, kıyâmet gününde senin ellerinden tutarlar. Kendilerine arkadaş olanların, dünyâda da musîbet yükünü yüklenirler. Üzüntü ve hüzünlerini paylaşırlar.”

MUHAMMED ZUĞDÂN (Radıyallahu Anh)

Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147